Bu iki yazar tarafından dile getirilmiş ve 16. ve 17, yüzyılda maddi karşılığını bulamamış "bağımsız Kürdistan" fikrini 19. yüzyılın ilk yansında gerçekleştirmeye ilk kez yaklaşabilen iki Kürt direniş ve isyanı vardır. Bunlardan birincisi, Soran beyi Reyanduzlu Mî re Kor Muhammed'in (Mir Kör Muhammed ayaklanması; İkincisi ise Cizre-Bohtan_beyi nedirhariın 1840'lı yıllardaki direniş ve isyanıdır. Bu iki ünlü Kürt beyinin Şerefhan ile Ehmede Xani'nin politik eleştiri ve önerilerinden ne kadar haberli olduklarına dair bir veriye ulaşamadım. Başarısızlıkla sonuçlanmış olsalar bile, bu iki direniş ve ayaklanmanın liderleri efsaneleşerek daha sonraki Kürt ulusal uyanışının esin kaynaklan olmuşlardır. Özellikle Bedirhan Bey'in silahlı mücadeleden çok diplomasîye ve Kürt beyleri arasındaki ittifaka ağırlık veren mücadelesi Şeref Han ile Ehmede xani'nin dile getirdikleri hedefe en çok yaklaşanı olmuştur
Sayfa 59 - dipnot yayınlarıKitabı okudu
19. Yüzyıldaki Kürt İsyanları. 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu, bölgesel liderlerin çı­karlarına dokunan düzenlemelere gidince, ilk politik nitelikli isyanlar başladı. İlk ciddi ayaklanma, Baban’da 1806’da Abdurrahman Paşa’nın liderliğinde patlak verdi. Bu ayaklanmayı Osmanlılar, diğer Kürt Aşiret Reisleri’ nin yardımları ile
Reklam
19. yüzyılda Kürdistan
Halk o dönemde dine, ilmê ve alimlere çok fazla önem vermekteydi. Bu sebeple de din, ilim ve ahlak, Halk arasında ilerleme kaydetmekteydi.
Sayfa 36 - Nubihar yayınlarıKitabı okudu
Almanya’ya Türk Dersleri Önemli Bir Medya Olayı Olarak Türk Bağımsızlık Savaşı, 1919-1923 Alman milliyetçiler için I. Dünya Savaşı ve Alman-Osmanlı ittifakı, kıyamet ölçeğinde bir felaketle sonuçlandı -gerçek anlamda bir kıyamet, çünkü zamanın yergi dergilerindeki görseller Almanya’nın üzerinde mahşerin atlıları tasvirleriyle, Almanya’yı
Kürdistan’da hükümlerin indazı hususunda tatbik edilen yollar üzerine inceleme yapanlardan, ingiliz seyyahı Ramzey, gördüğü vahşet sahnelerini şöyle anlatıyordu: “kaymakamın elinde doğrudan doğruya yetki olmadığı halde pençesine düşeni en şiddetli biçimde cezalandırıyor, hayvanlar gibi boğazlattırıyordu.” * Yine 1840 senelerinde musul’da bulunan Ditil şöyle bahsediyordu; “ Hükümete karşı gelme suçu ile itham edilen bir kürdü , şehrin ortasında yaktıkları ateşin üstünde bir saca koydular ve kürdü diri- diri yaktılar.”
O devrin sosyal bünyesi ise insanlar arasına fesat sokmak için ulus, aşiret, dini inanç kavramlarından yararlanmaya çok uygun. Nitekim 1840 yıllarına kadar kardeşçe yaşıyan kürdler, nasturiler ve keldaniler arasına osmanlı sultanı’nın soktuğu nifak sonucu bu halklar arasında çatışmalar meydana gelmiş ve biri diğerine düşman olmuştur.
Reklam
Osmanlı tarihindeki Kürdistan bugünkü Hakkari (Çölemerik), Irak içindeki Zaho ve Süleymaniye’ye kadar uzanır, idari bakımdan bu bölge Kürdistan diye anılırdı. Şüphesiz ki bölgenin dışında da Kürt aşiretleri vardı. 19. yüzyılda bu bölge müstakil bir sancak olarak doğrudan merkeze bağlanmıştır ve Şehr-i Zor sancağı veya livâsı adını taşır. Bölgede yoğun olarak bulunan Müslüman Kürtlerin yanında Kürtçe konuşan Nasturi Hıristiyanların ve Kürtçe konuşan Yahudilerin bulunduğu açıktır. Bu son iki grup ikinci Cihan Savaşı’nı izleyen 40 yıl içinde bölgeden tamamen çekildiler. Zamanımızın internet sitelerinde ve medyada gösterilen geniş Kürdistan haritasının bugünkü politikalar tarafından yönlendirildiği ve bir hedef olduğu açıktır. Halihazırda Kürdistan denen bölge Irak’ın işgalinden sonra yaratılan bir statüdür. Ne var ki bu Kürdistan’da Kürt olmayan unsurlar da bulunuyor; özellikle Erbil ve Kerkük bölgesindeki etnik gruplar, daha doğrusu halk grubu, bölgenin adının Kuzey Irak diye değil Kürdistan bölgesi olarak telaffuzunu da bir sorun haline dönüştürdü.
Kürdistan'ın kömür, kurşun, ham demir, kükürt, petrol gibi maden kaynakları bulunmasına rağmen, bu kaynaklardan yararlanma imkanı yoktu.
1879'da Diyarbekir'de Rus Konsolosluğu açıldığında buradaki konsolos Yakimaniski, Istanbul'daki Rus elçisine şöyle yazıyordu. "Burada yaşayan halkın ne iş, ne de hayat garantileri var. Bir tecavüz karşısında kendilerini koruyacak idari bir mekanizmadan tamamen yoksundurlar..."
55 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.