Araf
@Arafbrldy_
Asırlardan uzat ellerini Vera '
Ellerini bulur ellerim bir Grozni kuşatmasında..
9 okur puanı
Aralık 2021 tarihinde katıldı
Şükrü Erbaş '
Tuhaf bir adam oldum
Kendimle konuşuyorum evin içinde
Biraz da şu koltuğa oturayım, diyorum
Perdeleri ne kadar zamanda yıkardın diyorum
Bir gün olsun açık bırakmıyorum yatağımızı
El ayak değmeyen yerler nasıl tozlanıyor böyle
Merak etme , Mutfağı tertemiz ettim
Terlikler senin istediğin gibi duruyor
Çamaşır ipini silmeden asmıyorum çamaşırı
Bir kahve yapayım diyorum
İki fincan koyuyorum , süt hazırlıyorum sana
Sessizlikten mi nedir ?
Bütün bunları yüksek sesle söylüyorum
İnsan başka nasıl katlanır ölüme , bilmiyorum.
Sayfa 59 - KırmızıKediKitabı okudu
Seni unutacak ömrüm kalmadı
Bir soğuk zamanın akşamında
Dönüp yine sana başlıyorum...
Sayfa 34 - KırmızıKediKitabı okudu
Üç kez tahtaya vurulacak bir hikaye
Hiçbir masada , varsın açılmasın.
Sayfa 63 - KarakargaKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Elimle koymuş gibi bulduğum adresten dönerken nasıl kaybolduğumu
Sonra anlatırım ben sana..
Sayfa 107 - KarakargaKitabı okudu
Geçtiğimiz altı ayda çok şey oldu
Bir yatağın sağ köşesinde bana sarıldın
Dünyanın Güneşe olan yakınlığı değişti
Ve ben ilk kez yakınmadım..
Sayfa 26 - KarakargaKitabı okudu
Geçtiğimiz altı ayda çok şey oldu
Bir tek bunu anla istedim...
Sayfa 10 - KarakargaKitabı okudu
Sevgi
Şayet sevgili , sevene ateşe gir , dese korkmadan girer . Şu dağı öteye naklet dese yılmadan nakleder .
Sahabelerden Haram İbni Melhan cihad meydanında kılıçlar bedenini paramparça ederken " Kabe'nin Rabbine yemin ederim ki kurtuldum " diyerek sevgi ile haykırdı .
Sahabelerden Umeyr İbni Himam cennete bir an önce gitmek için " Bu hurmaları yiyinceye kadar beklemek çok uzun bir zaman diyerek elindeki birkaç hurmayı , sevgi ile atıp şehit oluncaya kadar savaştı .
Abdullah İbni Amr El Ensari , Allah'ım bugün kanımı al ki benden razı olasın diye sevgi ile haykırdı .
Kurtulan sevgi ile kurtuldu , canını veren sevgi ile canını verdi ...
Sayfa 14
Babaların Günahları
Zaman akıp giderken suyu çekilip kuruyan bir nehir gibi içine gömülen sırları açığa çıkarıyor , kıyısında durup baktığımız geçmiş bütün gerçekleri anlatıyordu . Kaçamıyorduk , saklanamıyorduk , ne kadar derine gömersek gömelim toprak günahları kabul etmiyordu . Yıllar kadar uzaklaştığımız günahlarımız bir köşede ansızın karşımıza çıkıyor, bizi yakalıyordu .
Her günah sahibini tanırdı .
Babaların günahlarıysa çocukların kaderine yayılırdı .
Bir günahın gölgesi altındaydım '
Sayfa 192Kitabı okudu
Senin yaşadığın yerdeki insanlar dedi Küçük Prens . Bir bahçenin içinde binlerce gül yetiştiriyor ve yine de aradıklarını bulamıyorlar .
- Doğru, bulamıyorlar
Ve aslında aradıkları şeyi , tek bir avuç suda bulabilirlerdi .
- Elbette .
Ve Küçük Prens ekledi :
" Ama gözler göremez . İnsanın kalbiyle araması gerekir. "
Sayfa 88Kitabı okudu
Fani ne demek diye tekrarladı Küçük Prens .
- Fani , ortadan kaybolmaya , yok olmaya mahkûm demektir .
- Benim çiçeğim yok olmaya mahkum mu ?
- Elbette
Küçük Prens de , Çiçeğim fanidir diye düşündü . " Kendini korumak için dört dikeninden başka bir şeyi yok ve ben onu gezegenimde yapayalnız bıraktım . "
İlk defa pişmanlık duydu .
Sayfa 62Kitabı okudu
Bir gün kırk dört kez güneşin battığını gördüm .
Biliyor musun , insan böyle üzgün olunca güneşin batışını izlemekten hoşlanır diye ekledin biraz sonra .
O gün , güneşin kırk dört kere battığını gördüğün gün , o kadar mı üzgündün ? diye sordum .
Ama Küçük Prens yanıt vermedi..
Sayfa 29Kitabı okudu
Ne hissettin Ediz ? Bir annenin olmadığını fark ettiğin o ilk anda ne hissettin ? Kalbin ilk neye kırıldı ? Ruhun ilk ne zaman yaralandı ? Korktuğunda ilk kimin kapısını çaldın ? Babanın mı ? O da yok olduğunda çaldığın sadece arkası boş kapılar mıydı ?
Sayfa 69Kitabı okudu
VEDA GÖZYAŞLARI :
Abdullah b. Mesud ( r.a ) der ki :
Rasulullah'ın hastalığı ağırlaşınca " Ya Rasulullah senin namazını kim kıldıracak dedik . Bunun üzerine o ağladı, biz ağladık. Sonra şöyle buyurdu : Yavaş olun . Allah sizi bağışlasın ve Peygamberiniz hatrına sizi mükafatlandırsın . Beni yıkayıp , koklayıp, kefenledikten sonra kabrimin ucuna koyun . Sonra benden bir müddet ayrılın. Çünkü namazımı ilk önce dostum Cebrail , sonra Mikail , daha sonra İsrafil , sonra bir melek ordusuyla birlikte ölüm meleği kıldıracak . Sonra bana selamı ilk önce ev halkımın erkekleri , sonra kadınları versin . Sonra yanıma teker teker, grup grup girin . Ağlayan, inleyen ve çığlık atan kadınlarla bana eziyet etmeyin . Burada olmayan kardeşlerime benden selam söyleyin . Sizi şahit tutuyorum ki ; ben bu günden kıyamet gününe kadar İslama girecek ve dinime bana tabi olacak herkese selam gönderiyorum .."
Ve aleyküm selam Ya Rasulullah...
Sayfa 89Kitabı okudu
VAHYİN KESİLMESİ :
İbn İshak der ki :
Sonra Resulullah'a gelen vahiy bir süre daha kesildi ve bu onu çok üzdü . Bunun üzerine Cebrail ( a.s ) Duha suresini getirdi . Ona nice lütuflar ihsan eden , Onu hiç bırakmayan , darılmayan Rabbi bu sürede Duha vaktine yemin ederek şöyle buyuruyordu :
" Andolsun kuşluk vaktine ve sükûna erdiğinde geceye ki , Rabbin seni terk etmedi ve sana darılmadı " ( Duha 1-3 )
Sayfa 45Kitabı okudu