Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ruhum kimi zaman Büyükada çoğu zaman Ankara...
Bir küçük insan zerresi halinde bu sabah, bütün insanları, çocukları, kuşları, yemişleri, sefilleri ve açları beyhude bir sevgi ile seviyor, kederlenmeye zaman kalmadan birdenbire bir sıçrayışta ayağa kalkıyorum. İlk vapuru karşılamaya koşuyorum. Ve bekliyorum. İlk vapurdan bin bir yabancı çıkıyor. Bir dost çehresi bulamıyorum. Bir şeyler anlatmak ihtiyacındayım. Vapurdan kimseler çıkmayınca kaleme kağıda sarılıyorum. ( Gündüz, (35), 15 Şubat 1939 )
Sarnıç
Sarnıç
Sait Faik Abasıyanık
Sait Faik Abasıyanık
"Çabamız çok derin, işletemez yakılar; Nerde bizim şarkımız, nerde öbür şarkılar?" (1939)
Reklam
260 syf.
·
Puan vermedi
·
13 saatte okudu
Okuyuuuunnnn!!
"Sokaklar insan ölüleriyle doluydu." Dönem kitaplarını okumayı sever misiniz? Ben çok severim hele bir de otobiyografiyse tadından yenmez benim için. Dolayısıyla okurken fazlasıyla kendimi kaptırdığım bu eserle neden bu kadar geç tanışmışım diye o kadar çok hayıflanıyorum ki !! 1939 - 1945 yılları arasında Almanya'nın Polonya' yı işgali sırasında ailesini , tüm sevdiklerini kaybeden , önceden Varşova Radyosunda Piyanist olarak çalışan Yahudi yazarımızın hayatta kalma mücadelesini okurken insanoğlunun böylesine acımasızlığı karşısında bir kez daha dehşete kapıldım. İçinde o döneme ait fotoğrafların da olduğu eserde ; yazarın saklandığı tavan arasında her şeyi göze alarak hayatta kalmasını sağlayan ve birçok Yahudi' ye yardım eden Alman subayın günlüklerinden bir kısmını sonda okurken duygularınız şelale olacak hazırlıklı olun !! Velhasıl kelam; tarihin en büyük KATLİAMI diye de adlandırabileceğimizi dönemi anlatan bu muazzam eseri okumadan geçmeyin !! Bol Oscar Ödüllü filmini en yakın zamanda izleyeceğiiimmmm!!
Piyanist
PiyanistWladyslaw Szpilman · Koridor Yayıncılık · 2021934 okunma
376 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Bir aşk romanının yanı sıra bir ülkenin tarihine de ışık tutuyor. Yazar İspanya İç Savaşını (1936-1939) tüm çıplaklığı ile anlatırken karakterleri gerçek insanlardan alıntılar yaparak kurgulamış. Victor Dalmau savaşta doktor olarak görevlidir. İşler giderek kötüleştiğinde savaşın etkilerinden ailesini korumak için eşinin sevgilisi Roser ve annesini alarak Fransa’ya kaçmaya karar verir. Annesi ülkesinden ayrılmamak için yarı yolda izini kaybettirir. Roser hamiledir ve Fransa’da mülteci kamplarında mücadele vermek zorunda kalırlar. İspanya’yı kasıp kavuran bu savaşa Şilili şair Pablo Neruda kayıtsız kalamaz. Devlet başkanın desteği ile iki bin İspanyol sığınmacı ile birlikte Winnipeg isimli gemi ile Şili kıyılarına geldiklerinde ikinci dünya savaşı başlar. Roser, baba Dalmau’nun desteği ile piyano çalmak üzere kendini geliştirmiştir ve Şili’ye giderken gemide herkes onu hayranlıkla dinlemekte ve izlemektedir. Hatta kadınlar ellerinin zarar görmemesi için çamaşırlarını yıkar ve bebeğine bakarlar. Burada çok etkilendim, bunu belirtmeden geçemeyeceğim. Victor ve Roser bu gemiye binebilmek için birbirlerine aşık olmadıkları halde evlenmek zorunda kalmıştır ve Şili’ye vardıklarından bir süre sonra Şili’de yine darbe ile karşı karşıya kalırlar ve Venezuela’ya sığınırlar fakat bu uzun sürmeyecektir çünkü onlar için vatan Şili demektir.
Denizin Uzun Taçyaprağı
Denizin Uzun TaçyaprağıIsabel Allende · Can Yayınları · 2022124 okunma
232 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
İl Deserto Dei Tartari
"Belirli bir zamanda, arkamızda bir kapı kapanır, kapanır ve bir şimşek hızıyla kilitlenir; geri dönecek zaman kalmamıştır.." Bu şaheser, 1939-1940 yıllarında 2.Dünya Savaşı'nın en ateşli zamanlarında yazılmış, 1949 yılında Fransa'da ki çevirisiyle beraber dünyaca ünlenmiş olup günümüze kadar etkisini sürdüren bir baş yapıt ve
Tatar Çölü
Tatar ÇölüDino Buzzati · İletişim Yayınevi · 201813,2bin okunma
214 syf.
8/10 puan verdi
Peynir ve Kurtlar: Bir 16. Yüzyıl Değirmencisinin Evreni
(Spoiler İçerir) İtalyan tarihçi Carlo Ginzburg, 1939 yılında İtalya’nın Torino şehrinde dünyaya gelmiştir. Doktora eğitimini Pisa’da tamamlamıştır. İtalyan Rönesansı’ndan Erken Dönem Modern Avrupa Tarihi’ne uzanan bir uzmanlık alanına sahiptir ve aynı zamanda mikro tarih alanının öncülerindendir. Tahta Gözler: Mesafe Üzerine Dokuz Düşünce ve
Peynir ve Kurtlar
Peynir ve KurtlarCarlo Ginzburg · Metis Yayınları · 2021580 okunma
Reklam
603 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Yıl 1939,Berlin... Avrupa yeni bir dünya savaşının eşiğinde... 1939 Ağustos'unda, Berlin'de kimse rahat bir uyku uyuyamıyordu. Reich'ın ileri gelenlerinin güzel eşleri tek tek vahşice cinayetlere kurban giderken önce polis teşkilatı olayı incelemeye almış lâkin sonrasında bu cinayet soruşturması SS  subayı Franz Beewen'a devredilmişti. Soruşturma kapsamında ilk sorgulananlardan biriydi  Doktor Simon Kraus. Zira o vahşice öldürülen, bin yıllık Reich'ın destekçisi, fanatiği olan eşlere sahip kadınların doktoruydu. Franz Beewen bu cinayetleri nasıl çözeceğini düşüne dursun aslında onun en büyük rüyası çıkacak olan savaşta cephede olmak ve babasının intikamını almaktı. Babası şuan  Minna Von Hassel 'in yöneticisi olduğu bakımevinde kalıyordu ve akıl sağlığı da dahil olmak üzere sağlığını yitirmişti. Gestapo subayı Franz Beewen, öldürülen kadınların psikiyatrı Simon Kraus ve aristokrat psikiyatr Minna Von Hassel, Nazilerin nefes aldırmadığı Berlin' de bu cüretkâr cinayetleri işleyen katilin peşine düşerler. Muhteşem bir polisiye /gerilim
Mermer Adam
Mermer AdamJean-Christophe Grangé · Doğan Kitap · 20221,639 okunma
Sigmund Freud
Sigmund Freud (1856-1939), psikanaliz öğretisini geliş­tirmiş, Yahudi kökenli nörologdur. Aynı zamanda psikoanalitik kuramının kurucusudur.
Sayfa 166 - Destek Yayınları: Haziran 2013Kitabı okudu
Yet another Tatar community lives in Poland. The Polish Muslim-Tatars, as they call themselves, numbered 5,500 in 1939. This community, however, is made up of the remnants of Tatar soldiers who settled in the territory of the Lithuanian Grand Duchy in the fourteenth century.
1939 yılında komünist oldum ve bir daha da arkama bakmadım.
Reklam
Sabahattin Ali'nin, Falih Rıfkı'nn başyazarlık yaptığı Ulus'ta 1939'da tefrika edilen İçimizdeki Şeytan romanında, Nihat adıyla geçen Nihâl Atsız ve arkadaşlarıyla "tatar suratlı herif" diye geçen Zeki Velidi Togan da tevkif edilir. Romandaki suçlamalar (S. Ali 2017: 240), 1944'teki bu davanın suçlamalarıyla neredeyse aynıdır. Sabahattin Ali, Türkçülere ne yapılması gerektiğini sanki beş yıl önceden yazmış gibidir.
Atsız'ın 01 Ağustos 1943'te yazdığı En Sinsi Tehlike adlı broşür de Türkçüleri ve kendisini faşist ve Almancı olarak itham eden En Büyük Tehlike adlı broşüre cevaptır. En Büyük Tehlike, Faris Erkman imzasını taşıyordu ama Reşat Fuat Baraner tarafından yazılmıştı. Atsız'ı ve Türkçüleri, Sovyetler'deki Türkleri esaretten
Atsız'ın bu yıllardaki kalem kavgalarından biri de Reha Oğuz Türkkan'la yapılmış olan kavgadır. Türkkan daha lise öğrencisi iken Gürem adlı gizli bir örgüt kurarak bazı gençleri çevresinde toplamış, 1938 sonundan itibaren çıkardığı Ergenekon ve Bozkurt dergileriyle, 1940'ta yayımladığı Türkçülüğe Giriş kitabıyla genç yaşta belli bir
1939-1942 yıllarında Atsız'ın en sık görüştüğü isimlerden biri hiç şüphesiz Doktor Rıza Nur'dur. Atsız, aynı zamanda Tanrıdağ dergisinin idarehanesi de olan Rıza Nur'un Taksim'deki apartman dairesine sık sık gidiyordu. Atsız'ın Çınaraltı dergisine de ara ara uğradığını biliyoruz (Atsız 1943: 15). 1940ʻların ilk yıllarında Atsız'ın sık görüştüğü isimler arasında İsmet Rasin Tümtürk ile Nurullah Barıman da vardır. Hatta İsmet Rasin'in otomobiliyle birlikte gezintiye çıktıkları da oluyordu (Atsız 1943: 17).
Yahudiler ileri gelenlerinden bazılarını toplumların hayatlarını tahrip etmede köprü görevi görmeleri için öne çıkarmışlardır. Yahudi olmasına rağmen Darwin'in teorisini, inkarcılığı yaygınlaştırmak amacıyla yaydılar. 1939 senesinde çıkan Bert oğulları (Yahudi oğulları) kararında şu ifade yer almaktadır: "Onları dinlerinden uzaklaşma fikrine ikna edebilmek için başka toplumlarda yalancı özgürlükçü devrimcilik ruhu yaydık. Hatta bu dinlerin ilkelerin anlatmayı utanç verici bir şey sayacak anlayışı bu toplumlarda hakim duruma getirdik. Birçoklarını dinsizliklerini ve yaratıcının varlığına kesinlikle inançları olmadığını açıkça ilan etmeye ikna ettik. Darwin'in teorisine dayanarak maymunların çocukları olmakla övünecek kadar onları sapıttık."
Sayfa 30
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.