Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Paul Cleave

Paul CleaveTemizlikçi yazarı
Yazar
7.9/10
636 Kişi
2.278
Okunma
127
Beğeni
10,2bin
Görüntülenme

Hakkında

Yeni Zelandalı polisiye roman yazarı. Yeni Zelanda, Fransa, ABD ve Avustralya'da en çok okunanlar listesine girmiş ve polisiye kitap dalında ödüller almıştır. Yeni Zelanda'da en iyi polisiye roman dalında Ngaio Marsh Ödülü'nü üç kez kazandı, Saint-Maur kitap festivalinin Fransa'da yılın suç romanı, ABD'de Edgar Ödülü ve Barry Ödülü için kısa listeye ve Avustralya'da Ned Kelly Ödülü için kısa listeye alındı. İlk yayınlanan romanı The Cleaner, 2006'da Random House tarafından yayımlandı ve 500.000'i aşan satışla uluslararası en çok satanlar arasına girdi. Almanya'da Amazon'da 2007'nin en çok satan suç/gerilim romanı oldu. Eylül 2009'da, Cleave'in Cemetery Lake adlı romanı Arrow Books tarafından Birleşik Krallık'ta yayımlandı. Dördüncü romanı Blood Men, Şubat 2010'da yayımlandı. 2011'de Paul, Ngaio Marsh En İyi Suç Romanı Ödülü'nde diğer yazarlar Neil Cross, Paddy Richardson ve Greg Mckee namı diğer Alix Bosco ile birlikte finalist olarak aday gösterildi. Cleave, 2010 yılında yayınlanan Blood Men kitabıyla ödülü kazandı. Collecting Cooper (2011) başlıklı beşinci romanı, yine memleketi Christchurch'te (tüm romanlarının geçtiği yer) geçiyor ve Mezarlık Gölü'nde tanıtılan Theodore Tate'in dönüşünü anlatıyor. Altıncı romanı The Laughterhouse'da (2012), Theodore Tate, 15 yıl önce acemi bir subayken başlayan bir suçun izini sürüyor. Yedinci romanı Joe Victim (2013), Joe Middleton'ı (The Cleaner'dan) içeriyor ve hikayesini The Cleaner sona erdiği andan itibaren anlatıyor. Sekizinci romanı Five Minutes Alone'da (2014), eski Dedektif Carl Schroeder ve Theodore Tate, tecavüz kurbanlarının saldırganlarından intikam almalarına izin veren bir katili bulmak için bir kedi-fare kovalamacasına giriyorlar. Trust No One, Alzheimer'ı geliştiren emekli bir suç yazarı Jerry Grey'in yer aldığı bağımsız bir roman. Hakkında yazdığı suçları itiraf ediyor -ama kitaplarında olmuş olanlar ile olmakta olanlar arasındaki çizgiler bulanıklaşmaya başlar. A Killer Harvest, babası öldükten sonra göz nakli olan Joshua'nın hikayesini anlatıyor. Joshua doğuştan kördür, ancak tıbbi bir aksilik nedeniyle iki farklı göze sahip olur ve hücresel hafıza denen bir şey öğrenir. Babası ve bir katil olmak üzere iki farklı insandan görüntüleri ve anıları görebilmektedir.
Unvan:
Yeni Zelandalı Yazar
Doğum:
Christchurch, Yeni Zelanda, 10 Aralık 1974

Okurlar

127 okur beğendi.
2.278 okur okudu.
29 okur okuyor.
748 okur okuyacak.
36 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Tabiat ana nefesini tutmuş olmalı çünkü en ufak bir esinti bile hissedilmiyor."
Bütün katiller canavar değildir ; bazılarının öldürmek için geçerli sebepleri vardır.
Reklam
Kalbimi kırdığını düşünemeyecek kadar mı yoğunsun?
Bir insanın canının, artık var olmayan her şeyinin, bu kadar küçük bir şeye nasıl sığabildiğine hayret ederek tabuta bakmayı sürdürüyorum.
Arkadaşlar, en sevdiğiniz veya unutamadığınız kitapları paylaşalım. okumamış olan arkadaşlara rehber olur. yorumlarınızı merakla bekliyorum. edit: arkadaşlar bu paylaşımı büyütmek adına kitaplar hakkında yorumlarınızı da iletebilir misiniz. ilk defa okuyacak olan arkadaşların bir fikri oluşabilir diye düşünüyorum. Kendi beğendiğim kitapları
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
440 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kitabı yaklaşık üç günde, kısıtlı vakitlerde okudum. Ve gerçekten yine büyük keyif aldım. Paul Cleave romanlarını çok seviyorum. Yazarın zekası, işlediği konular her zaman beni derinden etkiler. Koleksiyoncu için incelemelere baktım tabi ki. Ancak okuyup okumamak konusunda bir fikir edinemedim yapılan incelemelerden.. Ben de okuyup, kendi incelememi yazayım dedim. Öncelikle kitabın giriş bölümü çok iyiydi. Hemen ana konuya gelmek istedim okurken. Konudan biraz bahsetmek gerekirse; yirmi yıl akıl hastanesinde kalan Adrian seri katillere aşırı derecede takıntılıdır. Onların hayatlarını araştırmakla yetinmeyip, onlardan eğitim almak istemektedir. Ve bu sayede üniversitede profesör ve aynı zamanda 'koleksiyoncu' olan Cooper Riley ile ilgilenmeye başlar. Bu arada hapisten çıkan dedektifimiz Theodore Tate de geçmişte yaptığı hataları telafi etmek için, kaybolan Emma Green'i aramaya başlar. Koleksiyoncu ile yolları kesişecek midir; bunu okuyup göreceksiniz.. Yorumuma gelince, her bölümü heyecanlı, bazı yerleri tahmin edilemeyen, okuyucuyu şaşırtan birçok olaya sahipti kitap.. Gerilim ve kovalamaca sevenler, zeki bir kurgulama arayanlar mutlaka okumalı derim.
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuPaul Cleave · Pegasus Yayınları · 2013346 okunma
432 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Uzun zamandır polisiye roman okumuyordum (yaklaşık 6 senedir), son okuduğum polisiye romanı hiç beğenmemiştim. Polisiye romanlara karşı bir soğukluk kaptım. Mezarcı bu soğukluğu biraz da olsa kırmama sebep oldu. Neden mi biraz, anlatayım. Theodor Tate, romanımızın baş kahramanı. İki sene öncesine kadar polis olup meslekten ihraç edilen bir özel dedektif. Çökmüş bir insan, iki sene öncesinde bir trafik canavarı yüzünden beş yaşındaki kızını kaybetmiş ve karısı da felç geçirmiş. Hayattan pek de ümidi olmayan biri. Roman kahraman bakış açısıyla anlatılıyor, yani Dedektif Tate'in ağzından. Bu durum son 100-150 sayfada beni biraz sıktı açıkçası, çünkü karakteri öğrenince bir süre sonra ağzından çıkacak kelimeleri de tahmin edebiliyorsunuz. Yazar Paul Cleave, Yeni Zelanda'nın güneyindeki en büyük şehir olan Christchurch doğumlu. Christchurch, 400 bini aşkın nüfusu olan eski yapılarla kaplı bir şehir. Kitap nerede geçiyor bilin bakalım: Christchurch'te! Bunu size söyleme sebebim öyle büyük bir şehirle karşılaşmayacak olmanız, kitapta geçen mekânlar çoğunlukla aynı. Dedektif Tate, bir kez gittiği yere ilerleyen sayfalarda tekrar tekrar uğruyor ve bu durum da bir süre sonra sıkılmanıza sebep olabiliyor. En bariz örnek, kitabın adından da anlaşılabileceği gibi mezarlık :) 432 sayfalık kitabın 150-200 sayfalık bölümü mezarlık ve yanındaki kilisede geçiyor. Kitap genel olarak sıkıcı değil, ama yukarıda belirttiğim nedenlerden sıkılma ihtimaliniz var. Polisiye türünde daha iyi örnekler bulabileceğinizi düşünüyorum, ama genelde ABD'nin metropollerinde veya İstanbul'da geçen polisiye romanlarından sıkıldıysanız bir göz atabilirsiniz.
Mezarcı
MezarcıPaul Cleave · Pegasus Yayınları · 2015375 okunma
496 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kitabın sonuna geldiğimde öğrendiğim bir bilgi ağlamama neden oldu desem şaşırır mısınız? Bu kitap Temizlikçi adındaki ilk kitabın devamıymış. Bu beni üzdü çünkü o kitapta elimdeydi. Tabi kendimi avutmmak için farklı bir mod düşündüm bende. Bu kitap nasılsa olaylar bittikten sonra yaşananları gösteriyor, ben de olaylar bu noktaya gelmeden önce neler yaşanmış onu görmek için okurum diye düşündüm. Kendimi böyle avuttum yani. Kitabın henüz başında daha okumaya başlamadan bir cümle okudum. Çok merak ettim o olayı. “Türkiye’yi her zaman hatırlayacağız.” Bu cümleyi görünce bunun olayını merak ettim ama bir dönem gerçekleşen Türkiye ziyareti dışında bir bilgiye ulaşamadım. Dedektif Schroder’in son kurban Sally’i bulmasıyla Joe tutuklanır ve hapse gönderilir. Joe gerçekten katil midir yoksa yazar bir Stephen King romanı gibi okuyucuyu BUG’da mı bırakıyordur? Christchurch Kasabı kimdi? Kitabın sonuna kadar bunu içimde tartıştım. Bu arada yeri gelmişken, nasipse bu haftasonu Stephen King romanımız olarak Hayvan Mezarlığını okumayı düşünüyorum. Bilgisini vereyim şimdiden. Diğer yandan Melissa diye bir kadın da uzun bir zaman boyunca Joe ölsün diye adam tutmaya çabalıyor. Melissa tiplemesi çok iyi yapılmıştı. Hele ki final oldukça mükemmeldi diyebilirim. Final çok iyiydi, ne diyeceğimi bilmiyorum. Güzel ilerliyor aslında bir aksiyon yok ama sizi kendine tutuyor bir şekilde. Böyle olunca ilk kitaba daha bir merak saldım ve böyle okuyacağım. Size de iyi okumalar, iyi bir hafta sonu diliyorum. Esen kalın..
Kurban Joe
Kurban JoePaul Cleave · Pegasus Yayınları · 2016106 okunma