İhsan Oktay Onar'ın bu muhteşem kitabında tek eksik olan bir sözlük. Bu kitap kelime dağarcığınızı geliştiriyor...
İhsan bey'in bu kadar kelimeyi nasıl öğrendiğini merak ediyorum doğrusu. Bir elimde kitap, Bir elimde tablet. Tableti sözlük olarak kullanıyorum. Şu an itibari ile 10 sayfalık bir sözlüğüm oldu. Bu sebeple bu kitabı bitirmek öyle
600 yıllık Osmanlı tarihi boyunca beşi on dördüncü, sekizi on beşinci, kırk ikisi on altıncı, beşi on yedinci ve biri de on sekizinci asırda olmak üzere toplam 61 şehzade katledilmiştir. Bunlardan 22 tanesi bilfiil isyan ettiği için öldürülmüştür. Diğerleri de ekseriya Fatih Kanunnamesi'ni takib eden 150 yıl içinde katledilmiştir. 1603 yılında
İncelemeye başlamadan önce geçen günlerde bir zavallı çıkmış Türkiye'nin gurur kaynağı, hocaların hocası, Prof. Dr. Halil İnalcık'a dil uzatıyor. Amacı açık; Osmanlı Devleti'ni tarihî gerçeklerine aykırı yüceltmek, Türkiye Cumhuriyeti ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e saldırarak mevki kapmak. -Ne bereketli topraklarımız varmış,
II. Mehmed veya bilinen adıyla Fatih Sultan Mehmed ya da kısaca Fatih, Osmanlı İmparatorluğu'nun 7. padişahıdır. İlk olarak 1444-1446 yılları arasında kısa bir dönem, daha sonra 1451'den 1481 yılındaki ölümüne kadar 30 yıl boyunca hüküm süren Peygamber Efendimizin "Konstantiniyye elbet fetholunacaktır" diyerek, fethi; vücuda gelmesinden sekiz asır öncesinden müjdelediği FATİH SULTAN MEHMED HAN’ın çağ açıp çağ kapatıp Osmanlı Devletini İmparatorluk haline getirmesi muhteşem zekası , korkusuz şehzade ,sırlar , ihanetler ve daha fazlası hepsi bu kitapta …….
Kesinlikle okunmasını önerdiğim bir eser……
ANADOLU MEKTEBİ YAZARLARI
Anadolu Mektebi yazarları; yerli, milli, manevi ve evrensel insani değerlere sahip olan, bu değerler temelinde hayatlar sürüp toplumumuza bu değerleri telkin eden yazarlardan seçilmiştir.
YAZAR LİSTESİ
1. Mustafa Kutlu
2. Tarık Buğra
3. Cengiz Aytmatov
4. Samiha Ayverdi
5. Ahmet Hamdi Tanpınar
6. Cengiz
...diyebiliriz ki İstanbul'a ilk tehdit, 1305-1306'da Osmanlı'nın Aydos Tepesi'ndeki kalede bir akın merkezi kurmuş olmalarıdır. Oradan Bizans'ı korkutan akınlarda bulundular. Fetihten önce, Osmanlılar tarafından İstanbul'a karşı ikinci büyük tehdit, 1366'da I. Murad'ın Silivri fetihleridir. İlk ciddi kuşatma Yıldırım Bayezid'in 1394'ten 1402'ye kadar süren İstanbul'u kuşatmasıdır. Yıldırım Bayezid'e İstanbul'u teslim için Patrik hazırlık yapıyordu. Fakat 1402'de Timur tehlikesi birdenbire doğuda kendini gösterince Bayezid kuşatmaya son verir ve Bizans bir kere daha kurtulur. Bundan sonra İstanbul kuşatması 1410'da Musa Çelebi, 1422'de II. Murad tarafından gerçekleştirilir. II. Murad o zaman tahta yeni geçmiş genç sultandır. Ona karşı Bizanslılar Anqdolu'da Karamanlıları tahrik ediyorlardı. Murad bu tehlikeyi bertaraf ettikten sonra Bizans'ı gelip kuşattı. Dört ay süren bu kuşatmada Sultan Murad top kullandı.
Anadolu'daki kargaşa dolayısıyla II. Murad kuşatmayı kaldırmak zorunda kaldı. İstanbul'un zaferle biten son kuşatması 1453'te Fatih Sultan Mehmed'e nasip olacaktır.
"Fatih Sultan Mehmed Han'dan sonra heykel toplayan veya tanınmış koleksiyonu olan pek yoktur. Topladığı heykel ve resimlerin ise II. Bayezid devrinde dağıtıldığı açıktır. Osmanlı seçkinleri ise her zaman kitap toplamıştır..."
Batı Hıristiyan alemi, vaktiyle "kabiliyetsizliği" yüzünden tahttan uzaklaştırılan genç sultan Mehmed'i yumuşak, iktidarsız ve bu sebeple barışçı görmekteydi. Hatta onun Osmanlı tahtına çıkışı Osmanlı gücünün düşeceği ümidini uyandırmıştı. Şimdi II. Murad sahneden çekildiği için yeni bir Varna seferinin başarıyla neticelenebileceği düşünülüyordu. Ünlü hümanist Philelphus, Fransa kralını bir Haçlı seferine teşvik için yazdığı fantezi dolu meşhur mektubunda (Mart 1451) bu görüşleri aksettirmektedir. İşte bu yüzden İstanbul'un ciddi bir tehdit altında bulunduğuna inanılmıyor, Venedik'te İstanbul'daki balyozdan alınan mektuplara göre böyle bir ihtimale yer verilmiyordu. Bu yanlış inanış Batı devletlerini vaktinde esaslı hazırlıklar yapmaktan alıkoymuştur. Onları hareketsiz bırakan ustaca diplomatik çalışmada Sultan Mehmed, devlet adamı Çandarlı'dan şüphesiz çok yararlanmıştır.
Balkanlarda Adaptasyon: Sultan II. Murad'ın Mücadelesi
༄ ༄ ༄
Osmanlı’nın Balkan, Ege ve Adriyatik sahiline uzanan coğrafya üzerindeki yönetim ve hakimiyet gücü 13. yüzyılda başladı. Ancak etnik ve kültürel farklılıklardan dolayı 14. yüzyıl çatışma ve adaptasyon dönemi olması, 15. yüzyılda ancak bir durulma ve benimseme
Kitap iki bölümden oluşuyor.
Birincisi, Osmanlı Devleti'nin, Fâtih ve sonrasına kadarki askerî, mâli, bürokratik ve fütûhât tarihi üzerine;
ikincisi ise araştırmalar ve incelemeler olmak üzere tarih metodolojisi ekseninde, hatta Halil Hocanın zamanında kaleme almış olduğu İngilizce makalelerinin de bulunduğu birçok makalenin de