Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İsmail Hakkı Tonguç

İsmail Hakkı TonguçCanlandırılacak Köy yazarı
Yazar
9.2/10
28 Kişi
82
Okunma
53
Beğeni
2.839
Görüntülenme

Hakkında

İsmail Hakkı Tonguç, 1893 yılında Bulgaristan‘nın Silistre şehrine bağlı bugünkü adı Sokol olan Tatar Atmaca Köyü’nde doğdu. Babası Kırım göçmenlerinden Hacı Velioğlu İdris, annesi ise Dobrucalı bir Türk olan Vesile Hanım’dı. Biri kız 8 kardeşin en büyüğü olan İsmail Hakkı Tonguç, eğitim hayatına kendi köyünde başladı ve 4 yıllık ilkokulu bitirdikten sonra Silistre’de rüştüye’ye devam etti. Köyünde bir süre tarım ile uğraştıktan sonra 1914 yılında İstanbul’a giderek eğitimine devam etti. Ardından Maarif Nazırı Şükrü Bey’in yardımlarıyla parasız yatılı olarak Kastomonu Öğretmen Okulu’na gönderildi. Bu esnada Osmanlı Devleti I. Dünya Savaşı‘na girmesi sebebiyle zorlu bir eğitim hayatı yaşamaktaydı. 5 Mayıs 1916‘da İstanbul Öğretmen Okulu’na geçiş yaptı ve buradan mezun oldu. 1981 yılında açılan bir sınavı kazanara Almanya’ya öğrenime gönderildi. 1 Ekim 1918 ile 27 Nisan 1919 tarihleri arasında Karlsruhe-Ettlingen‘deki Öğretmen Okulu’nda Türk öğrenciler için düzenlenen özel eğitim programına katıldı. I. Dünya Savaşı’nın bitmesi ile Almaya’daki diğer Türk öğrenciler ile yurda döndü. İsmail Hakkı Tonguç, İstanbul’a geldikten kısa bir süre sonra Eskişehir Öğretmen Okulu Resim-Elişi ve Beden Eğitimi Öğretmenliği’ne atandı. 1921 yılının Haziran ayında Eskişehir’in Yunanlılarca işgal edilmesi üzerine Ankara’ya gitti. Ülkenin işgal altında olmasından dolayı tekrara Almanya’ya dönerek Kalsruhe’de Güzel Sanatlar Yüksek Okulu’nda grafik, tahta işleri ve illüstrasyon eğitiminin yanı sıra Ettlingen Beden Eğitimi Enstitüsü’nde beden eğitimi derslerine devam etti. 1922 yılında eğitimini tamamladıktan sonra Konya Öğretmen Okulu ve Konya Lisesi’ne eğitmen olarak atandı. Bie süre Ankara, Adana ve Konya’da öğretmenlik yaptıktan sonra Almanya, İngiltere ve Fransa’da mesleki incelemeler yapmak üzere seminerlere katıldı. 1925 yılında Ankara’da Muallim Mektebi’ne atandıktan sonra 11 Mart 1926‘da Maarif Vekaleti Levazım ve Alatı Dersiye Müzesi Müdürlüğü’ne getirildi. Merkezdeki yöneticilerden biri konumuna gelen İsmail Hakkı Tonguç, 10 Temmuz 1926‘dan 26 Ağustos 1926‘ya kadar İlköğretim müfettişleri ve ilkokul öğretmenleri için Ankara’da açılan “İş ilkesine dayalı öğrenim kursu” başlatarak yabancı eğitimciler ile birlikte Köy Enstitüleri projesinin temelini attı. 1927 yılında Nafia Kamil ile evlenen Tonguç bu evlilikten Engin ve Yalım adında iki çocuk sahibi olmuştur. 1929–1933 yılları arasında Gazi eğitim Enstitüsü’nde etkin görevlerde çalışarak hem öğretmenlik hem de daha sonra kurumun müdürlüğünü yaptı. 1935 yılında Köy Enstitüleri’nin kurmasını sağlayacak İlköğretim Genel Müdürlüğü’ne getirildi. Dönemin kültür bakanı Saffet Arıkan ile birlikte hazırladığı raporla Köy Enstitüleri programını hazırladı. Ertesi yıl Kayseri, Çorum ve Yozgat’a giderek buralarda eğitmen kurslarıyla ilgili çalışmalar yaptı ve 1936‘da Köy Enstitüleri’nin ilki sayılan Eğitmen Kursu’nu Eskişehir’e bağlı Mahmudiye’de açtı. 1937 yılında Köy Eğitmenleri yasası çıktıktan sonra İzmir’de ve Eskişehir Çifteler’de ilk köy öğretmen okulları açıldı. Yurtdışında yaptığı incelemeler neticesinde kurum geliştirildi ve Hasan Ali Yücel‘in Milli Eğitim Bakanı olmasıyla çalışmaları hız kazandı. 17 Nisan 1940‘da Köy Enstitüleri Kanunu çıktıktan sonra açılan kurumlar ile bizzat ilgilendi. 1946 yılında Köy Enstitüleri hakkında açılan davalar sebebiyle görevinden alındı ve Talim Terbiye Kurulu üyeliğine getirildi. Dönemin cumhurbaşkanı İsmet İnönü çalış çeşitli yerlerine sürgün olarak gönderilmesine engel olamadı. Tüm bu olanalar neticesinde 1954 yılında kendi isteği ile emekli oldu. Hayatının geri kalan yıllarında Avrupa’daki eğitim sistemini incelemekle geçirdi ve 27 Mayıs Devrimi‘nden sonra hazırlanan yeni Anayasa için eğitimle ilgili madde taslakları hazırladı. Bir süredir Almanya’da hastalığı içi tedavi görmekte olan İsmail Hakkı Tonguç, 24 Haziran 1960‘da Ankara’da vefat etti, cenazesi Ankara Cebeci Gömütlüğü’ne defnedildi.
Unvan:
Türk Eğitimci ve Yazar
Doğum:
Tutrakan, Bulgaristan, 1893
Ölüm:
Ankara, Türkiye, 24 Haziran 1960

Okurlar

53 okur beğendi.
82 okur okudu.
17 okur okuyor.
227 okur okuyacak.
11 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Kurtuluş Savaşı'ndan Önce Köy ve Köylü
« Köylüye esir muamelesi yapılırsa şehirlilerin de esir olacağı anlaşılmaya başlanmıştı. Köylü aç bırakılırsa kasabalının da günün birinde açlığa mahkum olacağı görülüyordu. Köylü dövülürse, fırsat düşünce şehirlerinde dayak yiyeceği meydana çıkmıştı. Adalet makinesi köyde işletilemezse şehirde de bozuk kalacağı belli olmuştu.»
Sayfa 35 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
'Avrupa Kurumlarını Taklide Özeniş'
« Metot ve ders konuları bakımından yüzyıllarca olduğu yerde sayan medreseler, 17. yüzyıldan itibaren Avrupa'da birdenbire gelişmeye başlayan müspet bilimlerle bağlılık kuramadıkları için "nakliyat" diye adlandırdıkları spekülatif bilimlere bağlı kaldılar. Medrese öğrencileri, okudukları ders konularını teşkil eden problemlerin aslını ve metnini anlamadan onları şerh etme görüntüleriyle yıllarca boş vakit geçirdiler, öğretimde muhakame problemlerin aslını ve metnini anlamadan onları şerh etme yönünün işletilip geliştirilmesine hiç önem verilmediği için medrese öğrencileri, okutulan her şeyi ezberlemek zorunda kalıyorlardı. Ezbercilik, skolastiğe bağlı kalış, gözlem ve araştırmaya hiç yanaşmayıp medrese mensuplarını gerçek hayattan uzaklaştırmış, onları en basit tabiat olaylarını göremeyecek, bunların kanunlarına nüfuz edemeyecek bir duruma düşürmüştür. Bunun sonucu olarak onlar, tabiatla ilgili en basit olayları bile cinlerin, perilerin, kanatlı ve gizli mahlukların tesiriyle izaha kalkışmışlar, bu kanaatlerini eğitmekte oldukları çocuklara ve halka da aşılayarak kendileriyle birlikte cahil ve uyumlu insan yığınları yetiştirmeye başlamışlardır. Osmanlı İmparatorluğu'nun gerileme devrinde devleti zayıf bulan bu cahiller kafilesi, her yeniliğin karşısına dikilerek Türklerin Avrupa uygarlığını almalarını hem zorlaştırmış hem de geciktirmiştir. »
Sayfa 130 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
« 'İş İçinde Eğitim', kafa ve el becerisinin koordineli kullanımıyla gerçekleştirilir. Tek başına kafa ve el becerisi, üretim ekonomisinin çarklarını döndürmez. Anadolu insanı yüzyıllar boyunca hep el emeğiyle hayatını sürdürmeye çalışmış, zihinsel beceriyi yaptığı işe aktaramadığı için gündelik gerçekliklere sürekli yenik düşmüştür. Köylümüzün çiftçiye dönüşememesinin temel nedeni budur. Öte yandan el becerisinin kazandırdığı pratiklikten yoksun, yalnızca zihinsel emekle yaşayan insan tipi de Tonguç'a göre topluma yabancılaşmış, hayattan soyutlanarak tüketici bir kimliğe bürünmüştür. Geleneksel bürokrasimizi meydana getiren insan tipi işte bu yabancılaşmış tiptir. »
Sayfa 21 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
« Gerek müderrislik ve gerek kadılık ehli olmayanların ellerine geçmiş ve etrafı kesif bir cehalet kaplamıştı. Son devirlerde medreselerde ... İslami ilimlerin en mühimlerinden olan (tefsir) ve (hadis) tamamiyle ihmale uğramıştı. Hele riyaziyat (matematik) ve tabiiyat gibi ilimlerin adları dahi bilinmezdi. Müderrisler içinde iki satır yazıyı doğru yazamayan ve doğru söyleyemeyenler nadir değildi. »
Sayfa 132 - İş Bankası Kültür Yayınları, M.Şerafettin Yaltkaya, TanzimatKitabı okudu
...cahilliğin kurbanı olan suçsuz yetimler köye akın etmeye başlamışlar. Bunlann içinde adları, doğum yerleri ve tarihleri bilinmeyen çocuklar varmış; bazılarının tırnakları uzamış, kirli bir bezle elleri sarılı imiş; bir kısmının yıpranmış defterlerine yapıştırılmış buruşuk bir resmin altında "annem" veya "babam" kelimeleri yazılı imiş. Ölümün pen­çesinden kurtarılmış bu çocuklar şimdi nerede olduklarını bir türlü kavrayamıyorlarmış.
Sayfa 98
* " Elimde olsaydı tüm dünya okullarına insanın insanı sömürmemesi diye bir ders koyardım ... " 🦢
İsmail Hakkı Tonguç
İsmail Hakkı Tonguç
🦢 *
İsmail Hakkı Tonguç
İsmail Hakkı Tonguç
“Elimden gelse, bütün dünya okullarının programlarına insanın insanı sömürmemesi adlı bir ders koyardım.”
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
748 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Köy enstitülerini anlamak isteyenler için ana kaynak. Sindire sindire okuyup tüm yönleriyle Köy Enstitüleri hakkında bir çok bilgi edindim ve böylesine muhteşem bir sistemin yok edilmesine tekrar tekrar üzülmeden edemedim. Ne mutlu yolu Köy Enstitülerinden geçenlere..
Canlandırılacak Köy
Canlandırılacak Köyİsmail Hakkı Tonguç · İş Bankası Kültür Yayınları · 201941 okunma
748 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Akademik anlamda çok önemli bir yayın. Özelikle köy okullarının önemini, geçmişte yapılan hataları, olmasi gerekenleri, bu doğrultuda şekillenmeye çalışan köy enstitülerini, eksiklerini, bu eksiklerin giderilmemesi halinde doğacak sorunları, bu eksikleri hiçe sayıp balta vuran şarlatanları... dile getiren bir eser...
Canlandırılacak Köy
Canlandırılacak Köyİsmail Hakkı Tonguç · İş Bankası Kültür Yayınları · 201941 okunma
2/10 puan verdi
Bir Allahın kulu cikip halktan insan bu kitabi nasil anlayacak sunun dilini sadelestirelim demedi mi? Kitaptan bir bolumu oldugu gibi alintiliyorum. Bunu kim anlayabilir? "Halbuki taifei nisanin tahsili ulum ile teyzini hilkat eylemlerine mani bir guna emir ve eser olmayip bilakis ricalin iktisabi ulum ve funun eylemleri hakkinda vaaki olan tesvikatin taifeyi nisaya dahi sumulu oldugu telabulilmu farizei ala kulle muslim ve muslime hadisi serifi hikmet elifile dahi sabittir"
Canlandırılacak Köy
Canlandırılacak Köyİsmail Hakkı Tonguç · İş Bankası Kültür Yayınları · 201941 okunma