İlk başta çok beklentimi yüksek tutmadığım bir kitaptı. Ama her cümlesi bana bambaşka ilhamlar verdi. İmkânım olsa kitaptaki tüm cümleleri alıntılardım. Özellikle bana bir süredir içinde olduğum ve cevabını veremediğim birçok olayın keskin cevabını verdi; "Geçmişi uzaklaştırmak, sonsuz yanılsama" dedi. Bu cümleden sonra anladım ki, geçmişi geride bırakmak, unutmak diye birşey asla yok, yok. Geçmişi geride bırakamazsınız. Unutamazsınız. Geçmiş, geçmez. Geçmiş, unutulmaz. Geçmiş, bir yaradır; bir türlü kabuk tutmaz. Geçmiş, geride bırakılmaz. Bunun güçlü olmakla alakası yok. Güçlü olamamak ya da zayıf olmak değil bu. Güçlü olabilirsiniz, ama bu gücü asla geçmişi geride bırakarak elde edemezsiniz. Bundan eminim. Bu yüzden geçmişle savaşmayı bırakın. Barış da yapamazsınız bu imkânsız biliyorum. Ama en azından onun karşısında durmayın. Düşmancı, kin dolu bakışlarla bakmayın ona. Geçmiş, bir yemek gibi hep ısıtılıp ısıtılıp önünüze konulacak. Sizde afiyetle yiyeceksiniz onu. Kanun böyle.
