İsmailağa cemaatinin lideri Şeyh Mahmud Ustaosmanoğlu' nun yeğeni ve İBDA-C denince hareketin lideri Salih Mirzabeyoğlu’ndan sonra ilk akla gelen isim olan Saadettin Ustaosmanoğlu 1959 Trabzon doğumlu. Kendi ifadesiyle “ilk ve ortaokul sonrası medrese eğitimi” görmüş. 1999-2005 yılları arası İBDA-C davasından Metris, Kartal ve Bolu F Tipi cezaevlerinde yatmış ve Mirzabeyoğlu’nun hapis arkadaşı olmuş. Cezaevine girmeden önce Furkan dergisini çıkaran Saadettin Ustaosmanoğlu şu an Yeni Furkan dergisinin genel yayın yönetmenliğini yapıyor.
Harun ağabeyin (Yüksel) söylediği bir şey vardı, Üstad ile Kumandan'ın karşılıklı konuşmalarından bahsederken derdi ki,
"Biz o zaman anlamıyorduk, meğer onlar kelimelerin ötesinde bir dil kullanarak konuşuyorlarmış."
Salih Mirzabeyoğlu'nun babası namı değer Kumandan Babayı anlatan çok kıymetli bir eser Salih Mirzabeyoğlu'nun neden Akıncı-İslamcı Mücadelenin ve İbda Hareketinin lideri olduğunun perde arkasında ki cevabını barındırıyor Babasının büyüklüğü ve liderliği oğluna geçmiş
Kumandan Baba'nın hayat hikâyesini anlatan bu kitap vesilesi ile şunu fark ettim:
Kişinin doğumundan itibaren muhatap olduğu kişiler, manevî açıdan ziyadesi ile mühim ve kişiye fark edilmese de tesiri büyük, bu zıddiyle de böyle. Aile, itibarlı bir aile ve bunu manevî yönden zengin insanlarla pekiştirmiş; Kumandan Baba'nın kulağına ilk ezanın Üstad Bediüzzaman tarafından okunup isim verilmesi, ileride Üstad Necip Fazıl ile tanışacak olması ve onun fikirlerinden beslenmesi fevkalâde tesir etmiş. Çok kıymetli bir şahsiyet. Okumanızı tavsiye ederim.
Saadeddin Ustaosmanoğlu'nun, bir büyük dava diyalektiği (zarfı) üzerine (kendi deyimiyle) içindekilere tam hâkim olmadan çiziktirilen bir kaç cümleden ibaret bu eser, İBDA mimarı Salih Mirzabeyoğlu'nun sistemleştirdiği İBDA Fikriyatı'nda geçen bir takım terkibî hükümler ve bu hükümlere beşiklik eden fikirleri kendince tevil ve tahlilinden ibaret. Bu eserin vesilesi de, Kumandan'ın diline aşina olmayanların terkibî hükümlere lüzûmu çerçevesinde yaklaşamamalarından, kendisine kadar ulaşan şikayetlere çözüm bulma, karşılık verme gayreti. Eser her şeye rağmen bir ihtiyacın ürünü... Bu ihtiyacı hissettirici olduğu nisbette gerekli ve doğru, hissettiremediği nisbette başarısız. Bununla birlikte, ihtiyacı olana, eksiklik hissedene, büsbütün gereksiz olmadığı da malûm... İBDA diline aşina olmayanların, mücerret fikir istidadı az olanların bu eserden fayda devşirecekleri kesin. Eser 173sahife ve elden geldiğince müşahhaslaştırılmış mücerret fikirlerle dolu. Keyifli okumalar...