Ne kötü dönemlermiş
27 Mayıs 1960'tan farklı olarak, 12 Mart 1971'de ve 12 Eylül 1980'de, birbirinden berbat iki faşist dönem yaşadık. Beyazıt meydanında ya da Ankara'da bir evde gençler toplu kıyıma uğruyor; öğretim üyeleri vuruluyor, hattà adı solcuya çıkmayanlar bile öldürülüyordu. 7 Nisan 1978 de Server Tanulli kurşunlanıp, tekerlekli sandalyeye mahkum edilmişti. Ikide birde kapatılan üniversitelerde, silah sesleri, kız öğrencilerin çığlıkları, faşistlerin kurt ulumaları duyuluyor, yerde kan lekeleri ve üstü gazetelerle örtülü gencecik ölüler görülüyordu.
Sayfa 292 - Yapı Kredi yayınları 46. baskı şubat 1999
1980 lerin başında bir arap ülkesinde yaptığımız bir seminerde, 1960 larda Türkiye de bulunan bir Sudanlı diplomat salondaki Arap aydınlara; "Benim bundan 15 yıl evvel gördüğüm Türkiye'ni köylüleri dahi, bizim bürokratlarının ve okumuşlarımızdan çok daha ötede demokrasi ve vatandaşlık bilincine sahipti" demişti.
Sayfa 191Kitabı okudu
Reklam
"Bu değişim bence 1960'larda başladı ama 1980'lerden sonra çok hızlandı. Keza yeni zenginler 1980'lerde türemiştir. Zengin dediğin her dönemde türer de açıktan açığa, saçma tüketim yapan, tüketimi bir gösteriş fırsatı olarak kabul eden zengin türü bizde 1980'lerde belirdi. Etraflarını da çok etkilediler, rol model olarak görüldüler. Bu beni dehşete düşürüyor. Bu tutum, memlekete muhafazakâr iktidarlarla gelmiştir; bunu da belirtmeli. Toplumun dengesi bozuldu. Maalesef artık dengesiz bir toplum olduğumuzu ifade etmeliyiz. Şüphesiz bütün dünyada bir çözülme, bozulma, dekadans [gerileme, inhitat] var ama esas bizim toplumumuz açısından ciddi bir eşitsizlik mevcut. Biz bu dekadansa daha fazla maruz kaldık. O sert taş herkesin kafasına düştü ya, bizim kafamıza daha fena düştü."
Hikaye çok güzeldi hepsini paylaşayım dedim :')
KOT PANTALONUN ADI NEREDEN GELİYOR? Bildiğiniz üzre ülkemizde blue jean modeli pantalonlar aynı zamanda kot olarak isimlendirilirler. Efsaneye göre kot pantolona zamanında Kot'un pantalonu deniliyormuş. Fakat bu ifade zamanla değişerek kot pantolon olarak değişmiş. İlk başta kulağa saçma gelen bu efsane aslında gerçek. Kot ismi bu tip
Fuat Sezgin
Türkiye Cumhuriyeti 1960 yılında Fuat Bey’i üniversitesinden kovmuş, elinden bilim yapma ve bilim yaparak yaşama imkanlarını almıştır.
Devre uysam olurum devlete şakşakçıbaşı/ Sade şakşakçı değil hem de fırıldakçıbaşı”
Sayfa 243Kitabı okudu
Reklam
1960 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan deneysel bir araştırmada, bir hastanede yeni doğan bebeklere, yetişkinlerin bir insanın kalp sesleri dinletildiginde bu bebeklerin çoğunun ağlamayı kestikleri ve bir bölümünün uykuya daldıkları gözlemlenmiştir. Bunu izleyen bir diğer gözlem de, annelerin bebeklerini genellikle göğüslerinin sol yanında, kalbin bulunduğu bölge üzerinde tuttukları fark edilmişti.
Sayfa 35
1960'lı yıllardan bu yana dünya gündeminde bulunan alıkonma olayları hiç şüphesiz gezegenimiz tarihinin en karmaşık, en olağanüstü olaylar dizisidir.
Sayfa 17 - Destek yayınlarıKitabı okuyor
1960'lar
Duyduğuma göre, Ferhan Şensoy, bir oyundan sonra, üniformalı bazı oyucularını geceleyin Beyoğlu’na salmış. Oyuncuların üstündeki üniformalar tamamiyle uydurmaymış. Ne Türk ordusununkine ne de Türk Polis Teşkilatınınkine benziyormuş. Oyuncular, caddeden geçen yurttaşlara yaklaşıp, sert bir sesle “kimliğini göster!” diye emretmişler. Yurttaşlar hemen kimliklerini göstermişler. “Arkanı dön! üstünü arayacağız!” diye emretmişler. Yurttaşlar, bu emre de boyun eğmiş. Koskoca Beyoğlu Caddesinde, hiç kimse, ”siz kimsiniz? üstünüzdeki üniformayı tanımıyoruz. Benden bunu istemeye ne hakkınız var?” diyerek, hesap sorma cesaretini gösterememiş. Çünkü üniforma, uydurma da olsa, bir otoritesinin simgesidir ve HALKIMIZ BOYUN EĞER OTORİTEYE…
Sayfa 284Kitabı okudu
Biz bugün ordudaki uygulamaların eskiden beri geldiğini sanıyoruz. Sanki öteden beri askerler namaz kılmaz, sürekli laiklikten bahseder, bıyıksız, sakalsız olur gibi... Oysa bıyığın yasak olduğu, namazın, ibadetin yasak olduğu bir ordu 1960'tan sonra icat edildi. Ondan önce orduda imamlar görevliydi. Subaylar da bıyık bırakabilirdi. Şimdi nerede kışla camileri? Nerede namaz kılan ve kıldıran komutanlar? O yüzden bugüne bakıp geçmişi değerlendirmeyelim. Çuvallarız.
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.