Yılmayın ve mahzun olmayın daha yükselecekken sizler gerçek müminlersiniz. Al-i İmrân Sûresi /139
EFELYA'dan... ........ Elif, Ferhat'ı daha yakından tanımak için, çocukluğuna dair hatıralarını anlatmasını istedi ondan; sonra sesine bir avuç fesleğen katıp: “Dur, önce anneni anlat, çok merak ediyorum, yaşıyor değil mi?” “Yaşıyor değil mi?” cümlesiyle Ferhat birdenbire dağılmıştı. “Hayır, yaşamıyor; çocukken kaybettim
Reklam
Nisâ/138. (Resûlüm!) Münafıklara, kendileri için elem verici bir azap olduğunu müjdele! 139. Onlar, inananları bırakıp da küfre sapanları/inkârcıları velî (dost ve idareci)ler edinirler. (Yoksa) izzeti (şerefi/onur ve yüceliği) onların yanında mı arıyorlar? Şüphesiz ki bütün izzet (yücelikler) Allah'a aittir.
Her vazoya baktıkça karşımdasın ne tuhaf Her kokladıkça dönüp geliyorsun Düşünceler gibi filizleniyorsun gün geçtikçe Yaprak yaprak gelişiyorsun Leylak leylak bakıyorsun gözlerimin içine Ölümsüz bir mevsim oluyorsun.
Rıfat Ilgaz
Rıfat Ilgaz
226 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
En çok okunan kitabın yazarının, siyasi yazılarının yer aldığı, toplandığı bir kitap. Ne kadar sert eleştiriler yapıldığı görülebilir. Sadece yazıları değil, röportajlar vs de var.
Aziz Nesin
Aziz Nesin
ve
Hababam Sınıfı
Hababam Sınıfı
yazarı
Rıfat Ilgaz
Rıfat Ilgaz
ile beraber çoğu zaman çıkardıkları gazetelerde çok ağır şekilde dönemin siyasilerini ve olaylarını eleştirmiş. Bu yüzden hapis yatmış ve öldürülmüş ya da öldürttürülmüş. Ne kadar ağır eleştiri yapılırsa yapılsın bence kimse bu yüzden tutuklanmamalı veya öldürülmemeli. Fikirlerine katılın ya da katılmayın. Hele ki adam yazar, düşünür ise. Ve hele ki ülkenizde en çok okunan kitabın sahibiyse, bence utanç verici. Okunmalı.
Markopaşa Yazıları ve Ötekiler
Markopaşa Yazıları ve ÖtekilerSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 19982,324 okunma
HİÇBİR YOLU YOK GİBİ GELDİĞİNDE
Sorunumuzun hiçbir çözümü olmadığına inanmaya izin verirsek, korku devreye girecektir. "Mümkün değil, bu sorunu çözmenin bir yolu yok" dediğimizi ya da başkalarının dediğini çok duymuşuzdur. Sırf o yolu bilmiyoruz diye gerçekten bir yol olmadığı anlamı çıkmaz. İsa, "Yol...Ben'im" dedi (Yuhanna 14:6). Yeşaya,
Sayfa 136 - GDKKitabı okuyor
Reklam
Çocuklarımız neleri sevmiyorlar ki… Uçurtmayı seviyorlar sözgelişi, Bir havalandı mı uçurtmaları Daha da güzelleşiyorlar. Maviliklerde gözleri Özgürlüğü yaşıyorlar Uçurtmalarla birlikte.
Rıfat Ilgaz
Rıfat Ilgaz
1165. Ömer İbnü’l-Hattâb’ın torunu Sâlim’in, babası Abdullah İbni Ömer’den rivayet ettiğine göre Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Abdullah ne iyi adam! Keşke bir de gece namazı kılsa!” buyurdu. Sâlim diyor ki: O günden sonra Abdullah geceleri pek az uyurdu. Buhârî, Teheccüd 2, 21, Fezâilü’s-sahâbe. 19, Ta'bîr 25, 36; Müslim, Fezâilü’s-sahâbe 139, 140. Açıklamalar Peygamber Efendimiz’in, kayınbiraderi Abdullah’a yaptığı yukarıdaki iltifatın hoş bir sebebi vardır. Abdullah İbni Ömer diyor ki: Ashâb-ı kirâmdan biri bir rüya gördüğü zaman, bunu gelip Resûl-i Ekrem’e anlatırdı. Ben de buna imrenir ve içimden, keşke bir rüya görsem de Resûlullah’a arzetsem, derdim. O sıralar henüz çok gençtim. Âdet olduğu üzere ben de mescidde uyurdum. Nihayet bir gün isteğime kavuştum. Rüyamda iki melek beni yakaladılar ve tuttukları gibi cehenneme götürdüler. Cehennem, kuyu duvarı gibi taşla örülmüştü. İki de direği vardı. Orada Kureyş kabilesinden tanıdıklarım bulunuyordu. Gördüklerimden korktum ve “Cehennemden Allah’a sığınırım” demeye başladım. Bu sırada başka bir melek geldi ve bana “Korkma!” dedi. Bu rüyamı ablam Hafsa’ya anlattım. O da Resûlullah’a arzetti. Bunun üzerine Allah’ın Resûlü, “Abdullah ne iyi adam! Keşke bir de gece namazı kılsa!” buyurdu. O günden sonra, pek az bir kısmı dışında geceleri uyumayıp ibadet ettim.
'Gevşemeyin, üzülmeyin; eğer (gerçekten) iman etmişseniz en üstün olan sizlersiniz.' Al-i imran/139
Sayfa 121
Muhterem okuyucu kardeşim! Allah Teala hem bizleri hem de sizleri vakti değerlendirmeye , onu faydalı bir iş ve yararlı bir ilimle doldurmaya muvaffak kılsın. Bizleri zamanın ve hayatın kıymetini idrak eden, kendilerini ve milletlerini aldatmayan, Allah Teala'nın nefislerine ikram ettiği nimetleri heba etmeyen ve doğru yol üzere bulunan
Sayfa 105 - Otto YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hz. Peygamber'in, ıslak buğdayın üzerine kurusunu yayan sahabeyi azarlaması, Hz. Ömer'in piyasada etin az olduğu bir sırada, bir kimsenin iki gün üst üste et aldığını görünce, onu kırbaçla dövdürmesi, taʼzir cezası niteliğindedir. bk. Müslim, Iman 164; Ebü Davud, Buyu' 50; Tirmizi, Buyu' 72; eş-Şorbaci, age, s. 139.
Sayfa 296 - DEVLETİN FİYATLARA MÜDAHALESİ (NARH)Kitabı okuyor
Günaydın:) güne Rıfat ılgazla başlamak
Kilim gibi dokumada mutsuzluğu Gidip gelen kara kuşlar havada Saflar tutulmuş top sesleri gerilerden Tabanında depremi kara güllelerin Duymuyor musun Kaldır başını kan uykulardan Böyle yürek böyle atardamar
Resim