“Bizden belli bir yaşta düzen kurmamızı bekleyen bir toplumun kodlarına uyum sağlamak bahanesiyle, hafif bir aşk esintisi uğruna dostluğu feda etmek, zaten başlı başına bir hesapçılıktır, -miş gibi yapmaktır.
İnsanın “yapamam” dediklerini ne de güzel yapabildiğini anlatıyor Ege Soley. Hem de öyle güzel anlatıyor ki sanki bir arkadaşınız karşınıza oturmuş sizinle dertleşiyor. Derdine ortak oluyor, hayatta yalnız olmadığınıza bir kez daha ikna oluyorsunuz. Paris’i betimlerken kullandığı dil ise sizi o sokaklarda gezdiriyor adeta. Şehrin eski binalarına aşina oluyorsunuz. Çiçeklere, çiçekçilik mesleğine bambaşka bir gözle bakıyorsunuz. Kısacası neresinden bakarsanız gerçekçi umutlarla dolu bir kitap.
Yekta Kopan’ın çocukları konu edinerek yazdığı öykü kitabı. İçinde müthiş ironiler barındırıyor. Kitaptaki ilk iki öykü beni çok etkiledi. Etkilendiğim bir diğer öykü ise “Geçmişi Silmek”. Kitap su gibi akıp gidiyor. Ne ara başladım, ne ara bitirdim anlamadım. Kitap bittiğinde ise buruk bir his kalıyor insanda, yarı gülümseten yarı hüzünlendiren…