Çin kültür devrimi öncesi, sırası ve sonrası için dokunaklı kısa bir öykü. Bir köylünün dilinden ne kadar doğal anlatılabilirse o kadar iyi sunulmuş, anlatılmış.
Çok etkilendim ve her bir satırını içime oturarak okudum.
Tutulmamış, tutulmasına izin verilmemiş, unutturulmaya çalışılmış yas insanı yavaşça zehirler gibi delirtir. Birlikte delirmeye gönüllü olmaksa belki de kendince iyileşmenin adımıdır. Bu kitaptan anladığım bu…
Öte yandan, yeni ekonomi politikalarıyla beraber hızla yükselen tüketim kültürünün yıldızı altında, tüketmek kadar tüketim hakkında bilgiye sahip olmak, tüketenleri izlemek, dikizlemek de önemli hale gelmiştir.
Mutfak sosyolojisi ve bir propoganda aracı olarak beslenme üzerine hazırlanmış faydalı bir kaynakça kitabı. Savaş yıllarındaki mutfak kültürünü anlatması ve ülkemizden de (osmanlının son dönemi) bilgiler verdiği kısımlar çok şaşırtıydı, bu vesile ile iktidarların göstermeye çalıştığı gibi siyah-beyaz olmadığımızı ve mutfak üzerinden renkliliğimizi de anlayabiliyoruz.
İlk kitap için hiç fena değil, yas tutmaya dair samimi kısa öyküler. Sonraki kitaplarını , yazarın gelişimini takip etmekte fayda var. Çoğu öyküsü kendi tecrübesine dayanıyor gibi ( hangi yazarın değildir ki?) ama sanırım metinleri kendi içinden gelenle daha kurgusal karakterlerle birleştirdiğinde, metinlerindeki yaratım gücü edebiyat severlerin damağını daha iyi dolduracaktır.
104 sayfada, bir kadın için kendine yetmenin , değerini başkası ile yüceltmemenin anlamanı müthiş anlatan kitap. Böyle sarsıcı bir metin olmasını beklemiyordum.
İşte Böyle OlduNatalia Ginzburg · Can Yayınları · 2022853 okunma