Ibni Ömer (r.a.)'dan,
Rasûlüllah (s.a.v.):
"Müslüman Müslümanın kardeşidir,
ona haksızlık etmez,
onu haksızlığa da bırakmaz.
Kim kardeşinin bir ihtiyacında bulunursa Allah da onun ihtiyacında bulunur.
Kim Müslümanı bir üzüntü ve sıkıntıdan kurtarırsa Allah da onu kıyamet gününün üzüntü ve sıkıntılarından bir üzüntü ve sıkıntıdan kurtarır.
Kim Müslümanı örterse Allah da onu kıyamet günü örter." buyurmuştur.
Ebu Hureyre(r.a), Resulullah(s.a.v)’i şöyle buyururken işittim, demiştir:
“ Rüzgâr, Allah’ın rahmetindendir. Rahmet de getirir, azap da. Rüzgâr gördüğünüzde ona kötü söz söylemeyiniz/sövmeyiniz. Allah’tan onun hayrını isteyiniz. Şerrinden de Allah’a sığınınız.
(Rüzgârın, Allah’ın rahmeti olmakla birlikte azap da getirmesi hakkında şöyle denilmiştir. Rüzgâr, zalimlerin üzerine azap getirir böylece bu azap mazlumlar için rahmet olur.)
"Çeçen" tanımlaması, ilk kez Ruslar tarafından 1732'de Kafkasya'daki kabile ve klan toplulukları için yapılır. Grozni yakınında bir köye Rusların vermiş olduğu "Çeçen" adı daha sonra bu bölgede yaşayan insanlar için de kullanılmaya başlanmıştır. Arkeolojik kalıntıların ve bilimsel araştırmaların tanıklığına göre;