Özkul Çobanoğlu Sözleri ve Alıntıları
Özkul Çobanoğlu sözleri ve alıntılarını, Özkul Çobanoğlu kitap alıntılarını, Özkul Çobanoğlu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Sözlü kültürün gerçek arşivi kütüphaneler değil insan hafızasıdır."
Sayfa 11
Sözlü kültürün gerçek arşivi kütüphaneler değil insan hafızasıdır.
Sayfa 15Kitabı okudu
...Leopold Schmidt, " Efsaneler öyle geniş bir türdür ki halk kültürünün her yerlne dokunmaktadır." demektedir.
Sayfa 14
Türkiye Türkçesi: Bin dereden su getirir.
Osmanlı T.: Bin dereden su getirir.
Makedonya -Kosova T.: Bin dereden su getirir.
Bulgaristan T.: Kırk dereden su getirir.
Dobruca T.: Kırk dereden suv keltirir.
Kuzey Azerbaycan T.: Min dereden su getirer.
Kıbrıs T.: Yetmiş iki dereden su getirir.
Kırım Tatar T.: Yetmiş dereden yetmiş türlü su ketirir.
Sayfa 149 - Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayınları, Ankara, 2004
Türkiye Türkçesi: Güneş balçıkla sıvanmaz.
Dobruca Türkçesi: Küneşke taş atılmaz.
Deliorman Türkçesi: Karla bok örtülmes.
Musul - Kerkük Türkçesi: Gün ögü karbilden tutulmaz.
Karakalpak Türkçesi: Aydı etekpenen, jaba almaysang.
Uygur Türkçesi: Kün nurini bilen yepip bolmaydu.
Sayfa 279 - Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayınları, Ankara, 2004
Türkiye Türkçesi: Kırkından sonra azanı teneşir paklar.
Bulgaristan Türkçesi: Kırkında saza başlayan, kıyamette çalar.
Dobruca Türkçesi: Kırkından soñ azganı teneşir temizler .
Gagauz Türkçesi: Kart çingeneden demirci olmas.
Kazak Türkçesi: Otızında orda buzabasañ , kırkında kır aspassıñ.
Kuzey Azerbaycan Türkçesi: Etmişinde zurnacılık öyrenen gorunda çalar.
Musul- Kerkük Türkçesi: Kırhından sonra saz alır.
Özbek Türkçesi: Kirkinde kulına saz algan kiyematda kulagin burar
Sayfa 346 - Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayınları, Ankara, 2004
Babam Adana ilköğretim okulunda öğrenciyken bir sömestr tatilinde evlerine gelmiş. Evleri Ermeni mezarlığı ismi verilen mezarlığın çok yakınında imiş . Odasında biraz ders çalıştıktan sonra pijamalarını giyip yatmış yarı uyur uyanıkken yattığı karyolanın ayak ucuna uzun sakallı bir dede gelmiş. Babam korkmuş bağırmak istemiş dede "sus!, bağırma benden sana bir kötülük gelmez. Şimdi gidiyorum ama yine geleceğim." demiş. Babam korkuyla koşup annesine durumu anlatmış bunun üzerine babaannem oğlun niye söyledin? Onlar iyi insanlardır. Belki sana bir şey gösterecek gömü bulacaktım ve zengin olacaktın." demiş. Babam bu o olayı babaanneme anlattığı için o ermiş bir daha babama görünmemiş.
Sayfa 59Kitabı okudu
Rivayete göre: Hacı Bektaşi Veli'nin saklandığı bir mağara vardır. Birgün bu mağaradan çıkmak istediği zaman bir yumruk atar ve kırılan yerden çıkar. Mağaranın iki girişi vardır. Hacı Bektaş ilçesinin halk inancına göre bu mağaraya girmenin birinci şartı kalbinin temiz olmasıdır. Kalbi temiz olmayan birisi bu mağaraya girdiği zaman diğer taraftan çıkamazmış. Öyle ki mağara içinde daha önce iki kişi kaybolmuş.
Memoratları efsaneler ayrı bir tür olarak ilk ele alan ve " memorat" teriminin isim babası olan istekli halkbilimci Carl Wilhem von Sydow'dur.
Sözlü kültürün gerçek arşivi kütüphaneler değil insan hafızasıdır.
Sayfa 11