Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşe Yılmaz

Ayşe Yılmaz
@selayge
İnstagram selayge_hobidunyam
Sen benim anlatamadıklarımı ona anlat Yarabbi. Yarattığının kalbini senden iyi kim bilebilir ve onun yarasına en isabetli merhemi senden başka kim sürebilir? Yine haddi aşıp kendime yok yere çile çektirdimse affet beni. Yere göğe sığdıramadığım gönlümü teskin et. Yolum çok uzun, menzile varamasam da yolundan geri koyma beni.
Reklam
Ey Allah'ım sen ne latif bir Sultan'sın. Kulunu kuluna emanet edip, emanetine hakkıyla sahip çıkanı Kevser'le mükâfatlandıransın. Kuluyla kulu yoluyla konuşup, yine kulu yoluyla göz kulak olansın.
Birine yemek ikram etmek mal sadakasıdır. İkram ettiğin yemeğe özenmek ise gönül sadakasıdır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sen bir bıçaksın, ben de durmadan içimi deşiyorum o bıçakla. Franz Kafka
"Haklısın, " deyip gitmek düştü yine Yusuf'un payına. Bu kaçıncı terk ediliş Yarabbi. Bu kaçıncı ıssız yalnızlık. Sesime vuruyor yüzüme çarpılan kapıların merhametsiz sesi. Kalbim yine yeniden kimsesizler ülkesi. Dolunay bile bir pare aydınlatamıyor içimdeki sensizliği. Dilimde hiç geçmeyen ihanetinin kanlı irin tadı. Ah Hüma! Beni kan tutuyor. Bilmem nedenn. İflah olmaz şekilde her yolun sonu hâlâ sana çıkıyor.
Reklam
"O kadar çok ki etrafta karanlık, herkesin gecesi kendine yeter." Cahit Sıtkı Tarancı
Beni kaç kez öldürdünüz ey insanlar! Bir insan kaç kez ölebilir? Daha kaç kez, yar başında yar tarafından aşağı itebilir?
Bazı hakikatler vardır ki, görmek için kafadaki göze hacet yoktur.
Hz Mevlana da şöyle ekliyor:"Dünyada olabilecek her bir olay için misal âleminde sayısız ihtimal uyur. Siz ağzınızdan çıkardığınız sözlerle o ihtimalleri uyandırırsınız. Güzel kelimeler söyleyin ki güzel ihtimaller uyansın. İnsanın kaderine müdahalesi buradadır."
"Ey eski günler artık bana yaklaşmayınız Ey hayaller, vurmayın kalbimin sert taşına Bütün bir hayat bile değmez bir gözyaşına Ruhumun dalgaları köpürüp taşmayınız." Sabahattin Ali
Sayfa 107Kitabı okudu
Reklam
"Gönlü taş olanın dilinden zehir tüter. Ne kadar yumuşak konuşsa da onun sözleri savaş gibidir." Yunus Emre
Kendi dilimden, cehaletimden, hamlığından ve pişmemişliğimden ve hâlâ bolca dünya kokan nefsimden yine sana sığınırım Yarabbelalemin.
Hiçbir iş yoktur ki Yaradan sonunda kulunun hayrını gözetmesin. Yaşanırken canı yakan, kanırtan nice ıstırapların her birinin mühim görevleri vardır. İşte başımıza üstesinden gelemediğimizi düşündüğümüz bir sıkıntı geldiğinde sonundaki hayrı düşünüp tahammül etmek gerekir. Hem ne demişti sevgili Peygamberimiz, "Allah'ın razı olduğu kullar, her şartta ve sıkıntıda hâlinden memnun olan kişilerdir."
Neyse ki yola çıkana önce Yaradan, sonra uçan kuş, yerdeki börtü böcek ve hatta rüzgâr bile omuz veriyor da insan bazen patikalara sapsa da doğru yolu yeniden bulabiliyor.
Ben gönüllere satırlarımla bir huşu ağacı tohumu ektim. Yürekler Yaradan'ın sevgisiyle gölgesinde dinlensin, kuşlar meyvelerinden şifalansın ve dallarında dinlensin, çocuklarsa kabuklarından kayık yapıp yüzdürsün. Dilerim bu tohum kocaman bir ağaca verilir ve huzura aç gönülleri gölgesinde birleştirir. Zaten Yaradan kendi kelamı ile de müjdelemiştir: "Kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulacaktır." Bu kitap huzuru aramak için kendi içine yolculuğa çıkan gönüllerin hikâyesidir. Ne demiş Tabduk Emre? Uyanma vakti geldiyse bir uyandıran olur elbet. Kimine Hızır kimine uçan kuş kimine biten ot kimine açan çiçek kimine akan su kimine dilsiz taş... Kim bilir belki de sizi uyandıran Huşu Ağacı olur.
42 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.