Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hüseyin Batuhan

Hüseyin BatuhanBilim ve Şarlatanlık yazarı
Yazar
Çevirmen
8.3/10
11 Kişi
31
Okunma
8
Beğeni
2.319
Görüntülenme

Hakkında

1921 yılında Sürmene’de doğdu. Babası esnaf Mustafa Batu annesi Fatma Hanım’dır.[1] İlkokulu Sinop'ta okuduktan sonra öğrenimine parasız yatılı olarak Kastamonu Lisesi'nde ve İzmir Erkek Lisesi'nde devam etti. İzmir Erkek Lisesi’nden mezun olduğu 1939 yılında İstanbul Üniversitesi'nin Felsefe Bölümü'ne girdi ve 1943’te okulu bitirdi. Aynı yıl arkadaşı Turan Pamuk'la evlendi, evlilikleri eşinin 1996 yılındaki ölümüne kadar 53 yıl sürdü. Bir süre İstanbul Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu’nda Fransızca okutmanlığı ve Kars’ta Felsefe öğretmenliği yaptı. 1949’da İÜEF Felsefe Bölümü’ne Sistematik Felsefe Asistanı olarak girdi.“Kierkegaard’da İroni ve Humor Kavramı” teziyle doktor oldu.[1] 1954-57 yıllarını Heidelberg'te geçiren Batuhan orada "Batı'da Tolerans Fikri'nin Gelişmesi" adlı tezini hazırlayarak 1958 yılında doçentlik unvanını aldı. Tezi, 1959'da yayınlandı. Bu eseri nedeniyle 1962 TDK Bilim Ödülü’nü kazanmıştır. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nde görev yapan Batuhan, 1966 yılında ODTÜ Beşeri Bilimler Bölümü’ne mantık ve felsefe dersleri vermesi için çağrıldığında dostu ve meslektaşı Teo Grünberg'le gelme şartı ile kabul etti.[2] 1970’te Teo Grünberg'le birlikte Modern Mantık adlı bir kitap yazdılar. ODTÜ'de felsefe dalında yüksek lisans ve doktora programlarını açılması için çaba gösterdiler. Batuhan ayrıca dönem dönem Münih, Oxford ve Salzburg Üniversitelerinde de öğretim üyeliği yaptı. Batuhan, Ankara’ya geldiği dönemde Milli Eğitim Bakanlığıyla yakın bir ilişki kurarak modern mantığın lise ders kitaplarına girmesini sağladı; felsefe öğretmenlerinin bu konuyu öğretebilmeleri için 10 yıl boyunca (1966 – 1976) yaz aylarında felsefe öğretmenlerine yönelik modern mantık kurslarının açılmasını sağladı ve bu kurslarda eğitim verdi. Eşi Turan’ın İstanbul’a yerleşme isteği üzerine 1978’de kendi isteğiyle profesör olmadan ODTÜ’den emekli oldu; Heybeliada’ya yerleşti, ardı ardına kitaplar ve makaleler yayımlamayı sürdürdü. Makale ve denemelerini Hareket, Sosyoloji ve Felsefe Arşivi dergilerinde, Cumhuriyet ve Milliyet gazetelerinde yayımladı. Felsefe dünyasında tartışma yaratan[3] Otobiyografik bir kitap (İspanya’da Bir Şato), eşi Turan’ın günlüklerinde yazılanları ve ona olan aşkını anlatan iki kitap[4] (Bir Zamanlar Bir Turan Vardı, Turan’ın En Mutlu Yılları), liseli gençlere yönelik bir kitap (Uğur Felsefe Öğreniyor) yazdı. 9 Aralık 2003 günü Küçükyalı’da yaşamını yitirdi. Tiyatro ile de uğraşan Batuhan’ın “Büyük Çınar” adlı oyunu 1961’de İstanbul Şehir Tiyatroları’nda oynanmıştır. 2007’de yayımlanan “Semiyotik, Fanatizm Ve Tolerans” adlı kitabında “Batıda Tolerans Fikrinin Gelişmesi” adlı kitabı ve konuyla ilgili daha önce kitaplaştırılmamış bazı yazıları bir araya getirmiştir.
Unvan:
Türk felsefeci, akademisyen
Doğum:
Sürmene, Trabzon, 11 Ekim 1921
Ölüm:
Küçükyalı, İstanbul, 9 Aralık 2003

Okurlar

8 okur beğendi.
31 okur okudu.
3 okur okuyor.
53 okur okuyacak.
4 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Müslüman Bilim Adamı Ne Demektir?
3. Başkabir önyargı da, “İslâm bilimi” veya “Müslüman bilim adamı” deyimlerinde geçen “İslâm” veya “Müslüman” sıfatlarının görevini yanlış yorumlayıp “İslâm dini” ile “bilim” arasında bir tür göbekbağı olduğunu sanmaktan kaynaklanıyor. Oysa bir bilim adamı Müslüman olabileceği gibi, Hıristiyan, Musevi de olabilir; “dinsiz”, hattâ “ateist” de. Nitekim, Eski Yunan'da filozoflarla bilim adamlarının çoğu dinsiz, bir kısmı da ateist idi. Bugün de öyle. Ancak bir bilim adamı “dindar” olduğu zaman bile bilim yaparken “dinsizmiş gibi” davranmak, yani dini inançlarını bir yana bırakmak zorundadır. Bu dediğimiz İslâm bilim adamları için de geçerli. Nitekim İslâm bilim adamları “Müslüman” oldukları, yani Kur'an'da yazılanlara inandıkları için değil, dinsizmiş gibi davrandıkları için ve davranabildikleri ölçüde, bilime katkıda bulunabilmişlerdir. Erbakan'ın yaptığı gibi, modern bilimin Kur'an'dan kaynaklandığını iddia etmek, Einstein'ın bilimsel başarılarını “Musevi” olmasında aramak kadar gülünçtür.
Sayfa 308
Reklam
Bilgisizlik; akıllıları çekingen, akılsızları cüretkâr yapar. Aynı bilgisizlik şarlatana bazen çözümü en güç problemleri çok 'kolay' gösterir.
"Bir kişiyi kendinden fazla , kendini düşünmeyecek derecede sevmek çok zalimce bir şey; beklemek bir zulüm , her an en küçük acının farkında olmak da , bazen esirin olup her türlü özgürlüğü feda etmek de... "
"Kendimi bu dünyanın hiçbir yerinde evimde hissetmeyişimi yadırgıyorlar. "
Pandemide bu tipleri bol bol gördük
Teorik şarlatanlıklarda 'bilgiçlik taslama' eğiliminin ağır bastığı görülecektir. Hatta hiç anlamadıkları, en azından uzman olmadıkları alanlarda yeni bir çığır açma sevdasında olanlar da var. Yüzyılların birikimiyle binlerce aklı başında bilim insanının alın teri ürünü olan en sağlam bilimsel teorileri bir çırpıda alaşağı etmeye kalkışan bu kişiler arasında oldukça bilgili hatta akıllı olanlar bulunmakla birlikte, genellikle uzmanlık alanları dışında boy gösterme hevesine kapıldıkları için 'gülünç' olmaktan kurtulamıyorlar. Ancak bu onların bilgisiz halk yığınlarının gözünde bazen bir 'deha' gibi görülmelerini engellemiyor. Tam tersine, lise hatta üniversite eğitimi görmüş insanlarda bile bazen bu izlenimi uyandırabiliyorlar.
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
520 syf.
8/10 puan verdi
Türkiye'de Üniversiteler
Öncelikle 1000Kitap yetkililerine isteğim üzerine kitabı hemen ekledikleri için çok teşekkür ederim. Bu gibi eserlere ülkemizde daha çok ihtiyaç var. Neden mi? Çünkü kitap akademinin içinde olup bitenleri, kişisel hırsların bilimin ötesine geçişini anlatıyor (ve dahası...) "İspanya'da bir şato kurmak" da Fransa'da kullanılan bir deyim. Deyimin yapılması neredeyse imkansız olan işlerde kullanıldığını söylersem aslında eserde bilim-felsefe alnındaki adanmışlığın nasıl bir duvara çarpışla yerini acı hislere bıraktığının altını da çizmiş olurum.
İspanya'da Bir Şato
İspanya'da Bir ŞatoHüseyin Batuhan · Bulut Yayınları · 01 okunma
535 syf.
·
Puan vermedi
Hüseyin Batuhan beyin bu kitabı temelde "düşündürme"yi amaçlıyor. Özellikle bazı "şarlatan"ların hiçbir bilimsel araştırma sürecinden geçmemiş, gerekli kanıtlar ortaya koyulmadan "buluş " diye nitelendirdiği "özlemsel düşünüş " ürünlerini piyasaya sürmeleri ve basit ve ya bilimsel düşünüşten, daha doğrusu "düşünmeden"yoksun insanların bu şarlatanların saçma fikirlerine inanmaya meyilli oluşları ve hatta inanmaları kitabın ana temasını oluşturmakta.Hüseyin Batuhan bey ise bunlara karşı kitabında değerli fikirleriyle bizlere yol göstermeye çalışmaktadır. Düşünüyoruz, öyleyse varız! Okumanızı tavsiye ederim. Her sayfasında ayrı bir şey katacak sizlere eminim. Kendi adıma bu kitabın bana çok şey kattığını söyleyebilirim.. Kitapla kalın..
Bilim ve Şarlatanlık
Bilim ve ŞarlatanlıkHüseyin Batuhan · Bulut Yayınları · 199915 okunma
545 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu Dünyadan Bir Turan Geçti
Harika bir biyografi. Gerçekten bu dünyadan bir Turan geçmiş. Eşi Hüseyin Bey böyle bir insanı herkesin tanıması gerektiğini söylerken boş konuşmamış. Çeviri olmasına rağmen yazım dili çok güzel bir kitap. 2. Dünya savaşı yıllarında hayatın da aynı zamanda devam ettiğini ve aşk duygusunun ne kadar yoğun yaşanabileceğini farkedeceksiniz.
Bir Zamanlar Bir Turan Vardı
Bir Zamanlar Bir Turan VardıHüseyin Batuhan · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20011 okunma