Eser adeta gençliğe,geleceğe bir klavuz niteliğindedir.Günümüz şartları göz önüne alınınca gecmiş ve gelecek arasında milli ve yerli bir bilinçle kurulmuş bir köprü oluşturmuştur İhsan AKTAŞ .Üstadın da dediği gibi kim var denilince sağına soluna bakmadan ben varım diyebilen bir gençliğin hayali kağıda geçirilmiş,gecmişten ders almış geleceğe umut olmuş bir gençlik tezahür edilmiştir eserde ve siyasi karmaşalara takılmadan ferd ferd birey birey ben ne yapmalıyım derdine düşmemiz gerektiğinin altı bir çok yerde çizilmiştir.Her bir hecesi ders niteliği taşıyan eser iyikilerim arasına girdi bile çoktan.
İbn-i Haldun’un “Su nasıl suya benzerse milletlerin geleceği de geçmişine benzer” cümlesi, bugün yaşadığımız her şeyin Osmanlı’nın son yüzyılından kaynaklı olması fikrini normalleştirir.
Nitekim Namık Kemal’e göre İslam, özüne inildiği ve hakkıyla yaşanıldığı zaman şu an Batı’da kimilerinin belki hayranlıkla baktıkları ahlaki unsurların da esas kaynağıdır.
Geleneklerinden ve değerlerinden uzaklaştırılmaya çalışılan gelecek adına kurgulanan bir diğer proje ise toplumu cinsiyetsizleştirmektir. Bu proje kapsamında insanların herhangi bir cinsiyet rolü dayatması olmaksızın hayatlarını sürdürmeleri; dilde, hukukta, kıyafetlerde, kültürde, insan ilişkilerinde, iş hayatında, eğitimde kısacası hayatın her alanında bireylerin toplumsal cinsiyeti ifade edici sıfatlardan arındırılması hedeflenmektedir.