Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mustafa Merter

Mustafa MerterDokuz Yüz Katlı İnsan yazarı
Yazar
8.6/10
268 Kişi
1.135
Okunma
224
Beğeni
12,7bin
Görüntülenme

Mustafa Merter Sözleri ve Alıntıları

Mustafa Merter sözleri ve alıntılarını, Mustafa Merter kitap alıntılarını, Mustafa Merter en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Uluslararası psikanaliz derneğinden ve üniversiteden ayrılan Jung, bir çok deha gibi yaratıcılık hastalığına düçar oldu. İçine kapandı ve kendine özgü yöntemle kişisel analizini gerçekleştirmeye başladı. Her sabah rüyalarını yazıp resimlemdiriyor ve hayallerinden kaynaklanan fantezileri kaleme alıyordu. Amacı, Freud’un “serbest çağrışım” metodu ile yaptığı “kendi kendine analizi” gerçekleştirmek ve bilinçdışının derinliklerine nüfuz edebilmekti.
Ken Wilber
“Ben ve o” dediğimiz andan itibaren mekân da yaratılmış olur.
Sayfa 119Kitabı okudu
Reklam
Biz, ego veya ben denen insanın nefs yapısını, nefs-i emmare olarak anlıyoruz. Nefs-i emmare; nefs-i şehvani, nefs-i natıka, nefs-i derrake diye üç gelişim mertebesi çerçevesinde anlaşılır. Nefs-i şehvani, Freud’un id kavramına uyarlanabilir ve birincil süreç düşünme ve hareket tarzlarını temsil eder. Nefs-i natıka, konuşan/insani nefs manasına gelir ve hayatın ilk yıllarını ve erken çocukluk dönemlerini kapsar. Nefs-i derrake ise idrak eden, kavramsal işlevler gösteren nefs mertebesi olarak anlaşılır.
Nietzsche’ye göre ilkel insan; “vahşi tabiatlı, zafer ve kurban arayan, sarışın bir hayvandır.” Toplumsal hayat, dürtülerin dışa dönük yaşanmasını engellediği için, bunlar yön değiştirip “kendi kendini yok etme dürtüsü” olarak içe yöneltilir, böylece suçluluk duyguları oluşur. Tüm bu nedenlerden dolayı, insan kendi kendine küstün bir hale gelmiştir. İçinde kötülüğ, kıskançlık, nefret ve şiddet taşır. Bastırılan duygular kimi zaman kamufle edilerek “sahte ahlaklılık” şeklinde topluma yansıtılır.
Tüm dinlerin, insan varoluşu konusunda buluştukları ortak nokta, insanın temel bir " huzursuzluğunun" olduğu ve yüksek değerlerle temas kurarak bu huzursuzluğunu aşmaya çalıştığıdır.
Maslow, Dinler, Değerler ve Doruk Deneyimler adlı kitabında, yeni fark edilen ama insanlık tarihi kadar eski olan duygulardan doruk deneyimler diye söz eder. Doruk deneyimler, karanlık gecede çakan bir şimşek gibi bilincimizde iz bırakan, olağanüstü yaşantılardır.
Reklam
Bütün bu eğitim sürecinin sonunda edindiğim bilgi, halihazırdaki bilincimizle oluşan dünyanın aslında, var olan birçok bilinç dünyasından sadece bir tanesi olduğu, öte yandan diğer dünyaların da bizim açımızdan anlamlı deneyimler içerdiğidir. ( William James)
Freud’un “ Büyük Fencher” diye sözünü ettiği, akıl babası G.T. Fencher’dir. (…) Deneysel metodolojiyi psikolojiye uyarlayarak bir ilke imza atmıştı. Tutkulu bir şekilde, maddi ve manevi dünyalar arasındaki ilişkinin sırrını çözmek istiyordu.
…insanlığın temel hastalığının, bulunduğu yer/ontolojik konum ile tatmin olmayıp ötesini arama olduğunu söyleyebilir miyiz? (…) Temel patolojimiz yanlış yerde, yanlış şeyi “istemek” ve buna bağlı olarak acı hissetmek midir? Bedensel haz , duygusal haz, zihinsel-rasyonel haz arayışlarının temelinde bu garip ve yanlış istek mi yatıyor? Yoksa bizde Nasrettin Hoca hikayesinde olduğu gibi, ahırda kaybolan tesbihi, ışık daha fazla diye pazar yerinde mi arıyoruz?
İnsan sadece şehvani/hayvani nefsten müteşekkil bir varlık olmayıp, sonsuza doğru gelişme potansiyeli olan, çok katlı ilahi bir yapının temsilcisidir.
Sayfa 170 - KaknüsKitabı okudu
Reklam
Freud’ dan çok önceleri, bilinçdışı ile temas anlamında psikanaliz; dininden kopmuş, Yaratıcı’ya dargın, metafizik gerilim yaşayan Batı insanı için bir umut kapısı olmuştu.
Anadolu’da depresyonu tarif etmek için insanlar “daral” tabirini kullanırlar, kalp bölgelerini işaret ederek “kalbim daralıyor” derler.
Sayfa 251Kitabı okudu
Nietzsche
…her duygu, görüş, tutum ve davranış, aslında kendini aldatma ve yalandan ibarettir. Herkes, kendi kendine en uzak olandır.
Düşünce ırmağının yüzeyi çerçöp taşır... Bazısı hoş, bazısı nahoş, su üstündeki tohum kabukları, görünmez bahçenin meyvelerinden düşmüş. Gel bahçenin ardındaki çekirdeklere bak, çünkü su, bu bahçeden kaynaklanır. Hayat ırmağının akışını görmüyorsan, gel bari düşünce ırmağında dalgalanan yosunları gör. (Mevlânâ)
"İnsanoğlunun bir değerler bütününe, hayat felsefesine ihtiyacı var (...) Gün ışığına, minerallere, sevgiye ihtiyacı olduğu kadar (..)"
(Maslow, 1968).Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.