Doğuda, gecenin karanlığı parlak griye, ardından da yıldızları soluklaştıran deniz kabuğu renklerine büründü. Sivri kayalıklarla bezeli ufukta şafak aydınlığı yavaşça, ağır ağır çalan bir çan gibi belirmeye başladı.
Bu öyle güzel bir manzaraydı ki, Dük tüm dikkatini ona verdi.
Bazı güzellikler tasvir edilemez, diye düşündü.