Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

esra

Uçurumlar var, var uçurumlar diyorum ben insanla insan arasında, kendiyle kendi arasında, kendiyle başkası arasında. Böylece özleyebiliyoruz, kendimizi, başkalarını. Uçurumlar arası ebem kuşağından köprüler kuruyoruz, ne çok renkli ve bembeyaz, renkleri ısıtıyor insanı ama aslında bu gökkuşağı köprüler buzdan, yani donuyoruz da baka baka, donuk donuk renkler doluyor yüreklere, donduruyor. Yine de diyorum ben, var bir şeyler çünkü düşlerde en derinlikler, söylenemeyen tam anlatılamayanda, balıklar asılı tavanlara, simsiyah kocaman balıklar insan yüzlü ve gözleri yaşlı dönerken hıçkırıyor tanıdık tüm yüzler.
Reklam
...çünkü ben kendimi kendime ve başkalarına ve her şeye öyle çok veriyorum ki (kendim için kendimden kendiliğimden) hiçbir şey kalmıyor geriye (nereye?) oysa bir şey arttırılmalı, saklanmalı, korunmalı kara günler için (daha da mı?) Ben yaşarken yaşamımı ve ölümümü tüketiyorum.
ben böyle yalnızken, kendim kendime fazla geliyorum. eksiltin beni daha çok!

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Geciktim, gecikmedim, Ilgın'a aşığım, Ilgın'a aşık değilim, İlhan Berk'e kızıyorum, İlhan Berk'e kızmıyorum, kitaplar okuyorum, kitaplar okumuyorum, şiirler yazıyorum, şiirler yazmıyorum, kimleri unutuyorum, kimleri unutmuyorum, kaç sevinç, kaç acı, yaşıyorum, ölüyorum, Nilgün'üm, Nilgün değilim. (⁠´⁠;⁠︵⁠;⁠`⁠)
...Ama bitiş yol ister, hep gitmek ve gide gide bitmek ister. Halbuki insan zaten bittiği için başlar, çaresizlikten ve başka yol bulamadığından başlar. Başladım. Bittiğim için başladım; başlar başlamaz eniko­nu bittim.
Reklam
Sen de bir hayalin içinde varsın, aynı hayali bir daha görür­sen kendini tanır mısın, bu bendim der misin, yoksa onu o unutuşta kendini kendinden bir kabuk gibi ayırıp da bırakır gider, en kötü hatırandan uzakta yeni bir yaratılış dedikleri yerde durur musun?
Sen, öğrenmedin ama gör­dün, kendine kendi benliğinden bir kısa tanıklık ettin. Bin kere dönsen şaşıracağın bir yolu yine kaybettin. İyi ki her şey bir kere, sen de her şeyi sadece bir kere yanlış ettin. Ya­pamadın, yine yapamayacağın yerde tuhaftır tecrübeliydin. Tecrübe hataya mani değil hatayı tanımaya imkan imiş, ama sen hata yapmasan da ne yaptığını aslında bilemeyeceğini öğrendin. İnsanın kötüyü tanıyıp iyiye aşinalık tesis edeme­yecek yaradılışta olduğunu bir ara sezdin, sonra o da geçti, eski vehmine yerleştin.
Yokluk, büyük sonsuz unutuş, kainatın kendini unutuşu, derin ka­ranlık sükunet nerdesin, kaçıncı katta nerdesin, bana unu­tuşu özletip kendimi her şeyi ile hatırlatacak yerde misin?
dünyanın umrunda olmadığını anla, anla ki acıya eğilmi­yorsa kendi de acı çekmediğindendir.
Peygamber olsan ne ki bunca tuza­ğa? Ben de öldüm ve gömüldüm bir dedikodu tümseğine, rahat var mı sanırsınız burada? Şunu derim ki, dünyada ya­şayan tek bir kişi bile kaldıysa ölüm kurtuluş değil dediko­dudur nihayette.
Reklam
özgürlük budur belki de: sürekli bir yersizlik; sürüp giden bir yol...
unuttuklarımız: nereye giderler acaba, nerededirler? -Öyle, unutulmuşlardır diye, toptan, hepten, çekip gitmiş midirler?
neredeler ki şimdi, bizim için bir zamanlar yaşamsal önemi olan o ötekiler - nerelere gittiler, nerelerde kaldılar : biz, arıyor, soruyor muyuz onları - neyiz ki biz zaten?! - -anılar, ve anılar, ve anılar, ve unutmalar, ve unutulmuşluklar ...
zamandır en büyük düşmanımız -biz istemeden yürüyüp giden; biz istediğimizde de, bir türlü istediğimiz noktada durmayan - zaman, bizi bırakıp gider, terkeder - - zaman , bizi, öldürür ...
... ne çok dağıldın oysa, o günden -- öncesinden de— bu yana, ne çok koptun ve parçalandın. —
100 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.