Sümeyye Ak

Sümeyye Ak
@sumeyyekaraot
Dmlere cevap vermiyorum.
Öğretmen
İzmir
13 okur puanı
Eylül 2020 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
420 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Daha, Gaza ve bana dair.
Hakan Günday ile tanışmam 2017'de, kitabın aynı adında filmi Netflix'te yayınlandığında oldu. O zamandan beri filmi tekrar tekrar izler dururdum. Kitabı ilk önce pdf olarak okumaya başlamıştım ama pdf okumaktan hiç hoşlanmadığım için satın alıp da tekrar başlayıp okudum. Kalemini en beğendiğim yazar Hakan Günday bu arada. Daha önce bana
Daha
DahaHakan Günday · Doğan Kitap · 202313,8bin okunma
Reklam
"Çünkü insan kendi hayatının içinde kaybolmuşken nadiren dikkat eder sabah kahvaltısında kaç dilim ekmek yediğine."
Erkekler aşırı ilkel varlıklar oldukları için bir kadına sadece başka bir erkekle ilişkisi olduğunu bildiklerinde saygı duyuyorlar, sınırlarını diğer bir erkeğe göre koyuyorlar. Sizin profilinize dmlere cevap vermiyorum yazmanız onlar için yeterli bir sebep değil.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
784 syf.
·
Puan vermedi
·
122 günde okudu
Uykusuzluk
UykusuzlukStephen King
8.7/10 · 456 okunma
Reklam
"Ne de olsa savaş denilen eylem, devletin açıkladığı gerekçeler doğrultusunda bireyin canını vermeyi kabul etmesiyle mümkündü."
"Gördüğüne inanmayanların ninnisi, görünmez olan her şeydi."
Sayfa 191
"İnsanın yüzü, doğuştan bozuk bir barometreydi. Sonuçta doğar doğmaz, avazı çıktığı kadar ağlayan bir yaratıktı. O şiddetli ağlama ciddiye alınmış olsa, daha fazla acı çekmemesi için bebeklerin doğar doğmaz öldürülmesi gerekirdi."
"Ancak insanla devlet aynı hızda yaşlanmıyordu. Nasıl ki 1 yaşındaki bir köpek 7 yaşındaki bir insana denk geliyorsa, 1 yaşındaki devlet de 70 yaşındaki bir insana denkti. Elbette olgunluk açısından değil, çünkü köpeklerden farklı olarak devletler hiçbir bok öğrenemiyor -öğrenseler bile derhal unutuyor- ve sadece yaşlanıyorlardı."
Sayfa 119
"Tuttukları dilek için bile para verir insanlar. Havuzlara, kuyulara para atarlar. Dileğini bile satın almaya alışmış birine de barış hediye edilmez, satılır."
Reklam
"Bazen böyle olur, gün içinde bir an gelir ve ben var olduğum için utanırdım."
Sayfa 22
"Tanrım açamadık içimizi Artık buluşmamız mahşere kaldı. Ne yelken ne gemi var limanda Kaçmak bir uzun sefere kaldı. Mercan bir sahildeymiş gemiler Bulmak kasvetli günlere kaldı."
Bana dair.
Çok yorgunum. Sanki bir şey omuzlarımdam aşağı bastırıyormuş gibi hissediyorum. Dibe çöküyorum. Tıpkı denize atılan bir taş gibi, sert, hissiz, duygusuz. Neydi mutlu olmak? Nasıldı? Gözlerinin içinin gülmesi nasıldı? Hepsini unuttum. Benim gözlerimin içi gülerdi bir zamanlar. Bir zamanlar her şeye rağmen mutluydum. Bir zamanlar iyiydim. Artık değilim. Nedenini bilmiyorum, bundan nasıl kurtulacağımı, nasıl yeniden mutlu olacağımı bilmiyorum. Hayatta bir sürü dert var, hayat çok yorucu. Bir şeylere emek verip de karşılığını alamamak çok yorucu. İnsanı içten içe bitiriyor. Her yeni güne umutlu uyanmak nasıldı sahi? Siz hatırlıyor musunuz? Ben onu da unuttum. Günler hep aynı, birbirinin tekrarı sadece. Yeni hiçbir şey olmuyor, yeni bir umut doğmuyor. Umudu geçtim kırıntısı bile yok. Bu sabah yine bir şeye umut bağlayarak uyanmıştım, en azından bu bari olsun diyordum ama o da olmadı. Çok korkuyorum, bu hayattan hiçbir şey başaramadan gitmekten çok korkuyorum. İnsanların hayatlarına dokunamadan gitmekten çok korkuyorum. İnsanın gerçek ölümü onu tanıyan herkes, onu unuttuğunda gerçekleşirmiş. Unutulup gitmekten çok korkuyorum. Beni unutmayın. Ben de vardım, ben de buradaydım, ben de yaşadım, ben de bu hayatı hepimiz için güzelleştirmek istedim. Ben de acılarınızla acı çektim, ben de sizinle birlikte sevindim. Ne olur beni unutmayın.
"İnsan, insan olmaya geliyor dünyaya. Kesinlikle bir tercihi yok. Hiçbir şeyi seçemeden de gömülüyor toprağa. Yerin iki metre altındayken de bin bir böceğe lunapark oluyor daha önce bin bir dudağın öptüğü bedeni..."
"Oysa otopsisi yapılmış bir bedeninki kadar boş bir beyinle ne kadar mutlu olurdum, diye düşünüyorum. Bir yerlerde ölü doğmuş bir çocuk olduğumu biliyorum. Sadece yaşıyormuş gibi yaptığım için iki ayağımın üstünde duruyorum."
Kerem Gibi
"Yüreklerin kulakları sağır Hava kurşun gibi ağır. Ben diyorum ki ona, Kül olayım Kerem gibi yana yana. Ben yanmasam, Sen yanmasan, Biz yanmasak, Nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa?"
Reklam
Sümeyye Ak

Sümeyye Ak

, bir kitabı okumayı düşünüyor
Sıcak Kafa
Sıcak KafaAfşin Kum
7.4/10 · 1.432 okunma
"Gerçek şu ki, dünyaya binlerce yıldır hâkim olan insanlık, din kitapları esas alındığında, sakat bir ırktır. Hastalıklıdır. Kardeşlerin birbirleriyle üremesinden ortaya çıkmıştır. Ve diğer bir gerçekse dünyaya gelen, bilimin hasta olarak nitelendirdiği çocukların, otistiklerin, spastiklerin ve sakat olarak tanımlanabilecek insanların aslında Âdem ve Havva gibi görünebilme, gerçek atalarımız olma ve insanın ilk yaratıldığı biçimde olma ihtimalidir."
Nokta atışı bir cümle.
"Dağdan gelip bayırdakini kovmak, dağa hasrettendir!"
"Uygar dünyanın sigorta poliçelerinde bile insanın değeri bir yere kadardır. Daha fazlası yoktur. Kiloya göre hesaplarlar..."
Çünkü akıl sağlığı yerinde olanlara, gözlerinin önünden geçip giden hayat hiçbir bok çağrıştırmıyordu. Onlar sadece gördüklerine inanıyordu. Gördükleri ne kadarsa, hayatları da oydu.
Sayfa 295Kitabı okudu