Avni Alper

Ankara Kitap Fuarı
Bu yıl Eylül Fuarcılık’ın düzenlediği Ankara’nın en büyük kültürel etkinliği olan Ankara Kitap Fuarı bugün sona eriyor. Fuara katıldım ve yine belli başlı sorunlar büyüyerek devam ediyor. Alfa Yayınlarının standı çok küçük ve çalışanlar son derece ilgisiz ve bilgisiz. Ayrıca kitap da getirmemişler doğru düzgün.Alfa kadar olmasa da Everest yayınlarımın da standındaki kişiler yayınevi grubundan habersiz. Bu arada bazı yayınevinde çalışanlar ise DK gibi Kırmız Kitap gib her kitap hakkında 10 dakika konuşabilecek kadar konuya hakim Semerkand yayınları devasa bir stand alanı almış ama buna rağmen içini dolduramamışlar. Pek çok yayınevi de yok listemdeki kitapların çoğunluğunu bulamadığım ilk ve tek fuar oldu. Park yeri organizasyonu ve trafik konusu vb. konular da cabası. Eylül fuarcılıpın organizasyonu ise tam bir fecaat. Sonuçta bu fuar benim için çok büyük hayal kırıklığı oldu.
Reklam
Ben bir fani yaprağım siz ağacı kurtarmaya bakın Avni Alper
İzlemiyordum haber falan. Ne kadar mutluydum loş bir ışıkta hafif bir Blues eşliğinde kitap okuyordum. Yine bir felaket oldu yine tv ve sosyal medya açmak zorunda kaldım ve sizi gördüm Allah hepinizin belasını versin. Tekrar içime kapanıyor.Siz kötülerden kitaplara sığınıyorum

Reader Follow Recommendations

See All
Bir kitap serisi yayınlarken niye serinin son üç cildinin kapak dizaynını değiştirirsin ki. Kitaplığında yayın evine göre sınıflandırma yapan kişilerin en büyük sıkıntılarından biri de sürekli yayınevi değiştiren yazarlardır.
Reklam
İnsanlara güvenmediğim için kitaplara sığındım. Düşünsenize size değil yazdıklarınıza inanıyorum. Nasıl bir çelişki bu ?
Okurken bir nokta var. Bu nokta belli belirsiz bir ânı simgeler. Kitap okumaya yıllarınızı verdiyseniz. Bir noktadan sonra okumanız hızlanır kelimeler beyninizde canlanır ve okuma açlığı oluşur. Bu hipoglisemi gibi bir kısır döngüdür. Artık okumadan duramazsınız. Geçmiş olsun.
Hegel’in Tin’in Fenomenolojisi okunmaz, okunmaya çalışılır ve başarılamaz bu böyledir.
Rüyamda Japon bir kızla birlikte kapalı cam bir küpün içinde uçan sineğe bakıyoruz. Kız, cam küp tam olarak 400 cm küp diyor Nereden biliyorsun diyorum. Sinek söyledi diyor Sinek bunu nasıl hesapladı diye soruyorum Seninde bildiğin gibi sinekler hesap kitap bilmezler ve sadece benimle konuşabilirler. Ben sana sineğin ne söylediğini söylüyorum. Belki sinek bana yalan söyledi. Gerçi bunu niye yapsın diyor. Susuyorum. Yorum : Çok Murakami okumuşum