d i l a r a

724 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
51 günde okudu
Tutunamayanlar
Ahh Oğuzcum Atay ne güzel bir yazarsın sen. Bugüne dek gördüğüm o müthiş kitap alıntılarının çoğunun Tutunamayanlar’a ait olduğunu okuduktan sonra anladım. Bir rivayete göre Türkiye’nin en çok yarım bırakılan kitabıymış. İş yerinde beni bu kitabı okurken görenler “ayyy nasıl okuyorsun, hayatta okuyamadım, yarım bıraktım, hiç beğenmedim” minvalinde yorumlar yaptılar. (Rektör Hocam hariç <3) Oğuz Atay postmodern tarzında yazdığı için kitaplarını okumak hakikaten biraz zor oluyor. Çünkü kitapta bir olay örgüsü olmuyor. Kitabın büyük çoğunluğunu, başkarakter Turgut Özben’in kendi iç dünyasında konuşması oluşturuyor. Mühendis olan Turgut’un yine kendisi gibi mühendis olan arkadaşı Selim Işık’ın intiharı üzerine kendini onun hayatını araştırırken bulur. Hayattayken bu kadar anlamaya çalışmadığı arkadaşı Selim’i öldükten sonra anlamaya çalışır. Hep Selim gibi düşünür, Selim’i adeta beyninin içinde taşır. Selim’in bütün arkadaşlarıyla görüşür, onun hakkında bilgi toplamaya başlar. Sonra herkesin bildiği meşhur Olric çıkar ortaya. Turgut ile sürekli konuşur. Roman bu şekilde devam eder. İçindeki cümleleri ile, Turgutun ve Selim’in yaşadıkları ile hayatımda yer edinmeyi başardı. Hâlâ ara sıra açıp okurum altı çizili satırları. Okunması gereken kitaplardan biri olduğunu düşünüyorum. Çok zekice eleştriler hatta mühendislik bilgilerinden esintiler vardı. Canım Oğuz Atay diğer kitaplarını da okuyacağım inşallah zamanla <3
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202062,4bin okunma
Reklam
239 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Dorian Gray’in portresi Oscar Wilde’nin okuduğum ilk romanı oldu. Çok beğenerek okudum. Eşcinsellik içerdiğini duymuştum ama benim okuduğum baskıdan mı bilmiyorum ama o tarz içeriklere rastlamadım. İçinde aşırı aşırı güzel alıntılar vardı. O zamandan resmen günümüze ışık tutmuş yazar anlattıkları ile. Buradan da yüzyıllar geçse bile insanoğlunun hiç değişmediğini görüyoruz. Gelelim konusuna; Dorian çok yakışıklı olağanüstü güzellikte bir delikanlıdır. Çok yakın arkadaşı ressam olan Basil, bir gün Dorian’ın portresini yapmak ister. O esnada Dorian, Lord Henry ile tanışır. Lord Henry, Dorian’a güzelliğin her şeyden önemli olduğunu anlatır. Hayatta tek gerçeğin zevk almak olduğunu başka hiçbir şeyin önemli olmadığını; iyilik, erdem gibi şeylerin önemsiz olduğunu söyler. Onu zevk ve sefa içinde yaşamaya teşvik eder. Dorian bundan etkilenip kendini giderek kötüye, şeytani olana, zevk almaya adar. Yıllar geçer Dorian hiç yaşlanmaz ama portresini görene kadar bunu anlayamaz. Portresine baktığında kendisinin gençliğine karşılık portrenin yaşlandığını fark eder… Artık tuttuğu dilek kabul olmuştur. Hayatta hep genç kalmak için ruhunu satan Dorian için bir kurtuluş var mıdır? Okuyup görünüz :)
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Sentez Yayınları · 200974,2bin okunma
314 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Colleen Hoover’ın okuduğum ikinci kitabı oldu Verity. Umutsuz’u okumuştum daha önce de. Onu da beğenmiştim ama bu çok başkaydı. Elimden bırakmakta zorlandım. Sanki bir diziyi izliyormuşum gibi hissettirdi bana. Okurken ürperdim bile diyebilirim. Verity adında bir yazarın kaza geçirmesiyle yazdığı kitap serisi tamamlanamayacağı için, kitabını devam ettirecek bir yazar arayışına girerler. Jeremy -Verity’nin kocası- yazar ile görüşmeye giderken tesadüfen aradıkları yazar Lowen ile tanışır. Lowen onların evine yerleşir ve onlarla yaşamaya başlar. Bir yandan kitabın devamını yazıp bir yandan ailenin geçmişini araştırmaya başlar. Sır dolu evde gerçekler gün yüzüne çıkar. Ama onlar gerçek mi yoksa manipülasyon mu okuyunca siz karar verin :)
Verity
VerityColleen Hoover · Independently Published · 20184,914 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
94 syf.
8/10 puan verdi
·
12 saatte okudu
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
’in okuduğum ikinci kitabı oldu. İlk kitabı
Aşk ve Öbür Cinler
Aşk ve Öbür Cinler
de çok güzeldi bu da aynı şekilde. Bu kitabında da aşkı anlatmış yazar. İsmi her ne kadar argo olsa da içeriği tamamen aşk ve yaşlılık. 90 yaşında olan gazeteci bir beyin, o güne dek yaşamadığı bir duyguyu nasıl tattığından bahsediyor. O güne kadar aşk duygusu olmadan birlikte olduğu kadınları anımsıyor. Aşık olduktan sonra kendinde olan değişimleri, aşk için nelerin yapılabileceğini bunlar olurken yaşının ilerleyip yaşlılığın onda oluşturduğu etkileri anlatmış. Çok derin olmadığı için birkaç saat içinde okuyup bitirebileceğiniz bir kitap olmuş. Yazarın birkaç yerinde ölüme değinen güzel sözleri olmuş. “Ne yaparsan yap, bu yıl ya da yüz yıl içinde bir gün sonsuza dek öleceksin.” En çok bunu beğendim. Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar :)
Benim Hüzünlü Orospularım
Benim Hüzünlü OrospularımGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202021bin okunma
462 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
270 günde okudu
Her seferinde çıtayı nasıl bu kadar yükseğe çıkarıyor hayret ediyorum. Hayran olmamak elde değil gerçekten. Hiçbir kitabını es geçmeden okuduğum için kendimi şanslı hissediyorum! Tüm kitaplarını çok beğendim ama bu son kitabı o kadar muhteşem bir örgü ile yazılmıştı ki. Katil şu diyorsunuz, teori çürüyor diğeri diyorsunuz o da olmuyor. En sonunda çok zekice tasarlanmış bir cinayet olayını açıklıyor. Harika mutlaka okuyun :)
Tepenin Laneti
Tepenin LanetiJohn Verdon · Koridor Yayıncılık · 20211,922 okunma
Reklam
Reklam
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.