Aşk bizi mutlu ediyor, çünkü onun sayesinde kurtuluyoruz bilincimizde. Kendimizi aptal gibi hissediyor ve bundan zevk alıyoruz. Aptal bir aşığa dönüşmek resmen mutluluk veriyor bize.
İlk defa bir kıza çıkma teklif ettiğim zaman şu yanıtı almıştım: ''Kusura bakma, kendimi henüz biriyle çıkmaya hazır hissetmiyorum...''
İtiraf edeyim, bugüne kadar duyduğum en nazik reddetme şeklidir bu.
Hazır hissetmiyormuş.
Sanki uzaya füze gönderecek.
Alt tarafı hamburgerciye gidip el ele tutuşacağız. Duran Duran dinleyip vatkalı montlarımızı göstereceğiz. Öpüşmenin bile yüz metre uzağındayız. Nesine hazır hissedeceksin?
Hem memleket işgal altındayken Kurtuluş Savaşı'na hazır mıydı atalarımız? Hatta tam aksine yorgun, yenik ve yaralıydılar. Ama Gazi Paşa'nın arkasında çıktılar yola.
Lenin'in Sovyetler'i XX. yüzyılın kaderini değiştirmeye hazır mıydı gerçekten?
“Bir sevgili gittiğinde,ona baktığınız gözlerinizi de alıp gitmiştir.
Bir sevgili gittiğinde,altında onunla dolaştığınız gökyüzünü de alıp gitmiştir.
Bir kuş,bir sevgili…
İnsan kaybettikleriyle insandır.”