İnsanları harekete geçiren her şey, zorunlu olarak onların beyninden geçer, ama bunun beyinde alacağı biçim, koşullara çok bağlıdır.
-Friedrich Engels-
Tanrı'nın varlığını hangi argüman veya felsefi düşünceyle açıklıyorsunuz
Birincisi, benim bir ön kabulüm olduğunu yani bir tanrı inancım olduğunu peşinen varsaymışsınız. Halbuki bundan daha farklı bir durum söz konusu. İkincisi, materyalizmi savunuyorum. Bundan dolayı yaratıcı sorunsalı bana göre bilimsel açıklamaya tabidir. Yani materyalizm bir idealler bütününe karşıdır. Maddi olanın esas olduğunu belirtir. Soyut ancak somut olanın türevi ve tahayyülündedir. Burada maddi olanın tarihsel ilkliği bir adlandırma gereksinimine ihtiyaçı varsa buna tanrı ya da başka bir adlandırma yapılabilir. Fakat bu genel kabul gören tanrı kavramından pek tabiki farklıdır. Üçüncüsü, konu çok çetin ve tarih boyunca haylice tartışılan bir meseledir. O nedenle burada cevaplaması pek olası olmayan içeriktedir.
Dr. Blankenburg, hem işinde hem de özel hayatında birtakım problemlerle boğuşan bir psikiyatrist. Bir gün Anna adında travmatik geçmişi olan bir hasta ile tanışmasıyla her şey alt üst oluyor. Anna'ya yardım etmeye çalışırken kendisini karanlık bir komplonun içinde buluyor.
Psikiyatrist sadece gerilim dolu bir roman değil, aynı zamanda psikiyatristlerin ve hastalarının yaşadığı zorlukları da gözler önüne seren bir eser. Dorn, psikiyatristlerin de insan olduğunu ve kendi problemleriyle mücadele ettiğini ustalıkla anlatıyor. Roman, aynı zamanda psikiyatristlerin hastalarıyla kurduğu ilişkilerin ve bu ilişkilerin bazen tehlikeli boyutlara ulaşabileceğinin de altını çiziyor.
Karakterlerin derinliği ve gerçekçiliği de romanın en etkileyici yönlerinden biri. Dr. Blankenburg hataları ve zaaflarıyla birlikte son derece inandırıcı bir karakter. Anna da travmaları ve çaresizliğiyle okurun duygularına hitap etmeyi başarıyor. Romanın diğer karakterleri de özenle işlenmiş ve hikayeye derinlik katıyor.
Dorn, gerilimi ve dramı ustaca kullanarak okuru sayfalara bağlamayı başarıyor. Roman boyunca merak duygusu sürekli canlı tutuluyor ve okur son sayfaya kadar ne olacağını merak ediyor. Psikiyatrist, aynı zamanda psikolojiye ve insan doğasına dair ilginç fikirler de sunuyor.
Psikiyatrist gerilim ve drama severler için olduğu kadar, psikolojiye ve insan doğasına ilgi duyanlar için de ideal bir okumalık. Wulf Dorn, bu romanla usta bir hikaye anlatıcısı olduğunu bir kez daha kanıtlamış.