Serhat

Serhat
@Benzaitennyo
Hacı Bektaş Veli'nin küçüklüğü...
“Lokmân-ı Perende, hacdan dönünce Horasan erenleri, bir araya gelip Lokman’a hac kutlamıya geldiler. Mektebin ortasından akan pınarı görünce biz dediler, daima buraya gelir giderdik, bu pınar yoktu. Lokmân-ı Perende, Hacı Bektaş Hünkâr’ın kerametidir bu dedi. Lokmân-ı Perende, Hacı Bektaş Hünkâr, bu azizdir dedi, Bektaş’ı gösterdi. Erenler, bu, henüz çocuk, ne münasebetle ve nasıl hacı oldu dediler. Lokmân-ı Perende, Hacı Bektaş’ın kerametlerini birer birer anlattı. Kâbe’de namaz kılarken dedi, Bektaş da daima benimle namaz kılardı. Namaz bitince kaybolurdu. Erenler, bu daha küçücük bir çocuk, bu kerameti nereden bulmuş dediler. Hacı Bektaş Hünkâr, mübarek ağzını açıp ben dedi, Kevser sâkisi, âlemlerin rabbi Tanrının arslanı, vilâyet padişahı, mü’minler emîri Hazreti Ali’nin sırrıyım. Bizim aslımız, neslimiz odur, bu çeşit kerametler, bize mirastır. Bizden bunun gibi kerametlerin zuhuruna şaşılmaz, çünkü Tanrı nasibidir bu. Horasan erenleri, eğer dediler, gerçekten Şâh’ın sırrıysanız onun nişanları vardır, gösterin de görelim, tasdik edelim, inanalım. Hazreti Ali’nin bir nişanı buydu; mübarek avcunun ortasında güzel, yeşil bir beni vardı. Hazreti Hünkâr Hacı Bektâş-ı Velî, mübarek elini açıp gösterdi, baktılar ki avcunun ortasında güzelim bir yeşil ben var. Mü’minler emîri Ali’nin, mübarek alnında da güzel, yeşil bir ben vardı dediler. Hünkâr Hacı Bektâş-ı Velî, mübarek alnını açıp gösterdi, alnında da yeşil, nûrânî bir ben gördüler. Hepsi de, dervîş-i dervîşân, eksiklik ettik diye özür dilediler, keramet de ancak böyle olur dediler, teslim oldular.”
Abdülbâki Gölpınarlı, Manakıb-ı Hacı Bektâş-ı Velî «Vilâyet-Nâme», 1958, İstanbul.
Reklam
Yunus Emre, menkıbevî anlatılara göre nasıl büyük bir divan şairi olmuştur?
«O civar karyelerinden [köylerinden] birinde Yunus isminde, rençberlikle geçinir, çok fakir bir adam vardı. Bir sene kıtlık oldu ve Yunus’un fakirliği büsbütün arttı. Nihayet, birçok keramet ve inayetlerini duyduğu Hacı Bektaş Veli’ye gelip yardım istemek fikrine düştü. Sığırının üstüne bir miktar alıç koyup dergâha geldi. Pirin ayağına yüz
Çok iyi nükte.
<<...belki bütün dünyâda en sağlam ve mantıklı cümle yapısına sâhip olan Türkçe'nin, kendi tabiî cümlesini bozup, onun yerine, ''devrik cümle, ters cümle'' şekilleri koymak da Türkçe'ye ihânettir. Meselâ ''Eğer içkili iseniz, namaza yaklaşmayınız'' yerine ''yaklaşmayınız namaza, içkiliyseniz eğer'' demek, Türkçe'nin mîmârîsine uymaz. O kadar uymaz ki bu sözün Arapça aslı, Türk halkı arasında, bu yüzden bir nükte mevzûu olmuştur. Bektâşî'ye, ''Niçin namaz kılmıyorsun?'' dedikleri zaman, onun: ''Çünkü dînin emri böyledir'' cevâbını bilirsiniz. Soranlar, ''Nasıl olur?'' diye ısrâr edince Bektâşî, yukarıdaki cümlenin Arapça aslı ve ilk yarısı olan ''Lâ-takrebü's-salâte: Asla namaza yaklaşmayınız!'' bölümünü söylemiş, ''Peki bunun sonu?'' diyerek, nüktenin sırrını anlamayanlara da ''Ben sonunu bilmem, işin başı böyledir'' cevâbını vermişti. ... Münevver Türk dervişi, bu sözleri söylerken İslâmiyetin bu çok mühim emrine îtiraz etmiyordu. Hâlis Türk ârifi olan Bektâşî dedesi, bu nüktesiyle, Arapça'da Türkçe'nin dehâsına uymayan, ters cümle yapısına takılıyordu.>>
Kubbealtı Neşriyâtı, 48. Baskı, İstanbul 2015.

Reader Follow Recommendations

See All
Hayat, siz başka planlar yaparak meşgul olduğunuz sırada size olan şeydir. youtube.com/watch?v=Lt3IOdD...
Sen yanımda olduğun müddetçe, gece geldiğinde, toprak karardığında ve ay görebildiğimiz tek ışık olduğunda, korkmayacağım... youtube.com/watch?v=YqB8Dm6...
Reklam
Osmanlı İmparatorluğu da Türklerin imparatorluğudur, bu cumhuriyet de Türklerin cumhuriyetidir. Onu kuran monarkları, başbuğları, mareşalleri unutmayız, biz unutsak bile zaten başkaları menfi veya müspet olarak bu tarihî şahsiyetleri kurcalar. Bu cumhuriyeti kuran kumandanları da unutamayız. Bu vakayı kabul etmek insanın hem tarih yorumunu rahatlatır hem de politikasının ne olacağını daha iyi gösterir.
Sayfa 391
Çocukken karanlıktan korkarız. Her türlü şey çıkabilir oradan. Bilinmeyen şeyler bizi tedirgin eder. Fakat ironik bir şey; karanlıkta yaşamak bizim kaderimiz.
100 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.