Gerçek bir hikayeden esinlenerek yazılmış bir kitap. Oxford İngilizce Sözlüğü' nü oluşturan bir ekip, olaylara başından bu yana dahil olan bir kız çocuğu, kadınların hakları için mücadelesi ve savaş.
Başlarda kitaba çok ısınamadığımı hissetmiştim. Ancak okudukça ve baş kahramanımız Esme büyüdükçe, sözlüğün gölgesinde geçen hayatına daha fazla şahit oldukça hikayeye de kapılıp gittim. Edebi yönden mükemmel diyemiyorum ama yaşanan duyguları, özellikle acı verenleri çok gerçekçi ve çok güçlü olarak okura geçirdiğini düşünüyorum. En azından benim için böyle oldu. Bu kadar seveceğimi düşünmemiştim açıkçası.
Olaylar 1800 lü yıllarda yaşandığı için, her ne kadar sözlüğün oluşturulma aşamasında kadınların da erkekler kadar emekleri olsa da, sözlüğe girecek kelimeleri bile erkeklerin seçmesi, kadınların kullandığı kelimelerin resmiyete dökülmesi ve bir yandan da kadınların oy hakkı için mücadele vermesi güzel kısımlardı.