Günümüzde eğitim piyasasında sahip olunan yetenekleri nadir kılan şey, bu yetekleri ortaya koyabilecek kişilerin bir sertifika vasıtasıyla halkın kendilerine duyacakları güven ortaya konulmadıkça, bunu gerçekleştiremeyecek olmalarıdır.
Okul, genç insanları, hayal güçlerinin ve gerçekten de insanın kendisinin dâhil olduğu her şeyin ölçülebileceği bir dünyanın mensubu hâline getirmektedir.
... Ancak öyle görünüyor ki çocukluk, yaşaması izin verilen pek çokları için bir yük. Birçoğu resmen bu süreci geçirmeye zorlanır ve çocuk rolü oynarken hiç de mutlu değildir. Çocukluk boyunca büyümek, kendi farkındalığıyla toplum tarafından atanmış rol arasındaki insanlık dışı çekişme sürecinden geçerken okula gitmek demektir.
Üniversiteler dâhil okullarda, kaynakların çoğu, zaman ve motivasyonu satın alınmış sınırlı sayıda insanın ritüel olarak belirlenen bir ortamda, önceden belirlenmiş problemleri üstlenmesi için harcanmaktadır.
" Benim hala bir amacım var mı? Benim yelkenlimin gideceği bir liman?
İyi bir rüzgâr? Ah, keşke bilse insan nereye gittiğini ve bilebilse hangi rüzgârın iyi ve onun için uygun olduğunu."
"Hayır, gerçekten arayan biri, gerçekten bulmak isteyen biri, hiçbir öğretiyi benimseyemezdi. Ama aradığını bulan da hangi öğreti olursa olsun, hangi yol, hangi amaç olursa olsun hiçbirinden onayını esirgeyemezdi."