Mary Balogh

Beni Bana Bırak yazarı
Yazar
6.7/10
111 Kişi
309
Okunma
13
Beğeni
5bin
Görüntülenme

Mary Balogh Gönderileri

Mary Balogh kitaplarını, Mary Balogh sözleri ve alıntılarını, Mary Balogh yazarlarını, Mary Balogh yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
·
Puan vermedi
Uygun fiyata çok iyi durumdaki kitabı ikinci el almak isterseniz göz atabilirsiniz: gardrops.com/kadin//mary-bal...
Ne Güzel Tesadüf
Ne Güzel TesadüfMary Balogh · Epsilon Yayınları · 201357 okunma
415 syf.
9/10 puan verdi
Ben bu yazarı çok şans eseri keşfetmiş bir kitabını okuduktan sonra da hayran kalmıştım. Hani kitap bu kurgu ama gerçeğe de dayanmasını istiyor insan her ne kadar romantik bir kitap okuyor olsak da. Bu kitabında sanki karamsar bir havası var gibi geldiğinden çok uzun süre kitaplığımda bekletmiştim. Sonra dedim hazır işten çıktım oku madem. Bana böyle biraz Jane Eyre'i anımsattı. Tabi onun gibi olamaz ama sanki ondan bir esinti taşıyor gibiydi. Bir kadın düşünün ki artık ya ölecek ya bedenini satıp hayatta kalmaya devam edecek. O da öyle yapıyor ve tanımadığı bir adamla geceyi geçiriyor ama sonra yaşadığı o ruh hali ve duyguları aktarmakta yazar çok iyi bir iş yapmış. Böyle bir travmadan sonra kadının neşeli ve mutlu olması imkansız olurdu zaten. Yine de satırları okurken kadının o çaresizliğini, kendinden nefret edişini iliklerime kadar hissettim. Fleur Hamilton bir daha o adamla görüşmeyeceğini bilerek kendini avutur fakat talih yüzüne güldüğünde küçük bir çocuğa mürebbiyelik yapmak için evde dünyasındaki cehennemi yaşayacaktır. Kitap benim düşündüğüm noktaya dönmedi ve ben bundan aşırı memnunum. Bazı kötü durumlar oldu ama böyle olmaz dediğim nokta da yazar öyle bir anlattı ki hak vermeden edemedim. Yani kısacası benim çok sevdiğim bir kitap oldu.
Beni Bana Bırak
Beni Bana BırakMary Balogh · Epsilon Yayınları · 201095 okunma
Reklam
. Yine hayır demişti. Evet demenin cazibesinin gücü karşısında dehşete düşmüştü. ...
Adam' dan
Bir an sustu ve Fleur onun devam etmeyeceğini düşündü. Ama dük çok geçmeden devam etti sözlerine. "Belki içimdeki bir şeyler seni tanıdı.Bilmiyorum." "Tanıdı mı?" Fleur'ün sesi fısıltı halinde çıkmıştı. "Sen benim paha biçilmez incimsin." dedi dük sessizce.
Fleur' dan
"Seni bir daha hiç göremeyeceğimi sanıyordum," dedi. "O sabah beni öylece bırakıp arabana atlayıp gittikten sonra seni bir daha hiç göremeyeceğim zannettim." "Evet," dedi dük gülümseyerek. "Bu çok da trajik bir olay olmasa gerek. Çok da yüzüne bakılacak birisi değilim ne de olsa, değil mi?" "Bilmiyorum," dedi Fleur başını yana eğerek. "Değil misin? Bana sanki dünyalar gibisin," dedi.
415 syf.
10/10 puan verdi
Yazarın kalemi diğer tarihi aşk romanı yazarlarından farklı bence. Güzel bir farklılık bu. Aşkın en derinini, en ulaşılmazını anlatıyor sanki. Karakterlerin aşk acısını hissedebiliyor insan. Duyguları aktarmada çok başarılı yazar. Bu romanda da Fleur ve Adam'ın aşkını okuyoruz. Dük Adam bir gece Fleur'u görüyor ve hikaye başlıyor. Adam mutsuz bir evliliği olan adam. Ne yaparsa yapsın karısı onunla ilgilenmiyor ve yok sayıyor. Bu müthiş adam ise beş yıllık evliliği boyunca karısına hep sadık. Ta ki Fleur' a kadar. Fleur ile bir geceden sonra kızı mürebbiyesi olarak evine alıyor ve sadece dük hizmetkar ilişkileri oluyor. Adam ona hep ihanet eden karısına karşı çok sadakatliydi bence. Çekilecek yanı yoktu karısının. Thomas diye diye öldü. Fleur ise yaşadığı yerden kaçan, sırları olan biriydi. Adam' a güvenmeyen, ondan korkan ve Adam ona ne zaman yardım etmek istese tersleyen bu kız, yazarın diğer yazdığı kızlar gibi beni deli etti. Adam gibi müthiş varlığı bulmuşsun itmek nedir?Yine de kızın yaşadıkları da kolay değildi. Çok da haksız sayılmaz. Romanı okudukça Adam'ın yaptığı tüm fedakarlıklar da ortaya çıkıyor. Yazar bu kadar harika bir adamı nasıl yazmış anlamıyorum. Hem iyi bir baba hem iyi bir aşık hem de muhteşem bir insan. Aşık olmamak elde değil. Aşkı doyasıya hissedebildiğim bir romandı. Yazarın güçlü kalemine bir şans verin. İyi okumalar.
Beni Bana Bırak
Beni Bana BırakMary Balogh · Epsilon Yayınları · 201095 okunma
Reklam
İnsan acı içindeyken dünyanın bu kadar küçülmesi inanılmaz
Onur ve sorumluluklarına hapsolmuş bir adam: Vücudu yara izleriyle kaplı bir savaş kahramanı. Ve yaralarını yüreğinde saklayan kaçak bir kadın. İkisini bir araya getiren talihsiz bir gece. Birbirlerinin yaralarını sarabileceklerini keşfederken, Aralarında kıvılcımlanan güçlü tutkular. Adam Kent onu ilk olarak gece vakti Londra'daki bir tiyatronun önünde, gölgeler içerisinde görür. Hayatta kalmak için vücudunu satmak zorunda kalmış çekici bir kadındır karşısındaki. Fleur Hamilton büyüleyici gözlere sahip bu iyi giyimli centilmenin kurtarıcısı olacağına hiç ihtimal vermez. Onunla aynı yatağa girdiği zaman da bu yabancıyı bir daha göreceği aklından bile geçmez. Fakat Fleur daha sonra küçük bir kıza mürebbiyelik yapmak için bir teklif alır ve bu teklifi kabul eder... Gece yarısı beraber olduğu centilmenin güçlü bir asilzade olduğunu keşfedince de şaşkına döner. Tutuşan kalpler ve üzerlerinde dolanıp duran bir skandal tehdidi... Cevaplanmayı bekleyen önemli bir soru kalmıştır geriye: Fleur metres mi olacaktır yoksa bir eş mi?
"Sen benim paha biçilmez incimsin."
..."Ama yine de ben sizi seviyor olsaydım, beni sizden ayıran dağları çıplak ellerimle yerinden oynatırdım." Fleur kararsız bir şekilde güldü. "Eğer..." dedi. "Hayal etmek dünyanın en kolay işidir. 'Eğer'lerle yaşamak çok kolaydır. Ama gerçek hayat çok farklıdır."
47 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.