İlber Ortaylı bir röportajında Stefan Zweig'in biyografilerini okumamızı tavsiye etmişti. Bu vesileyle okuduğum bu kitap Nietzsche'nin yaşayışını,düşüncelerini kısa ama derinlemesine anlatıyor.
Bir filozofu anlamak istiyorsak onun yapılarını mutlaka hayat hikayesiyle beraber okumamız gerekiyor. "Derisini değiştirmeyen yılan, telef olur. Görüşlerinin değişmesine engel olunan zihinler de öyle: Zihin olmayı bırakırlar." Bu cümlede de anlatıldığı üzere başımıza gelenler, okuduğumuz kitaplar, tanıştığımız insanlar düşüncelerimizi etkiler. Hayat hikayesinden bağımsız bir filozofu okumak, filozofun düşüncelerinde sürekli bir tezatlık bulmamızı sağlar.
Gazâlî’nin felsefeye yönelttiği saldırılarının hedefini anlamamıza açıklık getirmektedir. Gazâlî’nin en temel amacı felsefeyi yıkmak değil, felsefenin içindeki dinsel açıdan sakıncalı ifadelerin dine sokulmasının önüne geçmektir. Ancak burada farklı bir durum söz konusudur, yani Gazâlî hedefe varırken diğer felsefe hareketlerinden, özellikle Helen
Güzel açıklama bende okuyacağım ve sanılanın aksine olduğundan eminim. Yani felsefeye karşıtlıktan dolayı... Nasıl düşünülebilir ki zaten felsefecilerin anlattığınız bölümlere karşı çıkması gayet doğal fakat anlaşılan felsefeye karşı olmak olarak bakılıyor. Bunu ciddileştiren önemli bir kitle var