Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

yaŞa

yaŞa yorumladı.
Felsefirastyon'a dair en çok paylaşılan bölüm bu oldu ama Felsefirastyon sadece bu bölümden ibaret değil!Kitapta ki çoğu güzel bölüm, "Adalete Bakış" bölümünün gölgesinde kaldığı için günyüzüne çıkmamıştır!
yaŞa okurunun profil resmi
...kişinin içindeki adalet duygusu, hangi hikâyeyi ne kadar süreyle takip ettiğine bağlıdır. Şahane 👏👏👏
Reklam
İşin özünde bizim milletimiz demokrasiyi de yanlış anlıyor. Geçen gün gazetede okudum; Adana'da bir vatandaş bir gazimizin ayağına basıyor ve gazi ayağıma bastın diye uyarıyor. Adam, "Ne var yani demokrasi geldi!" diyor. İşte bizim milleti- mizin demokrasi anlayışı budur. Yani demokrasiyi, hödüklüğe serbestlik vermek olarak anlıyorlar. Aslında tabii demokrasi bu değildir, bunun adı ohlokrasidir. Türkiye'de demokrasi hiçbir zaman olmadı, Atatürk'ün dahi diktatörlüğünden sonra pat diye ohlokrasiye geçtik.
yaŞa okurunun profil resmi
Ohlokrasi (Yunanca: Okhlokratia; Latince: Ochlocratia), bilgisi ve yetkinliği olmayan geniş insan kitleleri ya da yığışımları tarafından desteklenen popülist siyasetçilerin devlet yönetiminde mutlak güç elde etmesiyle oluşan bir yönetim şeklidir.
(Toynbee) Osmanlı toplumunda Batılılaşma cereyanı, 1774 Kaynarca Antlaşması'ndan sonra kendini göstermiş, fakat daima şerîat tarafından duraklamalara uğratılmıştır.
Sayfa 161Kitabı okudu
yaŞa okurunun profil resmi
>>> Bu devirdeki Batılılaşma da askeri teknik alanını aşamamıştır. Burada zaten tam bir Batılılaşma beklenemezdi; Orta Doğu'nun Batılılaşma karşısında problemleri, Doğu Greko-Ro- men medeniyetinden çok daha çetrefil bir manzara gösterir (Toynbee'nin bu görüşleri kuşkusuz eleştiriye açıktır. Türkiye'yi ziyaret ettiğinde SBF konferans salonunda kendisiyle tartışmamızı burada anmalıyım. Toynbee'nin görüşleri bugün Samuel Huntington tara- fından gündeme getirilmiştir)

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Toynbee "Bir kimse herhangi çağdaş siyasî, ekonomik, dînî veya fikri bir hareketi incelerse, bunun Batı'dan gelen bir tahrike karşı bir yanıt veya bir tepki olduğunu görecektir."
Sayfa 160Kitabı okudu
yaŞa okurunun profil resmi
devamı; Ona göre, Batı kültürünün bu etkisi hakkında Batı'da tam bir anlayışsızlık ve ihmål hüküm sürmektedir ve işte bu kayıtsızlık, Batı etkisini Yakın Doğu'da yıkıcı, anarşiye götüren bir faktör haline getirmiştir. Ona göre, Batı Ana- dolu'ya saldıran Yunanlar emperyalistler durumuna düşmüş, Türk- ler ise Batı'nın nasyonalizm fikrinin savunucuları hâline gelmiştir. İngiltere ise böyle bir durumda Yunanları desteklemiş, yani kendi temel prensiplerine ihanet etmiştir.
İktisat tarihçisi Cunningham, modern devletin doğuşundaki şartları araştırır ve modern devletin, kilisenin iktisadi hayat ve hukuk sahasında müdahalelerini sınırladığını, laik bir hukuka dayanan ziyadesiyle merkezileşmiş bir idare yarattığını ve cemiyet içinde faaliyet sahasını genişlettiğini belirterek Weber ile birleşir. Böylece, modern Batı cemiyetinin ana vasıfını, onun ekonomik yapısında gören görüşe gelmiş bulunuyoruz.
yaŞa okurunun profil resmi
devamı; Bunlar, modern devleti bilhassa bir refah devleti olarak anlamak- tadırlar. Modern cemiyet yapısı, mistik ölçülerle değil, objektif eko- nomik ve sosyal ölçülerle tayin edilmektedir. Böylece modern bir cemiyetin vasıf ve şartları şunlardır: 1. Halkın çoğunluğunun ihtiyaçları çok çeşitli, hayat standardı ve nüfus başına gelir miktarı, okuyup yazma nisperi yüksek; 2. İş bölümü ve sosyal farklılaşma ilerlemiş olduğu gibi sosyal hareketliliği en yüksek derecede ve bunu sağlayan haberleş- me, ulaştırma araçları çok gelişmiş; 3. İlme dayanan teknoloji bütün üretim kollarını kontrol edi- yor, insan ve hayvan gücü yerine tabiat kuvvetlerinin istismarı gelmiş; 4. Emek karşılığı üretim nispeti yüksek, lüzumsuz emek ve servet israfı önlenmiş.
243 öğeden 1 ile 5 arasındakiler gösteriliyor.