Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

TUNA TURAN

TUNA TURAN
@tunaturan
Biri bana demişti ki, "zaman düz bir çemberdir". Yaptığımız veya yapacağımız her şeyi tekrar yapacağız, tekrar o küçük çocuk ve kız o odada olacaklar.
296 syf.
8/10 puan verdi
Roman, bir adada yaşayan ve ölen eski sevgilisi Melissa’nın çocuğu olarak bilinen bir çocukla yaşayan isimsiz bir anlatıcı ile ilginç bir şekilde başlıyor. Sayfalar ilerledikçe bütün karakterlerin görüntüleri yavaş yavaş canlanmaya başlıyor. Karakterlerin çoğu depresyonda görünen, dünya ile hayal kırıklığına uğramış, Tanrı sorgusuyla boğuşan eğitimli tiplerden oluşuyor. Bir süre sonra bütün hikaye Justine üzerinden anlatılmaya başlanıyor. Melissa, Justine ve sadık kocası Nessim, Balthazar, Clea gibi büyüleyici bir karakter kadrosuna sahip kitap. İç içe geçmiş alt kurgular da var. Bunlardan herhangi biri bütün bir romanı tek başına ele geçirebilirdi ama Durrell buna izin vermemiş. Başka bir yazar olsa her bir karakterden bir dizi oluşturacak şekilde konuyu uzatabilirdi. Durrell, hem bir şehrin seslerini, görüntülerini ve duygularını büyüleyici bir üslup ile anlatırken hem de şehrin içerisinde yaşayan insanların kalplerinin seslerini şiirsel bir üslup ile bizlere sunuyor. Sıra, serinin ikinci kitabında. Yıl bitmeden bütün seriyi arkaya arkaya umarım okurum.
Justine
JustineLawrence Durrell · Can Yayınları · 2017550 okunma
Reklam
296 syf.
8/10 puan verdi
Justine
JustineLawrence Durrell
8/10 · 550 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
173 syf.
7/10 puan verdi
Zeynep Kaçar’ın ilk romanı. Kitap bir ailenin hikayesini ve deliliğini üç kuşak kadın üzerinden birbirine geçmiş bir şekilde anlatıyor. Yaşadığı olaylar yüzünden deliren kadınların dilinden sıradanlığa duyulan özlem çok güzel anlatılmış. Börek yiyen insan sıradanlığı mesela. Hatta karakterler birisi ‘Hayat bazen işte böyle böreği tüm kaygılardan uzak yiyebilmekten ibaret.’ diyordu. Bütün karakter ile bir masada oturmuş dertleşiyormuş izlenimi veriyor. Ayrıca bazı iç sesten konuşulan bölümlerde yazar inanılmaz bir şekilde kalemini konuşturmuş. Kelimeler ile oynayışı muazzam. Çabuk akan, okuyanı yormayan, finalde de vuran kitap. "Ağır ve karanlık ve yorucu ve uykusuz ve zalimdir hayat. Umduğunla başına gelenler arasında dünyadan güneşe uzanan yol kadar mesafe vardır."
Kabuk
KabukZeynep Kaçar · Sel Yayıncılık · 20173,166 okunma
96 syf.
7/10 puan verdi
1978 Sait Faik Hikaye Armağanı’nı kazanan bu kitap içerisinde birbirinden güzel dokuz öykü barındırıyor. Çardak, Mısırlar, Dükkanın Önü, Emekli, Bahçede, Kayalık Yoncaları, Sarmaşıklar, Kabuk ve Anaların Hakkı öykülerinin isimleri. Selçuk Baran öykülerinin hemen hemen hepsinin merkezinde insan var. Modern yaşama ayak uyduramayan insanların giderek yalnızlaşan dünyasını öykülerinin odak noktası yapıyor. Öykülerindeki karakterler ağırlıklı olarak kadınlar oluşturuyor. Hem de toplumun her kesiminden kadınları ele alıyor. Köyde, şehirde yaşayan, ekonomik özgürlüğü elinde olan kadınlar, evli, bekar kadınlar bir şekilde öykülerinde kendilerine yer buluyor. Çardak öyküsü beni en çok etkileyen hikaye idi. Bunun dışında Mısırlar, Emekli, Bahçede ve Kabuk hikayelerini de çok sevdim. İlk Selçuk Baran kitabımdı. Kullandığı dili ve benzetmelerini çok sevdim. ‘Zehra, kapının kapandığını duyunca taşlığa çıktı. Kör kuyunun bileziğine ilişti. Yılgın ve yenikti. Üzerine taşlar yuvarlanmış gibi sızlıyordu her yanı. Hele yüreği... Koca bir kaya abanmıştı göğsüne. Soluğunu kesiyordu. Elleri kucağında, dizleri bedeninin o taşlaşmış ağırlığını taşır gibi bükük, uzun uzun oturdu kaldı.’
Anaların Hakkı
Anaların HakkıSelçuk Baran · Yapı Kredi Yayınları · 2020364 okunma
Reklam
112 syf.
8/10 puan verdi
İlk olarak 1914 yılında yayınlanan hikaye, Prag’ın sokaklarında geceleri benliğini çalan sefaletten kurtuluşu arayan genç bir ofis çalışanı olan Severin’in hikayesini anlatıyor. Eski bir opera yıldızı, Yahudi bir antika kitap satıcısı, bir Rus anarşisti ve dans eden kızlardan oluşan Prag insanları da rengarenk dünyası ile kahramanımıza eşlik ediyor hem de içerisindeki karanlığa rağmen. Severin ile birlikte karanlığa yolculuk yaparken onun yalnız ruhuna tanıklık ediyoruz. Bencil bir adam olduğunu ve ona ümitsizce aşık olmuş kadınların kalbini nasıl acımasızca kırdığını görüyoruz. Aslında okurken karakterden nefret edebilirsiniz. Genellikle başıboş Prag sokaklarında dolanan bir adam olarak görüyoruz çoğu zaman. İnce bir roman, akıllıca kurgulanmış ve güzel bir şekilde yazılmış. Yazıldığı yılı da baz alırsak gayet okuması keyifli bir kitap.
Karanlığa Yolculuk
Karanlığa YolculukPaul Leppin · Çınar Yayınları · 202014 okunma
128 syf.
7/10 puan verdi
Sabahattin Ali’nin on üç kısa öyküsünden oluşan kitabı bir solukta okunuyor. Uzun zaman önce okuduğumu hatırladım okurken ama o kadar güzel bir tat verdi ki bırakamadım. İçerisindeki bütün hikâyeler çok dokunaklı. Özellikle ‘Sulfata’ ve ‘Ayran’ hikâyesi üzer. ‘Ayran’ hikâyesinde küçük çocuğun dizine çarpan o güğüm acısını kalbimde tekrar hissettim. Yeni Dünya’da köy, köylüler, köye gönderilen kentliler karşıtlığını çok iyi gözlemliyoruz. Bu köylü-kentli karşıtlığına ek olarak da dağlı/ovalı, Yörük/Türk ayrımlarına da değinilmiş. Bu ayrım konusuna ‘Hasanboğuldu’ hikâyesinde yer vermiş. Sabahattin Ali dünyası beni her zaman üzer. Sonuç olarak okunması gereken bir eser. "Dünyada kendisi için hiçbir şeyi olmayan bir insanın bile, başkalarına yardım edecek bir şeyi vardır. Hiç olmazsa tek bir söz.’
Yeni Dünya
Yeni DünyaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202127bin okunma
312 syf.
7/10 puan verdi
Sınırlar insanlık ayıbıdır. Sınır yasak demektir. Bir yerin bittiği kısımdır. Sadece tek bir sınır vardır. Suyun ve toprağın birleştiği yer. Başka hiçbir sınır yoktur. Onu da okyanuslar, dereler, dağlar oluşturur yani. Bunu bizim mühendisler tel örgülerle çözemezler yani. Bu yüzden barışa-bilmeliyiz, affedebilmeliyiz. Kitabın bütünüyle ortak düşüncesi yukarıda yazılanlar. Yoğun bir şiddet ortamında geçen çocukluklarını ve gençlik yıllarını anlatıyor, konuşanlar. Türkçe bilmedikleri için ezilenler, babalarını, annelerini gözleri önünde dövülenler, öldürülenler, evleri kurşun yağmuruna tutulanlar, işkence görenlerin hayatları var bu kitapta. Bir dönemin tarihi aslında. Acının dili hangi dilde olursa olsun aynıdır.
Bildiğin Gibi Değil
Bildiğin Gibi DeğilRojin Canan Akın · Metis Yayınevi · 2011229 okunma
144 syf.
8/10 puan verdi
Hayatın tuzağına yakalanmak istemeyen bir mimar, arkadaşının ölümü ile birlikte kendini içinden çıkılmaz bir halde buluyor. Birden kendisini ölen arkadaşının masasında ve eşinin hayatında buluyor. Seçmediği bir hayat ona elden düşme bir şekilde sunuluyor. Ama yaşamak isteyip istemediği hayatı sürekli sorguluyor. Hem içerisinde yarım kalmış bir evliliğin acısını, hem de yeni aşkı Maria’nın ona hissettirdiği duygularla birlikte çalkalanıyor. Aynı zamanda ölen arkadaşının karısının da gündelik yaşamda başa çıkma oyununa entegre olma çabası da sarsıyor. Genazino, anlatıcının gündelik yaşamla mücadelesini ve kendini kendi kısıtlamalarından kurtarmak istemesini bazen kişisel, kısa bazen de anlamlı cümleler ile anlatıyor. Anlatırken de kara mizahı kullanmaktan çekinmiyor. Sonuna kadar okurken içerisindeki bölüm geçişlerinden büyülenebilirsiniz. Neredeyse herkesin kendine sorduğu ama cevap alamadığı sorular ile bu kitabı keyifli bir okuma keyfi haline getiriyor.
Elden Düşme Dünya
Elden Düşme DünyaWilhelm Genazino · Jaguar Kitap · 2020630 okunma
158 syf.
6/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Buzzati'nin kısa öykülerinin en iyi koleksiyonu diyebiliriz kitap için. En sevdiğim hikâye ‘Büyülü Ceket’ oldu. Özel bir ceket yaptıran bir adam ve bu ceketin cebine elini her attığında parayı bulması ama parayı bulmasıyla birlikte kötü olayların peşini bırakmaması çok etkileyici ve ders niteliğindeydi. Hikâyelerinin çoğunda ölüm ana kahraman olarak görünüyor. İnanç ve inanç eksikliğinden de söz ederken ‘Tanrı Görmüş Köpek’ hikâyesinde insanın maneviyat arayışını güzel betimlemiş Kısa öyküler ama çok keskin ve derin. Kitabın mesajı şu ki insan asla yalnız değildir ve kendisinden daha büyük bir gerçeklikle uğraşmak zorundadır. Büyücü hikâyesinden bir alıntı ile yorumumu bitiriyorum. ‘Gerçekler hoşumuza gitmeyince, gerçekleri dinlemekten daha nankör bir şey yoktur çünkü.’
Tanrı Görmüş Köpek
Tanrı Görmüş KöpekDino Buzzati · Milliyet Yayınları · 19951,522 okunma
334 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.