Herkese selam. Belki de şu an yazmaktan enn keyif aldığım bir incelemeyle karşınızdayım. Biraz uzun olacak şimdiden kusura bakmayın. :) Bilmiyorum kaçınız
Küçük Kadınlar kitabını biliyor, seviyor ve kaçınıza kalp kırıklığı yaşatmıştır bana yaşattığı gibi. Jo karakterine her anlamda eşittir ben diyebilirim. Bağımsızlığı, tomboyluğu, en evin erkeği
filmine n'olursa olsun bayılan biri olarak kitabı okumak çok güzeldi benim için. kitabı yaklaşık 3 yıl önce falan aldım ve anca okudum bsushhsusb. ama en büyük derdim serinin 3 ve 4. kitaplarını çevirmemişler ve çevirecek gibi de durmuyorlar açıkçası, bu beni üzer... ya şu serileri tamamlayın içime oturuyor benim, kapkek günlükleri de yarım kalmıştı zaten
Arka kapak çok vaat dolu ama içerik boş. Çok fazla karakter işin içinde, 7 bölüm okuyorsunuz 7 si de başka bir karakter. Karakterler, dünya çok müsait ama kurgu ve olay akışı harcamış her şeyi. Yazılabilecek o kadar olay vardı ki… Sürekli bir onu bir bunu okumaktan aşk-meşk- balo muhabbetlerinden gına geldi, elde kara büyücü bir prens var, söz konusu pandoranın kutusu var, alternatif tarih var ve ortaya çıkan şey bu kurgu mu cidden?
Yazar büyük bir katliam yapmış, böyle bir potansiyele acımadan, uğraşmamayı seçip kolaya kaçarak harcamış. Tüm entrikalar aşk çevresinde gelişiyor. Saçmalık! Kaç çift varsa hepsinin ilişkisini ufacık kitapta her açıdan okuduk. Ne gerek vardı? Bize ne? Bize arka kapakta vaat edilen bu mu? O olay zaten iki sahnede anca var ve o kadar oldu bittiye geliyor ki… Üfff. Doğru düzgün bir kurgu yazıp Marie ve Anwlyn adı her neyse onun etrafında çevirmek çok mu zordu? O karakterden bu karaktere atlamaktan düzgün bir şeye odaklanamadım zaten. Sonlara gelince de atlaya atlaya bitirdim. Her şey çok hızlı oldu, aynı zamanda çok alakasız bir işleyiş vardı. Bu yıl okuduğum en kötü kitaptı. Yerden yere vurduğum Made serisi kitapları bile bundan daha iyi en azından vaat ettiği psikopatlığı veriyor. Bu ne veriyor onu da anlamadım.
Yüzük ve TaçMelissa de la Cruz · Pegasus Yayınları · 03 okunma