Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Daha sonraları birer kurtarıcılar ordusu olarak beklenecek olan, Müslüman Türk öncülerinin, Ortadoğu'ya ilk defa ayak basmaları, Emevi halifelerinden Hz. Muaviye zamanında başlamıştır.
Türk ordusu üzerine düşen görevi başarıyla yerine getirmiştir bundan sonrası siyasi otoritenin elindedir. İyi bir mücadele sonsuza kadar uzayıp giden değildir. Siyasi iktidarlar, karşı tarafın siyasi amacını ve mücadele tekniklerini iyi anlamadıkları sürece terör bitmez! Terör örgütü amacına ulaşmak için silahlı çatışmanın yanı sıra siyasi bir yöntem de izliyor. Hatta bu noktada siyasi bağlantıya daha da önem veriyor. - Osman Pamukoğlu
Reklam
Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u aldıktan sonra bu şehrin Rum halkına çok iyi davrandı. Onlara imtiyazlar verdi. Dileklerini benimsedi ve onları bazı vergilerden affetti. Bu büyüklüğün karşısında Rumlar onu çok sevdiler. Daha fethin ikinci yıllarında Türkleri İstanbul'dan çıkarmak ve Bizans'ı kurtarmak için, Avrupa'da Paris şehri etrafinda Hıristiyan milletlerin katıldığı bir Haçlı ordusu hazırlanıyordu. Bundan Türk sul- tanı telâşlanmadı. Çünkü o, af yolu ile Bizanslıların kalbini kazanmıştı. İstanbul'dan Paris'e koşup giden bir piskoposlar (papazlar) heyeti, Haçlıları, şu sözlerle şaşırttılar ve emellerinden vaz geçirdiler: - Sakın bizi kurtarmak için Türklerle harbe gelmeyin. Bizi karşınızda bulursunuz. Biz Türk padişahı ile çok iyi anlaştık. Onunla yaşamak istiyoruz. Bu olay ruh kuvvetinin kılıç kuvvetine, hiçbir ölçüye vuruamayacak kadar üstünlüğünü göstermektedir
80 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
《Vatan Sevdalısı Türk Milliyetçisi Namık Kemal.》 ●Öncelikle yazarın gerçek isminden başlamak istiyorum. MEHMET KEMAL. Yazılarıyla keşfedildiğinde "Namık" ismini almış. Anlamı: yazıcı, yazar, katip demek. ●Eserin ilk yayınlandığı adı "Vatan". Eser yayınlandıktan sonra uygulanan yasakla "Silistre" adı ile oynanmış. Yasak kalkınca isim karmaşası ortaya çıktığından "Vatan Yahut Silistre" adı kabul görmüş. Silistre bugün Bulgaristan topraklarına ait şehrin ismi. Merak edenler için silistre kelimesinin anlamı da gemicilikte kullanılan bir düdük çeşidi. Haberleşme, harekete geçirmeyi başlatma gibi işlerde kullanılıyor. ●1853 yılında Kırım savaşında Rus ordusu tarafından kuşatılan Silistre Kalesini korumak amacıyla verilen mücadele tiyatro metni ile anlatılmış. Yazarın da ilk tiyatro eseridir. ●Kitabın konusu vatan sevgisi olmakla birlikte sevgiliye duyulan kutsal aşkı da anlatmakta. İslam Bey savaşta cepheye gönüllü olarak gider. Ardında sevdiğini bıraktığını zanneder. Sevdiği Zekiye Hanım asker kıyafetleri ile bir erkeği andırarak cepheye sevdiğinin yanına gider. Güzel bir gelişme yaşanır. ●Atatürk'ün sözü ile bitirelim. "Benim bedenimin babası Ali Rıza Efendi, duygularımın babası Namık Kemal, fikirlerimin babası Ziya Gökalp'tir." demiş. ●Çok severek okudum tavsiye ederim.
Vatan Yahut Silistre
Vatan Yahut SilistreNamık Kemal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201821,5bin okunma
Füzeler, obüsler titretti Arş-ı, Deldi hattı, süper güçlere karşı, Mehmedim yazıyor Özgürlük Marşı, Uçaklar şahlandı yer, gök inliyor, Süper güçler şaşkın şaşkın dinliyor. Türk Ordusu ! namus bilir serini, Kimse durduramaz Türk Askerini, Akıllı füzeler buldu yerini, Uçaklar şahlandı yer, gök inliyor, Dört bir taraf şaşkın şaşkın dinliyor. Hüseyin; ordumuz layık ününe, Kocatepe, Çanakkale dününe, Hainler gömüldü kendi inine, Uçaklar şahlandı yer, gök inliyor, Dünya Âlem şaşkın şaşkın dinliyor.
Mehmetçiklerin kanı aksın diye
Coniler ölmesin onların yerine Mehmetçiklerin kanı aksın diye Kuzey Irak'a Türk Ordusu'nun girmesi için 8,5 milyar dolar, hava sahasının kullanılması için de 1 milyar dolara pazarlık yapı­yor, Bush abisini kızdırıyordu.
Reklam
Onu asıl üzen şey yerli Rumlar'ın Türkler'e karşı burada da takındıkları o aşağılayıcı, iğneleyici tavırdı. Yüzyıllarca paylaşılan komşuluğun ve barışın nereye gittiğine Feride akıl erdiremiyordu ama şu sıralar onu en çok kahreden şey Rum kadınlarının sokakta bir Türk gördüklerinde köpeklerini "Kemal" diye çağırmalarıydı. ........ Feride bu gelişmelerden umut bulmaya çalışıyor, 'Demek Mustafa Kemal'in ordusu ilerliyor ki bunlar korkudan onu dillerine doladılar,' diye düşünüyordu.
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.