Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Dürüst olmayan insanlar dürüst insanların varlığına inanmazlar." - Stephenie Meyer
592 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Her serinin ayrı bir derinliği ayrı bir akıcılığı vardı. Serinin her kitabı gibi her filmide mükemmeldi. Ne zaman yeni bir seriye başlayayım desem aklıma Twilight serisi geliyor ve tekrar tekrar açıp izliyorum. Sizi asla sıkmayan eski ve mükemmel serilerden biri. Neyse böylelikle bu mükemmel serinin bir kere daha sonuna geldik. "Yeniden yapabilir misin?" diye sordu. Yüzümü ekşittim. "Bu çok zor." Hevesle bekledi. "En ufak bir dikkat dağılmasıyla kaçınyorum," diye uyardım onu. "Uslu duracağım," dedi. Dudaklarımı büzüp gözlerimi kıstım. Sonra gülümsedim. Ellerimi yeniden yüzüne koydum, kalkanımı aklımdan ittim ve kaldığım yerden devam ettim, yeni hayatımın ilk gecesiyle... Detayları düşündüm. Yeniden beni öperek dikkatimi dağıttığında güldüm. "Kahretsin," diye hırıldadı, büyük bir açlıkla beni öperken. "Üzerinde çalışacağımız bir sürü vaktimiz olacak," diye hatırlattım ona. "Sonsuza ve sonsuza ve sonsuza kadar," diye mırıldandı. "Bana da kesinlikle öyle geliyor." Ve sonra, sonsuzun küçük ama mükemmel olan bu parçasına büyük bir mutlulukla devam ettik.
Şafak Vakti
Şafak VaktiStephenie Meyer · Epsilon Yayınları · 201716,3bin okunma
Reklam
İşte o zaman yapabildiğimi anlamıştım ve daha fazla konsantre olarak bu an için sakladığım belli hatıraları tarayarak aklımdan akmalarını sağladım. Onun da gördüğünü umuyordum. Bazı hatıralarım çok net değildi, bunlar insanlığıma aitti: Yüzünü ilk gördüğüm an... Beni çimenlikte ilk kez tuttuğunda hissettiklerim... Beni james'in elinden kurtardığında gidip gelen bilincimin karanlığında çınlayan sesi... Evlendiğimiz gün beni beklediği andaki yüzü... Adadaki değerli her an... Karnımdaki bebeğimize dokunan soğuk elleri... Ama keskin hatıralar netlikle görülüyordu: Gözlerimi yeni hayatıma açtığım andaki yüzü... O ilk öpücük... O ilk gece... Dudakları, birden vahşi bir şekilde dudaklarıma değip konsaritrasyonumu bozdu.
Sayfa 582 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
"Bir şey denemek istiyorum," dedim ona, şaşkın ifadesine biraz gülümseyerek. Ellerimi yüzünün iki tarafına koyarak gözümü kapatıp konsantre oldum. Zafrina bana öğretmeye çalışırken çok başarılı değildim ama şimdi kalkanımı daha iyi tanıyordum. Onu üzerimden çıkarmaya karşı çıkan tarafımı biliyordum, bu kendi hayatımı her şeyin üstüne koymaya çalışan otomatik bir dürtüydü. Yine de bu kendimle birlikte diğer insanları da kalkana almak kadar kolay bir şey değildi. Kendimi korumaya karşı direnç gösterirken elastiğin yeniden çekildiğini hissediyordum. Bütün dikkatimi toplayarak kalkanı tümüyle kendi üzerimden atmak için gerdim. "Bella!" diye fısıldadı Edward, şok olmuştu
Sayfa 582 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Ama bu mutluluk gelgitinde hepsinden kesin olan bir gerçek vardı: Edward'la olacaktım. Sonsuza kadar.
Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Edward bugün alanda olanları analiz etmeye devam etti. Volturiler'i kaçırtanın benim kalkanım olduğunu söylüyordu. Herkesin bana bakışı beni rahatsız etmişti. Hatta Edward'in bakışı bile beni rahatsız etmeyi başarmıştı. Etkilenmiş bakışları görmezden gelmeye çalıştım, gözlerimi çoğunlukla Nessie'nin uyuyan yüzünde ya da Jacob'ın değişmeyen ifadesinde tutuyordum. Onun için sadece Bella olacaktım ve bu bana büyük bir rahatlama veriyordu
Sayfa 578 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Alice, Aro'ya savaştan kaçması için bir bahane verdi. Eğer Bella'dan bu kadar korkmuş olmasaydı, esas plana devam ederdi." "Korktu mu?" diye sordum kuşkuyla. "Benden mi?" Bana tam olarak anlamadığım bir bakışla gülümsedi, yumuşaktı ama ayrıca meraklı ve kızgın da görünüyordu. "Gücünü tam olarak ne zaman anlayabileceksin?" dedi yumuşakça. Sonra daha yüksek sesle konuştu, diğerlerine de hitap ediyordu. "Volturiler yirmi beş asırdır adil şekilde savaşmamışlardı. Ve hiç ama hiçbir zaman avantajlı olmadıkları bir yerde de savaşmadılar. Özellikle Jane ve Alec onlara katıldığından beri, sadece karşı koyulamayan katliamlar yaptılar.
Sayfa 575 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
"Seninle kalabiliyor muyum?" dedi Nessie. "Sonsuza kadar," dedim. Sonsuza kadar zamanımız vardı. Ve Nessie iyi, sağlıklı ve güçlü olacaktı. Tıpkı yarı insan Nahuel gibi, yüz elli yıl sonra bile hâlâ genç olacaktı. Ve hep beraber olacaktık. Mutluluk içimde adeta bir bomba gibi patladı, öyle aşırı, öyle çılgındı ki, bir an buna dayanamayacağımı sandım. "Sonsuza kadar," diye tekrarladı Edward kulağıma. Daha fazla konuşamadım. Başımı kaldırıp onu öyle bir tutkuyla öptüm ki orman ateşlenebilirdi. Ve ben bunu fark etmezdim bile.
Sayfa 573 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Etraf çok sessizdi, yine de kalkanımı indirmedim. "Bitti mi?" diye fısıldadım Edward'a. Bana kocaman bir gülümsemeyle cevap verdi. "Evet. Vazgeçtiler. Her kabadayı gibi onlar da kasıntılı yürüyüşlerinin altında saklanan ödleklerden başka bir şey değiller." Güldü. Alice de güldü. "Merak etmeyin, arkadaşlar. Geri dönmeyecekler. Şimdi herkes rahatlayabilir." Herkes susmaya devam ediyordu. Fakat sonra tehlikenin tamamen sona erdiğini anladık. Tezahüratlar yükseldi. Sağır edici ulumalar alanı doldurdu. Maggie, Siobhan'ın sırtını sıvazladı. Rosalie ve Emmett tekrar öpüştüler. Benjamin ve Tia da, Carmen ve Eleazar gibi sıkıca sarıldılar. Esme, Alice ve Jasper'ı kucakladı. Carlisle sevecenlikle yeni gelen ve hepimizi kurtaran Güney Amerikalılar'a teşekkür etti. Kachiri, Zafrina ve Senna'ya yaklaştı. Garrett, Kate'i havaya kaldırarak olduğu yerde döndürdü.
Sayfa 572 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Aro vakur bir ifadeyle başını salladı. Sonra sıcak bir gülümsemeyle korumalarına döndü. "Arkadaşlarım," diye seslendi. "Bugün savaşmıyoruz."
Sayfa 571 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Edward, onların düşüncelerindeki tepkiyi okuyunca öfkeyle sertleşti. Kendini kontrol edip Aro ile konuşmaya devam etti. "Alice geçtiğimiz haftalarda kendi tanıklarını arıyordu," dedi eski vampirlere. "Ve eli boş dönmedi. Alice, neden getirdiğin tanıkları bizimle tanıştırmıyorsun?"
Sayfa 568 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
"Aro, jane'e, karıma saldırmayı bırakmasını söyler misin?" diye sordu Edward nazikçe. "Hâlâ kanıtları tartışıyoruz." Aro tek elini kaldırdı. "Sakin olun, canlarım. Onu dinleyelim." Baskı yok oldu. Jane dişlerini gösterdi. Ona sırıtmaktan kendimi alamadım. "Neden bize katılmıyorsun. Alice?" diye seslendi Edward yüksek sesle. "Alice," diye fısıldadı Esme, şok olmuştu. Alice! Alice, Alice, Alice! "Alice!" "Alice!" diye mırıldandı çevremdeki diğer sesler de.
Sayfa 566 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Kar birikintileri açılan oyuğa doğru çöktü ama sis onu geçerek ilerlemeye devam etti. Aro ve Caius yerin yanlışını fal taşı gibi açılmış gözlerle izliyorlardı. Marcus da ifadesiz bir yüzle yere baktı. Konuşmadılar; sis bize yaklaşırken onlar da bekliyorlardı. Rüzgâr daha sert esti ama sisi dağıtmadı. Jane şimdi gülümsüyordu. Ve sonra sis bir duvara çarptı. Kalkanıma çarpar çarpmaz tadını almıştım, yoğun, tatlı, iç bayıltıcı bir tadı vardı, bana anestetik bir ilacın dilimdeki sönük tadını hatırlattı. Sis yukarı çıktı; bir delik, güçsüz bir alan arıyordu. Bulamadı. Şaşırtıcı büyüklükte koruyucu bir perde gibiydi.
Sayfa 563 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Jane'e baktım, grubumuza kuşku dolu bir öfkeyle bakıyordu. Onun ani saldırılarına benim dışımda dayanabilen olmadığına emindim. Bu pek olgunca değildi. Ama eğer Aro henüz farkında değilse bile, biraz sonra kalkanımın Edward'm bildiğinden çok daha güçlü olduğunu tahmin edeceğinden emindim. Yani artık zaten bir hedeftim ve kendimi gizlemenin bir anlamı yoktu. Bu yüzden kocaman, kibirli bir sırıtışla Jane'e baktım.
Sayfa 561 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.