Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hartmut Schickert

Hartmut SchickertHititler yazarı
Yazar
8.7/10
19 Kişi
80
Okunma
1
Beğeni
1.130
Görüntülenme

Öne Çıkan Hartmut Schickert Gönderileri

Öne Çıkan Hartmut Schickert kitaplarını, öne çıkan Hartmut Schickert sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Hartmut Schickert yazarlarını, öne çıkan Hartmut Schickert yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
(Türkiye’yi günümüzde ziyaret etmiş olanlara “Adaniya” adı, Charter Hava Limanı Adana’yı anımsatmışsa, haksız değiller. Adana, en az 3500 yıldır adı değişmeyen ender Anadolu kentlerinden biridir)
İki taraf kendi derdine düştüğünde, üçüncüye gün doğar.
Sayfa 123Kitabı okudu
Reklam
"Ekmek yiyecek, su içeceksin" diye bir deyiş vardır Hititlerde. Bu sözle, karşılarındaki kişiye hiçbir şeyden yoksun kalmaması dileğinde bulunurlar. (Buna karşılık, mahkeme tutanaklarında gerçek asgari gıda gereksinimi "ekmek ve bira" olarak ifade edilir.) Belli ki su sıkıntısı çekilmiyordu Hattuşa'da; ekmek için de yeterince önlem alınmıştı: Hititler öyle biyük miktarda tahıl depoluyorlardı ki, kentlilerin günlük gıda maddelerini sağlayan çevre köylüler tek başlarına bunu sağlayamazlardı.
Sayfa 190Kitabı okudu
Tam anlamıyla gökten inmişti bu demir: Bazı meteorlar neredeyse tümüyle demir-nikel alaşımından oluşur. Bu nedenle Mısırlıların demire "göğün armağanı", Sümerlerinse "göğün madeni" demelerine şaşmamak gerek.
Sayfa 214Kitabı okudu
Hitit kuşatmalarının her zaman "altı ay" sürmüş olması, altı sayısının herhangi bir gizemli niteliğinden kaynaklanmıyor. "Altı ay", aslında "yaz mevsimi boyunca" diye çevrilebilir; "başka bir şeyin yapılamayacağı bir dönem" anlamında.
Örneğin, Ankara'nın yaklaşık 165 km doğusundaki Alacahöyük'ün yetenekli demirci ustaları, bugün bile göz kamaştıran güzellikte, kültsel ya da kült dışı objeler yaratmıştı. Buraya Geç Kalkolitik Dönem'den beri küçük ama muhtemelen dikkate değer bir krallığın merkezi kurulmuştu. Bu kentin sakinleri, o zaman için pek de ender bir uygulama sayılmayan, soylu ölülerin mezarlarına değerli hazineler koyma geleneğini benimsemişlerdi.
Reklam
Pek çok kültür gibi Hititlerde de, dönemin tanrıları, bir zamanlar dünyayı yaratan tanrıların torunlarıdır.
Büyük kralın yasal eşinden doğma oğullar "birinci dereceden" prenslerdi. Bu birliktelikten hiç oğul doğmamışsa, taht için "ikinci dereceden" yani büyük kralın bir harem kadınından doğma oğlu gündeme geliyordu. Bunların dışında kalan, kralın daha düşük sınıftan bir kadınla ilişkisinden olma oğullar, daha baştan tahta aday olamıyordu. "Üçüncü dereceden" adaylar, birinci dereceden prenseslerin kocaları yani büyük kral ve kraliçenin damatlarıydı.
Surların dışında su deposu gerekse kente girilmesini engelleyici hendek görevi gören yapay göletler vardı. Kent sakinlerinin içme suyu, kilden yapılmış borularla kente getiriliyordu. Bu su ayrıca, arkeologların açığa çıkardığı oturaklı banyo küvetlerini doldurmak için de kullanılıyordu. Bunun dışında, kent gelişkin bir atık su sistemine sahipti. Hititler, en azından yüksek tabakadakiler, temizliğe düşkündü.
Ölüler kaba taşlarla örülü mezar odalarında, dizleri karınlarına çekilmiş biçimde armağanlarla birlikte gömülürdü. Mezar odalarının üstü düz tahtalarla kapatılır ve sıkıca toprakla örtülürdü. Mezar odasının dışına ise, sahibini ölümünden sonra da koruması için, ölenin köpeği gömülürdü.
Reklam
Hitit anayasasının yargıçlara seslenişi
Ülkenin hukuk sorunlarıyla karar verecek olan sen, kararını iyi ver. Ekmek ve bira uğruna,(kararlarını) onun (suçlunun) hanesi, biraderi, karısı, bir aile bireyi, sülalesi, hısım ya da dostları lehine çevirme. Haklı bir davayı haksıza, haksız bir davayı haklıya çevirme.
Sayfa 149Kitabı okudu
Hititlerin ne tür bir salgınla karşı karşıya kaldıkları bilinmiyor; kayıtlarda hastalığın belirtilerine değinilmiyor. Gelişmiş bir hijyen anlayışına, planlı temiz ve atık su sistemine sahip Hititlerin, kolera ya da tifo gibi kirli su yoluyla bulaşan bir hastalığın pençesine düşmüş olmaları zayıf bir olasılık.
Sayfa 202Kitabı okudu
Hitit hukukunda, davayı üst mahkemeye sevketme anlayışı da vardı. İki dünyevi mahkemenin yanında bir de göksel mahkeme söz konusuydu: Yasalar tanrılar tarafından getirilmişti ve insan olsun hayvan olsun, herkes buna uymak zorundaydı.
Sayfa 151Kitabı okudu
Kısacası Hitit mahkemeleri halka açıktı, herkes eşitti ve yargıç tarafsız ve dürüst olmak zorundaydı; ekmek ve bira gibi en masum armağanları bile kabul etmek yasaktı. Tüm tanık ifadeleri günümüzde de olduğu gibi kayda geçirilirdi.
Sayfa 150Kitabı okudu
Bir konudan çok eminiz: Her ne kadar kökenleri aydınlatılmamış olsa da, Moğol bozkırlarından, doğunun çöllerinden ya da Pers dağlarından gelmedikleri kesin. Onlar -dilbilimsel açıdan- daha çok bizim yakın akrabalarımız.
186 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.