Esir-i aşkın olduk. Gerçi kurtulduk esaretten.
Şimdi ben de kendimi kırılmış, iki parçaya bölünmüş bir kitabe sayıyorum ki bir parçam Gönül'dür. İkimizi birleştirmeden, alın yazımızdan bir mânâ çıkarmak kâbil olmaz.
Yüz kişi kadar savaşçı ve muhafız askeriyle düşmanın Eritre taburuna taarruz ettim. Beş yüz metreye kadar yaklaştım. Tahkimatlardan üzerimize ateş açıldı.
Sağ kolumdan kurşunla yaralandım. Çok kan kaybediyorsam da askerin manevi kuvvetini bozmamak için savaş hattından çekilmeyeceğim. Ölürsem yanımda Remzi Efendi vardır. O benim kuvvetimi de idare eder.
Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince, insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım