Yurdu koruyan,
Yarını kuran,
Sen ol çocuğum.
Eskiyi unut,
Yeni yolu tut,
Türklüğe umut,
Sen ol çocuğum.
Bizi kurtaran,
Öndere inanan,
Her işte üstün,
Sen ol çocuğum.
Çalışıp öğren,
Her şeyi bilen,
Yurduna güven,
Sen ol çocuğum.
🇹🇷🇹🇷
İki liseli arkadaş, liseyi bitirdiklerinde yurt dışında eğitimlerine devam etmek üzere yıllardır harçlıklarını biriktirmişler. Bu birikimlerini yıllarca her şeyden mahrum kalarak, fedakârlıklar göstererek yapmışlar. Liseyi beraber bitirdiklerinde Milli Eğitim Bakanı’nı ziyarete gidip, yurtdışında okumaya gönderilmelerini talep etmişler. Ancak, bakan gençlerden birini dışarı çıkartmış ve içerdekine, ”Seni gönderebilirim, ama arkadaşını gönderirsem dedikodu olur “oğlunu gönderdi derler” onun için onu gönderemem” der. Bu durum dışarıdaki öğrenciye de söylendiğinde, durumu algılamasının ardından arkadaşına, ”Madem öyle benim biriktirdiğim parayı da sen al, hiç olmazsa biriktirme amacımı kısmen gerçekleştireyim” der ve yıllardır fedakârlıklarla biriktirdiği tüm parayı arkadaşına verir. Evet, bu Milli Eğitim Bakanı
Hasan Ali Yücel ’dir. Dedikodu olmasın diye göndermediği oğlu ise, bugünün ünlü şairi
Köy Enstitülerinin kurucusu, filozof, Can Yücel'in babası, dünya klasiklerini bizimle buluşturan büyük entelektüel, "çağın en güzel gözlü maarif müfettişi" Hasan Âli Yücel'e saygıyla...
"Seversen hikayemi, başka dostlara anlat;
Beğenmezsen, darılmam, tutma elinde, yırt, at!..."
Şahsının çevirileri olmasını hassasiyet ile takip ettiğim, Cumhuriyet döneminin çok yönlü kişiliğe sahip, Seçkin Eğitim, Kültür ve Siyaset insanı, Türk Edebiyatının eşsiz ismi, Anadolu’nun aydınlanmasının öncüsü “Köy Enstitüleri” nin kurucusu sevgili