Fransızların, yolları üzerindeki köylerde yaptıkları kötülükler duyulunca köylüler ve milli kuvvetler, Çatalmazı Boğazı'nda Fransızları sıkıştırmış ve onlardan birçoğunu öldürmüşlerdi. Bu hareket gerçi Antep'teki Fransız komutanını kızdırdı, fakat belki de Fransızların kabahatli olduklarına kanaat getirdiği için herhangi bir harekete
Sayfa 192
Urfa savaşçıları yeter derecede desteklenememiş ve 1920 Mart'ında durum, çok kritik bir hâl almıştı. Onun için Urfa eşrafından bir heyet, 19 Mart 1920'de, Karaköprü köyünden, Mustafa Kemal Paşa'ya bir telgraf çekerek, 42 günden beri savaşlara sahne olan Urfa'da bu süre içinde Urfalıların verdikleri şehitlerin, kendilerine
Sayfa 189
8 Mart'ta Sıdıka
Ağacı kesiyorlarmış, ağaç dile gelmiş, "Beni kesen baltanın sapı bendendir, yanarım yanarım ona yanarım." demiş.
Sayfa 135 - Telos Yayınları / (8 Mart'ta Sıdıka)Kitabı okudu
İKTİSAT-KÖYCÜLÜK / MEMLEKETÇİLİK-SOSYAL ADALET
Atsız Türk düşünce hayatına 15 Mayıs 1931 tarihinde çıkmaya başlayan Atsız Mecmua ile girer. Bu dergide çıkan Boz Kurt imzalı ilk yazılarında Anadolu'ya, "memleket"e, köye ve köylüye ağırlık verdiği görülür. "Bir kuş bakışı" başlıklı ilk yazıda bulunan şu cümleler dikkat
DİN-YOBAZLIK:
Atsız ilk olarak 1932 yılında, "Aynı tarihî yanlışlığa düşüyoruz” başlıklı yazıda din konusuna temas eder. Konuya bir tespit ve bir soruyla girer: "Bugün din hayatta birinci safta bir rol oynamıyor. Devlet dini bit kenara atmıştır. Fakat din, halk yığınları üzerindeki büyük nüfuzunu yapmakta devam ediyor. Ve Bolşevik Rusya
Günlerden 3 mart 1994...Saat 21.30...Hacer'in karakolda babasına teslim edilişinden tam sekizbuçuk saat sonra. Polis telsizlerinden Beykapısı Mahallesi'nde bir cinayet işlendiği duyuruldu. Verilen adres Hacer'in eviydi. Öldürülen de Hacer'di...Aşiret kanunlarının uygulandığı Karamusa Sokağı'nda "kara bir
Sayfa 37Kitabı okuyor
