Resmi tarih öyle demiyor!!
"Şeyh Said isyanının doğrudan doğruya İngilizlerin hazırladığı veya meydana çıkardığı hakkında kesin deliller bulunamamıştır."
(1.İnönü,Hatıralar, C-11, s.202, Ankara -1987)
Sayfa 182Kitabı okudu
Tarih tekerrürden ibarettir
13 Şubat 1925'te başlayan Şeyh Said isyânı sebebiyle hükümet, "Takrîr-i Sükûn" kanûnunu çıkartarak, ilk muhâlefet partisi Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nı ve bir çok gazeteyi kapatmış; çok sayıda gazeteciyi tevkif ve hapsederek, yeniden kurduğu "İstiklâl Mahkemeleri"ne göndermişti.
Kimi araştırmacılar da Aşiret Mektebi'nden mezun olanlardan bazılarının Osmanlı'nın son dönemiyle Cumhuriyet'in ilk yıllarında ayrılıkçı ve milliyetçi hareketlerin liderliğini üstlendiklerini ifade etmektedir. Bu tezi savunanlar, bu çerçevede 1925 Şeyh Said İsyanı'nı planlayan Azadi Örgütü'nün liderlerinden Cibranlı Halit ve Bitlisli Yusuf Ziya ile Ağrı isyanını başlatan İhsan Nuri Paşa'nın bu okul mezunlarından olduklarına dikkat çekmektedir.
Sayfa 394 - Nübihar YayınlarıKitabı okudu
20.yuz yılda Kürtler iki soykırım dalgasıyla ile imha ,inkar, sürgün sansür asimilasyon saldırılarıyla yok edilip sindirilerek Bakur' da Türkleştirilmeye , başvuruda araplaştırmaya.çalisildi.Basur Kürdistan' ındaki soykırımda, Halepçe katliamının da içinde olduğu faşist sömürgeci Saddam rejiminin 1987' de başlattığı Enfal askerî harekatı kapsamında bir kısmı kimyasal silahlarla olmak üzere en az 182 bin bin Kürt katledildi,yüz binlerce sürgün, işkence, açlık sefalet ve Araplaştırma sardırılarıyla eritilip yok edilmeye çalışıldı. Diğer Kürt soykırımı ise 1925-40 yılları arasında CHP' nin tek parti diktatörlüğü rejimi altında ,merkezinde "şark Islahat Planı" nın bulunduğu soykırım dalgasıdır.
şeyh sait isyanı sırasında,
Kurulan beş Cephe Komutanlığı şöyleydi:
1- Kuzey/Kuzeydoğu Cephesi: Melekanlı Şeyh Abdullah,
2- Harput/Elaziz Cephesi: Şeyh Şerif,
3- Ergani Cephesi: Şeyh Said Efendinin kardeşi Şeyh Abdurrahim Efendi,
4- Silvan Cephesi: Şeyh Şemsettin,
5- Diyarbakır Cephesi: Doğuda Hakkı Bey, Batıda Emere Faro.
Hareketin üst komutasını elinde bulunduran Merkez Komuta Heyeti ise, Şeyh Said Efendi'nin yanında bulunuyordu
Sayfa 105Kitabı okudu
1 Eylül 1925 gecesi Mustafa Kemal
Paşa'nın başkanlığında Çankaya'da toplanan bakanlar kurulu üç karar almış ve bu kararları aynı akşam çıkarttığı bir tamim ile bütün vilayetlere ulaştırmıştır. Bu kararlardan:
Birincisi, Şeyh Said İsyanı dolayısıyla bütün yurttaki tekke ve zaviyeler kapatılma kararıdır.
İkincisi, doğrudan kılık kıyafet
Sayfa 139 - Genç BirikimKitabı okudu
(Kazım Karabekir Paşa'nın da desteğiyle) "Vatana ihanet suçu üzerine çıkarılan Hıyanet-i Vataniye Kanunu'nun birinci maddesinin değiştirilerek, dini siyasete alet etmenin de vatan ihanet sayılmasını öngören kanun değişikliği Mecliste oylanarak kabul edildi." (1925)
Sayfa 43 - Kripto Kitaplar/ 1. BasımKitabı okudu
Cemaatlerinin Doğuşu
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın (DlB) "Dini-Sosyal Teşekküller Geleneksel Dini-Kültürel Oluşumlar ve Yeni Yönelişler" adlı gizli raporuna göre, 1950 yılından önceki baskı politikasından ötürü yeraltına inen tarikatlar, yumuşamanın yaşandığı yıllardan itibaren demek, vakıf ve yasal kuruluşlar etrafında toplanarak, cemaatleşti.
Bir
Şeyh Sait isyanı ya da o zamanlar kullanılan adıyla Genç Hadisesi, 1925'in şubat ve nisan ayları arasında cereyan etmişti. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde, Cumhuriyet idaresine, yani Ankara yönetimine karşı başlatılan bir isyandı. Şeyh Sait İsyanı'nın bastırılması yeni devletin Doğu ve Güneydoğu'da kontrolü sağlaması adına oldukça önemliydi. Zira isyanın kısa süre içerisinde düşünülenden çok daha büyük bir etkiye ulaştığının anlaşılması üzerine başvekil Fethi Okyar istifa etmek zorunda kalmıştı. İsyanın bastırılması için alınan olağanüstü yetkilere muhalefet eden Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ise bir hükümet kararnamesiyle kapatılmıştı. Musul'un kaybında da bu isyanın olumsuz bir etkisi oldu. Şeyh Sait ayaklanmasında bir milliyetçi unsur var. Söylendiği gibi bir İngiliz oyunu ya da Nakşilik meselesi değildir. Tabii Nakşilik ile ilgili bir bağlantı Şeyh Said'in kişiliğinden ileri gelir. Bu yüzden Dersim isyanı ile Şeyh Sait isyanını aynı kefeye koymak da mümkün değildir.
Sayfa 258Kitabı okudu
Şeyh Said İsyanı
Diyarbakır'da kurulan İstiklal Mahkemesinde yargılanan Şeyh Said'le birlikte toplam 47 kişi idam edilir. Ayaklanmanın patlak verdiği 8 Şubat 1925'ten bugüne değin isyanın İslamcı-dinci-şeriatçı bir kıyam hareketi mi; yoksa milliyetçi-ulusalcı bir Kürt ayaklanması mı olduğu tartışılmaktadır.
Sayfa 66 - Çıra
İttihat, Osmanlıda oğlancılık, Rabıta, 28Şubat, Apollo, Yunan...
_İttihat Terakki Cemiyeti_
_Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fethi Okyar, Halil Kut, Mehmet Akif Ersoy, Fahrettin Paşa, Enver Paşa, Cemâl Paşa, Talat Paşa, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ali Fuat Cebesoy, Ali Çetinkaya, Ziya Gökalp, Hacı Bekir, Tevfik Rüştü Aras, Said Halim Paşa, Nuri Conker, Çerkez Ethem, Yunus Nadi…
_1889 devletin
Salih Erdiş-Mirzabeyoğlu, Muş'ta, Mutki adındaki Kürt aşiretinin geleneksel şeyhi olan bir ailenin çocuğu olarak, 1950 yılında doğmuştu. Ailesi hem Nakşibendilere hem de Nurculara yakın olup, 1925 yılındaki Şeyh Said İsyanı'na katılmış ve Orta Anadolu'da Konya'ya sürgün edilmişti. Hareketli bir genç olan amatör boksör Salih, Erbakan'ın "Akıncılar" adındaki gençlik teşkilatına katıldı, ama burayı pek hareketsiz bulmuştu. Gençlik yıllarından beri kimsenin önemsemediği bir şair olan Salih, Necip Fazıl Kısakürek'in
(1905-1983) hayranıydı.
Sayfa 94Kitabı okudu
Şeyh Said isyanı ya da o zamanlar kullanılan adıyla Genç Hadisesi, 1925'in Şubat ve Nisan ayları arasında cereyan etmişti. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde, Cumhuriyet idaresine, yani Ankara yönetimine karşı başlatılan bir isyandı. Şeyh Said İsyanı'nın bastırılması yeni devletin Doğu ve Güneydoğu'da kontrolü sağlaması adına oldukça önemliydi. Zira isyanın kısa süre içerisinde düşünülenden çok daha büyük bir etkiye ulaştığının anlaşılması üzerine Başvekil Fethi Okyar istifa etmek zorunda kalmıştı. isyanın bastırılması için alınan olağanüstü yetkilere muhalefet eden Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ise bir hükumet kararnamesiyle kapatılmıştı. Musul'un kaybında da bu isyanın olumsuz bir etkisi oldu. Şeyh Said Ayaklanması'nda bir milliyetçi unsur var. Söylendiği gibi bir İngiliz oyunu ya da Nakşilik meselesi değildir. Tabii Nakşilik ile ilgili bir bağlantı Şeyh Said'in kişiliğinden ileri gelir. Bu yüzden Dersim isyanı ile Şeyh Said isyanını aynı kefeye koymak da mümkün değildir.
Sayfa 258 - Kronik Kitap 1. BaskıKitabı okudu