Attilâ Şenkon, 21 Ağustos 1962'de Ankara'da doğdu. İlk, orta ve liseyi bu kentte tamamladı. 1987'de Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü'nden yüksek lisans derecesiyle mezun oldu. Dostluk ve insan ilişkilerini fantastik bir anlatımla sorgulayan öykülerini 1990'da Her Gün Perşembe Olsa adıyla kitaplaştırdı. Bu ilk kitabı ile 1991 Akademi Kitabevi Öykü Özendirme Ödülü'ne değer görüldü. 1993'te ikinci öykü kitabı Uykusuz Gece Düşleri, 1995'te Ten Yükü, 1998'de ise Nazlı Eray'ın yaşamöyküsünden yola çıkarak yazdığı ilk romanı Bütün Düşler `Nazlı'dır yayınlandı. Güldane Ayaoku Yiğit tarafından filme alınan Ten Yükü, 19. İFSAK Ulusal Kısa Film Yarışması'nda dördüncü oldu.
Güzelliklerini, doğrularını bulup çıkarmayı bildikten sonra kötü insan yoktur ki. Kimse ne tam bir melek, ne de tam bir şeytandır. Hırsları, tutkuları, umutları, korkularıyla insanız hepimiz. Bunu böyle kabul edebilirsen...
Her şeyi unutur oldum. Hafızamda bir kara tahta silgisi dolaşıyor sanki. İsimlerin, yüzlerin üzeri günden güne tebeşir tozuyla örtüyor. Usulca bulanıklaşıyor anılarım. Bildiğim ne varsa birbirine karışıyor.
Keşke günlük tutsaymışım...
Altı çizilecek afilli, hakkını yemeyeyim, çok güzel cümlelerle dolu bir kitap daha okumuş olmanın hüznü içindeyim. Ne zaman böyle bir kitap okusam, kitabın üstü çizilmiş olarak kalkıyorum masadan.
Ankara’da bir süre yaşamış herkesin en az bir defa girdiği Kıtır’da kurgulanıyor roman. Masaya Orhan Veli oturuyor, Cumartesi Anneleri oturuyor tüm
Öykü okumak kimi zaman uzun okumalardan sonra yapılan bir soluklanma, es verme, nefes alma hükmündedir. Oysa benim için yaşamın ta kendisi. Öyküler olmazsa olmazımdır.
Attilâ Şenkon yeni tanıştığım ve geç kaldığım yazarlardan desem inanın abartmış olmam. Kalemi sade olduğu kadar zekice kullanmasını bilen yazarlarımızdan.
.
Aykırı Ücgenler'de tamamen sıradışı öykülerle yolculuk yapıyoruz. Öyküler, genel olarak aldatmak ve aldatılmak üzerine kurgulanmış, bu kurguya istinaden kurulan tuzaklar, oyunlar.
.
Sonunda ne olacak diye diye bir solukta bitiveriyor ve o heyecanı fazlasıyla veriyor okura. İnanılmaz sevdim.
Mutlaka okumalısınız öykü sevmiyorsanız bile yazarın kalemi ile tanışmalısınız.
Demedi demeyin.
“Eski günlere değinen bi kaç noktadan fazlası yoktu, çok beğenmedim. Sıradan bir insanın sıradan anıları. Okunması, hiç okunmamış olmasıyla aynı etkiyi bırakıyor. “
Yalan SatıcısıAttila Şenkon · İletişim Yayınları · 202077 okunma