81 kuşağı olarak şunu diyebilirim 2000' den sonra, yani milenyum ile bozulmalar başladı. Hayat tadsız, tuzsuz olmakla birlikte nesilde de değişikler başladı. 2000' e kadar her şey daha anlamlıydı. Hiç bir şeyimiz yoktu ama mutluyduk. Sürekli oyunlarla geçerdi zamanımız. Pazar gününü iple çekerdik bizimkileri izlemek için. Tabi öncesi Erkan Yolaç ile evet hayır yarışması ah o eski günler ne kadar keyifliydi. Annemiz bizi yıkardı sarıp sarmalardı sonra renksiz tv karşısına geçip bu güzellikleri yaşardık. Her şey renksizdi tv, resimler de öyle ama inanın daha anlamlı, güzel ve samimiydi. 2000 sonrası ve şimdi 2022 ye az kala samimiyeti kaybettik. Şu an her şey renkli mamafih , manasını ve bununla birlikte samimiyetini kaybetti. Sürekli ama sürekli tüketiyoruz her şeyi sevgileri, sevgilileri, kalıp kalmadığı bile tartışılacak olan aşkları ilişkileri ne bulursak tüketiyoruz ve hep fazlasını istiyor doymuyoruz. Bizler tükettikçe karşımıza hep tüketilecek yeni şeyler çıkarıyorlar. Hani Sezen Aksu' nun Tükeneceğiz şarkısı vardır işte 2000 sonrası tükenmenin fitilini ateşlemişiz ve nihayetinde sonuç Tükenilmişlik sendromu. Tükettik, tükendik.