Savaşlarda yok olmuş uluslar vardır, yakılmış yıkılmış, kumlar altında kalmış kentler vardır. Öyle zamanlar oldu ki, insan izi görebilmek umuduyla çok bekledim. İnsanlar savaşa kalktıkça, 'durun, kan dökmeyin! ' diye karşı çıktım. Şimdi de aynı şeyleri söylüyorum: Ey denizlerin, dağların ötesinde yaşayanlar! Ey bu dünyanın insanları isteğiniz nedir sizin? Toprak mı? İşte toprak karşınızda, benim. Ancak, hepiniz içinim ben bana göre sizler birbirinize denksiniz. Benim yüzümden kavgaya gerek yok. Sizin dostluğunuzu, emeğinizi istiyorum. Sürülmüş tarlalara bir tohum atın, size yüz tane vereyim. Dikeceğiniz bir dalcıkta size koskoca çınar yetiştireyim...