Sıradan mektuplar. Can sıkıntısı ile kağıda dökülmüş öylesine düşünceler. Örnek alınası durumlar çıkar mı? Kiliye göre belki.
Bu nevi kitaplarda karşıma çıkan en ciddi çetrefil; başka dinlerin, kültürlerin, tarihlerin, yaşam biçimlerinin gölgesinde yazılmış kitaplar ne kadar dikkate alınmalı...
Bu bir önyargı mı?
Bilemiyorum ama kişi okuduğu kitabın esiri olurmuş. Bundan dolayı her okuduğumuzu doğru zannetme saplantısında isek, ne okuyacağımızı daha dikkatle seçmeliyiz...