Stefan zweigin diğer eserlerinde olduğu gibi içsel betimlemenin ağır bastığı bir kitaptır. Yaşanılan olaydan çok duygulardaki betimleme müthiş bir şekilde okuyucuya yansıtılmaktadır. Bu içsel kargaşa arasında tükenmiş olan karakterimiz sonradan daha da dibi gördükten sonra kendince hayatın neşesini, heyecanını, hazzını ve sonunda kendisini hayatta olduğunu fark ettirecek hisleri yaşamasının verdiği mutluluğu tadıyor.