Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşe Akgün

Hiçbir şey bilmeyen,hiçbir şeyi sevemez.Hiçbir şey yapamayan,hiçbir şey anlatamaz.Hiçbir şey anlamayan,değersizdir.Oysa anlayan kişi aynı zamanda sever,farkına varır,görür…Bir şeyin aslında ne kadar bilgi varsa,sevgi de o kadar büyük olur…Tüm yemişlerin böğürtlenlerle aynı zamanda olgunlaştığını düşleyen kişi, üzümlere ilişkin bir şey bilmiyor demektir. PARACELSUS
Reklam
152 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Arkada Yaylılar Çalıyor
Arkada Yaylılar ÇalıyorMelikşah Altuntaş
7.5/10 · 324 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yaşam benden bir şey aldığında yaşamaya devam edeceğim.
Sayfa 138Kitabı okudu
“Bugün sizin yeni doğum gününleriniz! İnsanların tek bir doğum ya da ölüm tarihi olduğuna inanmıyorum. Bakmayın siz mezar taşlarındaki o rakamlara! İnsan sık sık ölür ve yeniden doğar aslında.”
Reklam
Milyonlarca insan her gün Tanrı’dan bir şeyler isteyip duruyor ve sadece cennete gitmek için iyilik yapmaya çalışıyor.Nefret ediyorum bu açgözlülükten! Tiksiniyorum bu çıkarcılıktan!Tanrı’nın yerinde olsaydım, insanlara istedikleri her şeyi verir ve sonunda hepsinin delirmesini izlerdim .
Yeniden Kumdan Kale
Sene 1990, mevsimlerden yaz.Ağustos neşeyle geziyor sahillerde. Fidan,kumsala diktiği kumdan kalenin şakacı bir dalga tarafından usulca yıkılışını seyrediyor.Zerrece içerlemeden kaygısız gülümsüyor.Yaptıklarının yıkılmaması için ayak direyeceği,her şeye, hemen ve sonsuza dek sahip olmak isteyeceği yetişkinlik günleri henüz gelmedi.Tapınağını her sene baştan yapan ve sonra yıkıp üstüne yenisini kuran Uzakdoğulular gibi anın tılsımına teslim o şimdi. Çünkü sadece çocuk.Çünkü sadece şimdi var.Geçmiş muamma,yarın merak verici bir rüya,ama hepsi o kadar.Andan ötesi ya anı ya kurt masalı. Her şey şimdi ve burada.O kadar.
Sayfa 225Kitabı okudu
Ama bu gece başka…İçimden çıkmak gelmiyor.Dolunay yükseldikçe bana bir haller oluyor.Gönlümün medcezirleri coşuyor, kaçtığım bir yerlere doğru çekiliyorum.Şen meşrep bir midye gibi yosunlarla denize bağlanıyorum.İçimde fasılasız bir ses kısık ateşte fokurduyor,kal burda,kal burda,kal burda,diye üsteliyor.Denizin yüzeyinde gümüşten bir yol çizmiş, pırıl pırıl parlayan dolunaya hayranlıkla bakıyorum.
Sayfa 157Kitabı okudu
dönmek
Zaman…. Şu aynı nehirde iki kere yıkanmamızı ve aynı rüyadan iki kere uyanmamızı imkansız kılan.Bunlar hep onun marifeti.
Sayfa 119Kitabı okudu
Proustyen bir an
Kafe Louvre birkaç adım ötemde. Gelmişken bir dilim pasta yemeden olmaz diye düşünüyorum. Belki de Proust’un Madeleine’lerinin uçup gitmiş bir zamanın ruhunu canlandırması gibi, Louvre’un çikolatalı pastalarının da beni eski günlere döndürebileceğini, yeniden o genç kadına dönüştüreceğini umuyorum.
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
dönmek
Haber vermeden giderek, onu ardımda oklarını ancak kendine batırabilen yufka yürekli bir kirpi gibi şaşkın ve çaresiz bıraktığımda ne yapmıştı acaba? Çok acı çekmiş miydi, sancısı ne zaman dinmişti, dinmiş miydi? Zamanla öfkesinden özlem devşirmiş miydi? İnsanın kendine ve sevdiklerinde açtığı yaralar ne zaman iyileşir? İyileşir mi?
Sayfa 112Kitabı okudu
“Hafıza şeytanın ta kendisidir “ demişti.”Hatırlayarak ölüyü diriltenileceği gibi,unutarak diriyi öldürebilir insan.Ağılı bir kudret bu, korkunç bir beceri.”
Sayfa 109Kitabı okudu
Mahizer anneanne (mahizer altın sarısı ay)
Meydandaki saat yeni yıla girmenin saadetiyle, bütün şehri selamlayarak on ikiyi gonkluyordu. Bildiğim bütün yılbaşı dilekleri, “yeni yıla nasıl girersen…” diye başlıyordu. Elini avuçlarımın arasına aldım. “Geçti anneanne. Artık dinlenebiliriz.”
Sayfa 108Kitabı okudu
1.169 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.