Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şu kâinat öyle bir saraydır ki o sarayda mütemadiyen tahrip ve tamir içinde çalkalanan bir şehir var ve o şehirde her vakit harp ve hicret içinde kaynayan bir memleket var ve o memlekette her zaman mevt ve hayat içinde yuvarlanan bir âlem var.
Sık sık Fatih’in ünlü sözünü düşünüyorum. Bir şehir kurmanın olmazsa olmaz üç yapısı vardır: Kitaplık, kanalizasyon, hamam!
Sayfa 77
Reklam
"Ville Affranchie'de¹ (Lyon) sönmekte olan vatandaşlık ruhunun meşalesini yeniden tutuşturma imtiyazı sana ayrılmıştır. Devrimi tamamla, aristokratların savaşını bitir, yıkılmış iktidarlarının enkazını, onu ayağa kaldırmaya kalkışanların üzerlerine yık ve dağıt!" ¹. (Fr.) Özgürleşmiş şehir.
Sayfa 48 - Can Yayınları
Mescid-i-Aksa Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu Varıp eşiğine alnımı koydum Sanki bir yer altı nehr çağlıyordu Gözlerim yollarda bekler dururum
Gün olsun,yel bulasın, Bir nehir akmaya bırakılsın bir şehir konuşulmaya Sanki bir çocuk ağlatılsın,kaba bir yüz unutulsun. Unutulsun! Bir yüz ki yıllarca eski Tıkanmış bir yürekte Ve sonra yer kalırsa,ve yer kalırsa Bir yüz belirir kendiliğinden,bir bakış koşulur yoz karanlıklara. Yerleşir kalır orda, yerleşir kalır orda, yerleşir kalır- Belki de yüzler vardır güçlenir tanrılarla Demek ki yüzler vardır; beslenir beslenir tanrılarla. Soralım - kime soralım? - çünkü biz sormakla varız bir bakıma. Sorsam ya "orda ne var ?" Birden mi kopacak fırtına? Ya da "orda ne yok?" bir sorsam! Yüzünüz solgun,kim bilir nerde,biraz anlatın! Bilirim -ama ne çıkar- biraz anlatsanıza! Biriyse bir şey yazsa ben gizlice okusam, okusam. Kapasam gözlerimi,ki ne varsa onu denesem orada Bir şeyler olacak ya- bunu hep biliyoruz- bir şeyler,bir şeyler Ama biz niye saklayalım Sormakla varız bir bakıma.
İslam ulemasının ve şeyhlerinin tarihteki rolü kadar tezatlı hiçbir şey yoktur. Bir taraftan fitneyi ortadan kaldırmak veya ona yol vermemek için en çetin istibdatlara razı olurlar. Diğer taraftan da cezbeleri tutunca en olmayacak zamanda hakikatleri söyleyerek sözün ayağa düşmesine ve fitne kapılarının ardına kadar açılmasına sebep olurlar.
Sayfa 120Kitabı okudu
Reklam
Köylü milletin efendisidir..
Yaşamak sadece şehir insanının hakkıymış gibi bir kanı var hepimizde. Köylü yaşadığı dünyanın kıymetini bilmez, ona ağaç sebze meyve veriyorsa ağaçtır, toprak sebze veriyorsa toprak. Şehirdekinin hayali bir ağaç altıdır işte, varsın ağaç kuru ağaç olsun, onlar onu da seviyor.
Sayfa 20 - Doğan Kitap YayınlarıKitabı okuyor
Öğrencinin biri sorar: -Hoca Efendi, denizde boğulanlar neden denizin üzerine çıkıyorlar? -Çocuklar görsünler de ibret alsınlar diye..
Sayfa 19
O en öksüz köşesine sığındığımız yalnızlığın Yalnızlığın teselli çiçekleri üstümüze Göçen son kuşların sedef gagalarından dökülür Şehir bir mahşer gibi içimizde ölür..
Erdem Bayazıt
Erdem Bayazıt
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.