Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

merve eyüboğlu

merve eyüboğlu
@vangooghle
208 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
"Zamanı yanıma almalıyım..."
Murakami bir gibi bir yazarla tanışmadan ölseydim hayatımda büyük bir eksiklik yaşamış olacaktım. Daha önce birkaç romanını okumuş biri olarak yazarlık sürecini anlattığı bu kitabı merakla okudum. İçimde hissettiğim ama asla kelimelerle karşılık bulamadığım hisleri sayfalarda bulmak bana hiç tatmadığım duyguları tattırdı Murakami ile. Bu kadar başarılı bir yazar olmasının arkasında ne yattığını merak ediyordum ama kitabı okudukça bu soru dışında birçok farklı şeyi öğrendim aslında. Her ne kadar birilerinden etkilenmediğini söylese de ana karakterlerin mizacı genellikle bana Murakami'yi anımsattı. Nedendir bilinmez hayattaki o akla mantığa uymayan hisler evrenini çok iyi açıklıyor bence romanlarında. Bu durumu hayatında da hissettiğini kitabın birçok yerinde görmek beni çok mutlu etti. Evet roman karakterlerini içselleştiriyoruz ama nihayetinde bunların kurgusal kişiler olduğunun bilincindeyiz. Ben de bu bilinçteyim doğam gereği. Lakin bu kitabı okuyup Murakami'nin de bütün bu oyunun bir parçası olduğunu görünce roman karakterlerine gerçek hayatımda da bir şans vermeye karar verdim diyebilirim. Bazen düzen içerisinde başıma gelen güzel veya rastlantı sonucu olduğuna inandığım küçük anların aslında ne kadar yüce olduğunu böylesi bir kalemden okumak beni hep mutlu etti şimdiye kadar, şimdiden sonra da edeceğine inanıyorum. Murakami gibi bir yazarın önce birkaç romanına şans verip, sonra bu kitabını okumanızı öneririm. Böylece yazınsal olarak neden diğer yazarlardan farklı olduğunu anlamanız daha kolay olacaktır. Ayrıca metni okurken bahsi geçen bazı durumları da özümsemek daha kolay olacaktır. Kesinlikle okunmalı!
Mesleğim Yazarlık
Mesleğim YazarlıkHaruki Murakami · Doğan Kitap Yayınları · 2019676 okunma
Reklam
112 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
alışılmışın dışında bir ortak yalnızlık
Okyanusun ortasında bir adam, deniz ve ufukta kaybolan Arabella. Yalnızlığın aslında hep orda olduğunu biz onu fiziksel anlamda hissedene kadar fark etmediğimizi vurguluyor kitap. Standish hep böyle iradeli, idealleri olan ve düzgün bir hayatı sürdürmeyi kendine hedef belirlemiş biri miydi gerçekten diye uzun bir süre düşündürmüştü kitap başta
Gemiden Düşen Adam
Gemiden Düşen AdamHerbert Clyde Lewis · Holden Kitap · 202477 okunma
160 syf.
6/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Dili yorucu bir kitap, beklentimi açıkcası karşılamadı ama farklı konularda düşünmeme vesile olduğunu söyleyebilirim. Zaman zaman kişinin kendisinin anlama kabiliyetini sorgulamasına sebep olan yerler mevcut. Okuduğunuzu anlamak ve sindirmek, ardından hayatın farklı alanlarında kendinizin mevcut konuları nasıl ele aldığınızı düşünmek kitabın amacını yerine getirdiğini hissettirdi bana. Kitabın son bölümlerinde bahsi geçen bir yer çok hoşuma gitti, bireylerin fiziksel olarak yorulacaklarını anladıkları (gereksiz bir yorulma durumu) anda buna engel olmaya meyilli yetiştikleri fakat aynı şey zihinsel bir süreç olunca düşünceleri gereksiz bir zincirleme durumundan kurtarmaya yeltenmediği üzerineydi. Genel olarak davranışların, ilke olarak bizlere verilen yani öğretilen şeylerin değiştirilmesinin zorluğu fakat imkansız olmayışı üzerinde durulmuş. Kişinin kendini geliştirmeye ve anlamaya çaba göstermesi halinde ilerlemenin kaçınılmaz olduğu söylenmiş, ki ben de bu duruma katıldığımı söyleyebilirim. Tabii ki bireylerin doğuştan gelen kabiliyetleri de göz ardı edilmeden bu değerlendirilmeler yapıldığı takdirde.
Anlama Yetisinin Yönetimi Üzerine
Anlama Yetisinin Yönetimi ÜzerineJohn Locke · Fol Kitap Yayınları · 202332 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
256 syf.
9/10 puan verdi
·
35 saatte okudu
*spoiler yürk burkan bir hikaye. hikaye en başından beri beni sürüklemeyi basardi. kitabın arka kapağında yazarın kadinlari ne kadar iyi tasvir ettigine dair birkac cumle okumustum ama bu kadar kendimden cumleler gorecegimi dusunmemistim. 3 kadın. Anne, Harriet ve Yana. Cok guzel islenmis ic ice gecen 3 kadın. Erkek karakterlerin kadınlara eslik ettigi ic parcalayan bir hikaye. Cocukken yasanan seylerin, cocuk aklinin ve cocuk kalbinin boyle gercekci islenmesi… Harriet’in buyudukce yalnızlasmasi ama kendisine tıpkı babasi gibi birini bulup ona asik olmasi… belki de olmamasi ama yalnız kalmaktan korkup, annesini asla terk etmek istemeyen babasinin bir kopyasina tutunmasi hemen… sadece istediklerimizi konusmaya, kalan travmalarimizi kendi icimizde dondure dondure hikayeleri kendi istedigimiz sekillerde insanlara sunmaya cok alisik kadinlariz, belki ben de oyleyimdir. dusunduren, ic parcalayan, baba kız iliskilerini incelemeye ve anlamaya yakından bir bakis sunan bir roman. kesinlikle okunmali🩷
Malma İstasyonu
Malma İstasyonuAlex Schulman · Timaş Yayınları · 2024148 okunma
200 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Olağanüstü Sıradışı ve Mükemmel, benim gibi Türk edebiyatının çağdaş eserlerine bir şans vermek isteyen okurlar için güzel bir seçim. Kurgusu çok orijinal olmasa da sürükleyici bir roman. Karakterleri yer yer özdeşleştirmek kendimle, bana iyi hissettirdi. Mert’in yer yer kendinde oluşmuş davranış ve düşünce şekillerini fark etmesi, ki bunların farkına varması tadını epeyce kaçırıyor, benim de bazı kalıpları fark etmeme neden oldu. Kendini fazla beğenmek diyemeyeceğim ama bir şekilde de kendini üstün görme durumunun işlemesi insana sanırım bu. Yaptığı iş ve hayatın süregelen sıradanlığında kendini unutmuş, duygularıyla iletişim kurmayı bırakmış bir karakter Mert. Karakterle beraber benim de kurgu esnasında bir şeyleri keşfetmem hoşuma gitti diyebilirim. Olay yeri olarak da yapılan tasvirler iç açıyor gerçekten. Bu konuda da gönül ferahlığı duyduğumu söyleyebilirim. Biraz yeni bir şeyler olsun, biraz keyifli biraz da sürükleyici olsun diyorsanız aradığınız kitap, bir şans verebilirsiniz.
Olağanüstü Sıradışı ve Mükemmel
Olağanüstü Sıradışı ve MükemmelJ. Hakan Dedeoğlu · April Yayıncılık · 202420 okunma
Reklam
304 syf.
·
Puan vermedi
·
21 günde okudu
koleksiyoncu | kisa inceleme
"simdiye dek onu sadece gunbatiminda gormus gibiyim; simdi ise sanki birdenbire tan sokerken goruyorum. o hep ayni ama her sey farkli." kitabı okumaya basladigim andan beri yazarin okuyucuyu bu denli surukleyici bir hikayeye dahil etmesine sahit oldum. gelisen olaylar iki farkli bakis acisiyla ele alindigi icin birbirinden degisik dusuncelerle ayni olayi ele alabiliyorsunuz kitabi okurken. esir olarak dusen karakter miranda'nin hayata bakis acisi, savundugu seyleri yasatmak icin verdigi caba, kendine karsi durust olmaya cabalamasi fakat altinda kaldigi baskidan dolayi yazdigi yazilarin hep tarafli olusu... Caliban (bu hitabin daha hosuma gittigini de gecmeyeyim) karakterinin kitabin basindan beri sorunlu bir karakter olusunu izliyor okuyucu fakat bence yazar, gunumuz dunyasinda bu gibi karakterlerin varligini, bu karakterlerin ask adi altinda sorunlu zihin yapilariyla insanligi nasil tehdit ettiklerini, sevgisiz ve bu derece sınıf farkliliklarinin icine dogan insanlarin neye donusebilecegini gozler onune seriyor. ben kitabi soluklana soluklana bitirdim, beni ne kadar etkiledigini bilemiyorum fakat insan iliskilere karsi farkli bir bakis acisi sunuyor. Miranda'nin cocuksu ama saglam durmaya calisan karakteri, Caliban'in problemli cocuklugu ve gecmisiyle birlesmis ve aslinda bircok psikolojik analizi hakli cikartabilecek bir eser ortaya cikmis diyebilirim. **01.48/ 30 nisan '22
Koleksiyoncu
Koleksiyoncu
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20248,4bin okunma