Wilhelm Schmid 1953’te Almanya’da Bavyera-Süebya (Schwaben) bölgesinde doğdu. Berlin, Paris ve Tübingen’de felsefe eğitimi aldı. Çeşitli Alman üniversitelerinde çalıştı, Riga ve Tiflis üniversitelerinde misafir öğretim üyeliği yaptı. Bir dönem Zürih’te bir hastanede hastalara “felsefeyle manevi destek” hizmetinde çalıştı. Halen Erfurt Üniversitesi’nde dışarıdan felsefe dersleri veriyor. Almanya’da ve dünyanın çeşitli yerlerinde tebliğler sunuyor. On üç dile çevrilen kitaplarının dünya çapındaki satışı bir milyona yaklaşıyor.
Unvan:
Alman filozof, yazar
Doğum:
Billenhausen / Bayerisch-Schwaben, Almanya, 26 Nisan 1953
Evinizdeki Terapist
bu kitapları okudum ve sizlere de tavsiye ediyorum. Psikoloji ve bilime dayalı kendinizi keşfedip kararlar alabileceğiniz muhteşem kitaplar. Üzücü olan reklam kokan kitaplar yok satarken bu kitaplardan bu yaşta haberdar oldum. Asla geç değil ama keşke bir 10 yıl önce denk gelseydim keşke...
Sabah, gözlerim yatakta kapalı iken burnuma gelen kızartma kokusu, çay bardağına vuran kaşığın sesi beni mutlu eder. Öylece oturup denizin mavisine dalmak, yürürken müziğin ritmi ile bütünleşmek, gecenin en koyu karanlığında yazarların dünyasına dalmak, şiir okumak, gördüğüm yeşil bir kapı ile en güzel hatıralarımı canlı tutmak, gökyüzüne
“İnsanların, sürekli mutlu olmaları gerektiğine inandırıldığı bir çağda yaşıyoruz. Gazeteler, kitaplar, ilan panoları, reklam spotları mutluluk üzerine söylenebilecek her şeyi tüketmiş halde... Mutlu olmak bir görev, ödev gibi algılanır oldu ve bu algı, tek başına, kişiler üstünde önemli bir stres kaynağı haline geldi. Adeta “mutluluk diktatörlüğü”nün tahakkümü altında yaşamaya başladık.”
Kitabda xoşbəxtlik anlayışı suallar üzərindən ələ alınır. Yazarın düşüncəsinə görə duyğular bir-birinin əksi şəklində var olur, bədbəxtliyi görməyən insan xoşbəxtliyi də həqiqi şəkildə yaşamır. Müəllif xoşbəxtlik və bədbəxtlik barədə öz tərəfsizliyini qoruyub saxlayır, bütün duyğuları balanslı şəkildə yaşamaq lazım olduğunu, həyatda insana güc verən əsas şeyin xoşbəxtlik, ya da bədbəxtlikdən daha çox “məna” olduğu fikrini müdafiə edir. Schmid ömrün müəyyən hissləri axtararaq sərf edilməsinə qarşı çıxır və insanlara bununla vuruşmaq yerinə hər duyğudakı fərqli-fərqli təcrübəkəri kəşf etməyi tövsiyə edir:
“İnsanlar tecrübeyle öğrenirler, tecrübenin de önemli bir kısmı kötü tecrübedir.”
Niçin mutlu değiliz?
Sahi niçin mutlu değiliz? Keyfi mi? Yoksa gerçekten mi mutlu değiliz ve eğer mutlu değilsek sebebi ne olabilir ki? İçsel mi? Varoluşsal mı? Şımarıklık mı ya da zorunluluk mu!?
-Peki soruyorum o zaman? Mutlu olmak zorunda mıyız?"
-Cevap veriyorum; değilmişiz.
Yanlış anlamayın: Sadece hayatta kalmak ve ödevlerin