Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur " Kim kafasına göre şu Kur'an'ı açıklamaya kalkarsa cehennemdeki yerini hazırlasın" (Tirmizî, Tefsir, 1)
Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur " Hiçbir kaynağa dayanmadan kendince Kur'an'a mana veren, isabetli söylese de yaptığı yanlıştır." ( Ebû Dâvûd, İlim, 5)
İmam Şâfiî (rah.) " Şayet sünnet-i seniyye olmasaydı Kur'an'da bize emredilen ibadetlerden hiçbirini nasıl yapacağımızı bilmezdik" diyerek Kur'an-ı Kerim'in sünnetle tefsir edilmesinin zorunluluğuna dikkat çekmektedir.
Sevgili Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem Fatiha hakkında ; Kur'an'ın en azametli suresi olup böyle bir surenin daha önce kimseye verilmediğini ve her derdin devası olduğunu bildirmiştir.
Fatiha suresi yüce kitabımız Kur'an'ın ilk suresi olması yönünden başlangıç i, açılış manasında "Fatiha" olarak isimlendirilmiştir. Bu sure-i celile aynı zamanda toplu halde inen ilk suredir.
Allah'ın hâfi (gizli görünmez) olması çok fazla zâhir olduğu içindir. Kibriyası (yüceliği) sebebiyle görünmezdir. O kadar zâhir ve yakındır ki zâtı görülemez.
Insan günahları ve şehvetlerini tamamen terk etmedikçe gafletten kurtulmadıkça ârif olamaz. Mâsivadan alakayı tamamen kesmedikçe Allah'ı tamamıyla tanıyamaz.
İhlasın 3 derecesi vardır:
1- avam tabakasının ihlası dünyevi ve uhrevi nimetlere Nail olabilmek için yapılan İhlas
2- havas tabakasının ihlası sadece ahiret nimetleri için yapılan ihlastır
3- Ehassü'l Havas tabakasının ihlası ise ne dünya ne de ahiret içindir sırf Ubudiyyet için yapılan ihlastır
Yüce Allah kullarının duasına icabet eder. İcabet üç şekilden biriyle olur.
1- Kula istediğini vermek
2- istediğini vermek yerine başına gelecek bir takım musibetleri def etmek
3- kulun istediğini mukabil ahirette bol nimetler vermek.